her sabah cennet içinde uyanmama neden olan, arkası orman önü sapanca gölü olan kocaelinin en huzurlu ve keyifli yeri.
Ancak bütün bu güzelliklere rağmen ederinin 3-4 katı üzerinde fiyatlara araplara hizmet eden mekanlar, araplar için traşlanan binlerce ağaçların yerine onlar için malikhane yapan açgözlü müteahhitler bu cenneti onlara satıyorlar. Lanet olsun bu cennet coğrafyayı para hırsına satanlara, onlara yandaş olanlara, değerlerimizi kaybettirenlere.
şimdi bütün çocukluk tatillerini oralarda geçirmiş bana sorarsan maşukiye diye bi yer yoktur, oralarda.
ya ne vardır. maşuköy vardır.
oraların eskilerine sorarsanız onlarda oranın adının maşuköy olduğunu söyleyeceklerdir.
maşuköy ulan maşuköy.
aslında izmit in genel coğrafyasına uymaz. en azından benim gözümde.
izmit, düzdür, ovadır. aslına bakarsan bataktır. kırdır be kır. zamanında her tarafında kurbağaların, sazlıkların olduğu düz bir sulak alandı, izmit. şimdi ne oldu yer gök beton.
ha maşukiye diyorduk, orası daha çok karadeniz coğrafyasına benzer.
sessiz, sakin, piknik yapılabilecek alanları bulunan doğayla iç içe bir yerleşim yeridir. şehrin çekilmez havasından sonra maşukiye havasını teneffüs etmek doğanın güzelliklerine şükretmenizi sağlayacaktır. gürültüden uzaklaşmak isteyenlere günübirlik de olsa tavsiye olunur.
doğu ve orta karadeniz bölgemizde bolca bu mekana benzer yerler mevcuttur. günübirlik gidilmesi tavsiye edilir, fazlası sıkar. pek bi orjinalliği yoktur çünkü gezilip görülecek mekan sayısı kısıtlıdır. ayrıca kiremitte yemekleri meşhurdur.* memursanız cebiniz biraz hafifleyecektir.
maşukiye'deki evimden taşındığım gün 170kg esrar yakalanmış güzel kasaba. insanları görgüsüz değildir. cana yakındır. kız oranı erkeklere göre 4 kat daha fazladır. flora sitesine giderken köpek kovalamasaydı iyiydi.*
kiremitte alabalık ve mantarıyla meşhur yemyeşil küçük kasaba. kartepe'ye giden yol bu kasabadan geçer, dolayısıyla kartepe'den dönüşte uğrayıp güzel bir alabalık yemekte fayda var.
ayrıca çok güzel kareler çekebiliyorsunuz burada. halkı sıcak, fiyatlar da çok pahalı değil. istanbul'dan haftasonu için kaçılabilecek gizli cennetlerden bir tanesi.
benim köyümdür orası. ehli keyif yeridir. dere kenarında yapılan kahvaltılar, derenin sesi, çay eşliğinde yapılan sohbetler insana yaşam enerjisi verir. huzurla dolar insan. vazgeçilmezimdir.
sapancanın yakınlarında yer alan yeşil, içerisinden şelale geçen küçük şirin bir yer. kendin pişir kendin ye (veya sen pişir hep beraber yiyelim) yapmadan ve büyük sucuklarını tatmadan dönmeyin derim.
cok bilinen bir yer olmadan onceki yillarda alkol alinabilen balik mekanlarinin olmadigi bugunse selaleye dogru ciktikca alkolun her turlusunun bulunabildigi doga hariikasi yerdir.
alabalığı ve kaşarlı mantarı bi enfes.şelaleleri cok güzel dogası ve otantik köy havası ile şimdi gidilse baharın gelişinin en güzel hissedildiği yerlerden biri.
kendinizi bir an lost adasının ormanlıkları içersinde hissedebileceğiniz, gökyüzü tamamen ağaçlarla kaplı doğasıyla, sevdiklerinizi alıp gidebileceğiniz vadi restaurant ta yapılacak sabah kahvaltısıyla tüm bir haftanın yorgunluğunu alıp götürecek bir yeryüzü cenneti.
