onun daha iğrenç versiyonu vardır. işten çıkmış yorgun ve bitkin bir şekilde acil başka bir şehire gitmek için otobüse yetişmişsinizdir. bu yüzdende o gün giydiğiniz beyaz veya mavi gömlek üzerinizden çıkmamıştır. Otobüse binip eliniz boş arka sıraya yürürken yaşlı bir teyzenin evladım bana bir bardak su verirmisin? sorusuyla dumur olursun. O anda yeni işiniz hayırlı olsun demek geçer içinizden ...
Sürekli yaşadığım durumdur. Efendim ne zaman bir magazaya girsem, bakarmısınız bunun fiyatı ne kadar? Sorusuyla karşılasıyorum. Acaba bende tezgahtar tipi falan mı var?
Lise yillarindaydim. Disari beyaz slim bir gomlek, siyah sort-etek ve babet kombiniyle cikmisim *. Magazanin birinde kendi kendime bakinirken, tonton bir teyze gelip bilmem neler nerede gosterebilir misiniz diye sordu. Yuzune saskin ve suskun bes alti saniye baktiktan sonra, pardon siz gorevli degilsin sanirim dedi. Hayir diye basimi salladim ve gidisini izledim. O gunden sonra bazi ozel gunler ve okul haricinde beyaz gomlek giymedim.
Genelde başa gelen durumdur. Yalnız alışverişe gitmemem sebebiyle arkadaşıma, kardeşime eşime dostuma tavsiyelerde bulunurum. Bunu duyan kişi de atlar hemen ''bakar mısınız? bunun siyahından var mı?'' o an duruma göre ya burada çalışmıyorum derim, ya da ''olması lazım. Beden kaç olacaktı?'' diye sorarım. Bi bakmışsın başımda bir kız topluluğu kıyafet kombinleri hakkında istişare yapıyoruz.
Guzel bi durum.
Mağazada emanet gibi dolaşmam hiç, ne merak edersem açar incelerim, dolayısıyla çalışan sanarlar beni de.
bu ay colins de iki pantolon sattim aq.