lanet olsundur onlara. genel itibariyle prim üstünden çalışanlarda daha da bunaltıcı olur bu tavır. halbuki uzaktan baksa, yardıma ihtiyacım varsa gelse, yoksa uzaktan baksa, almaya karar verdiğimde de kasada kendi üstünden yaptırsa işlemi o da rahat edecek, ben de ama yok işte, yok yok.
iki tip müşteri vardır. birincisi herşeyi sorup tezgahtarı sinir eden tipler. ikincisi ise bakınmaya gelen cool takılan tiplerdir. bunlar hemen işi ne varsa alıp çıkarlar. birincisini eğer takip etmezsen çındar çıkarır. kendisi bakmadığınızı iddia eder kavga çıkarır.
çirkef müşteri modeli diye tabir ettiğim model ile diyalog şu şekildedir;
-buyrun efendim hoşgeldiniz.
-hoşbulduk.
-yok ben bakınıyorum. arkamda kuyruk gibi dolaşmayın efendim rahatsız olurum.
-peki efendim.(bu arada müşteri görebileceği mesafede uzaklık olur.)
-kimse yok mu burada bakan yok mu?
-buyrun efendim burada bağırdım müşteri ile ilgileneceksiniz.
-evet efendim buyrun.
-bu ne kadar?
-üstünde yazıyor efendim.
-sana niye para veriyorlar o zaman bana bakacaksın.
-peki efendim sorry.
melek müşteri modeli ile diyaloglar şu şekildedir;
-buyrun efendim.
-saolun ben t-shirt bakacaktım.
-buyrun efendim burada.
-tamam ben bunu alayım.
-gel öpücem.
+ Nasıl birşey aramıştınız? sorusunu sorup beni çıldırtan insanlardır..
- sööle kelebek etkisi yapan bişi arıyorm var mı?
+ hmmm.. maalesef
- sus defol o zaman
çok güzel ve seksi bir bayansanız (bkz: pupuli) peşinizden ayrılmayan çalışanlar olur, ikinci alternatif ise; çok abazan çalışanlara rastlamışsınızdır (bkz: bikereindiroeli) gene peşinizden ayrılmazlar.
psikolojik baskıda üstlerine yoktur bu kişilerin. bakmak için girdim dediğinde bile zorla birşeyler satmaya çalışmaları kapıdaki cinnetin habercisidir.
bir şey alacaksam da alacağımı tamamiyle kaçıran şahsiyetler. biraz reklam kokucak ama özellikle adidas mağazında ifrit ve de sinir ederler insanı. alışveriş sırasında yanımda bana eşlik eden arkadaşımla "çok kötü, çok iğrenç, çok süper, ay çok pahalı...vs" gibi yorumlarda bulunmaktan zevk alan bir bünye olaraktan kuyruk gibi peşimiz sıra gelip, bir el kol hareketi yapsam çakıcakmış gibi halihazırda bekleyen çalışanlara ciddi ciddi selam ediyorum: (bkz: biz sizi daha sonra ararız)
En azından adamına göre muamele yapmalılar. Bazıları hoşlanırlar bu durumdan. Uyuz olduğum bir durumdur. ''Ne bakmıştınız? Ne ettiniz?'' ''Bir deneyelim''.