aynı şehirlerde ikamet ediyor olmamıza rağmen bir türlü vakit bulup da elimi öpmeye gelmeyen yazar.
oysa ki benim ne hayallerim vardı. kolonya tutup, çikolata ikram edecektim. iki gün evvel kestiğimiz dananın kuyruk yağından yaptığım kavurmayı yedirecektim. kendi ellerimle sardığım zeytinyağlı dolmalar, fırından yeni çıkmış ince hamurlu leziz börekler, bol fıstıklı baklavalar... şimdi onların hepsi öksüz, hepsi yetim.
ve ben, cami avlusuna bırakılıp terk edilmiş altı aylık bir bebek kadar yalnızım.
ben hukuku seçtiğim de bu kadar istekli miydim? sorusunu kendime yöneltmeme neden olan yazardır umarım istediği gibi bir yerleştirme sonucuyla karşılaşır.
gönlünden geçen yere kavuşmuş olup, bizleri de mutlu eden güzel insan. doğruyu söylemek gerekirse aynı yerlere düşme hayalleri vardı aklımda, dualarımda ama olmadı diyerek azcık mutsuzluğumu dile getireyim. tek tesellim istediği yeri alması. tabi ya gerisi yalan ama biliyorum bir gün birlikte oturup saatlerce sohbet edeceğiz. umarım bana açılan yada açacağım bir dava hakkında olmaz. yani dileğim o. konuştuğumuz "çete"lere katılmamak dileğiyle. son olarak ekleyeyim seviniz efenim bu insanı.