karpatların maradonası demek isterdim ama değil. isveçli hokey oyuncusu. center mevkisinde oynardı, güçlü bir fiziği ve lider olma özelliği vardı. nhl macerasına quebec nordiques ile başladı ki burada bir noktayı belirtelim quebec nordiques sanılanın aksine taşınıp toronto maple leafs adını almadı, colorado avalanche olarak yollarına devam etmekteler. sundin daha ilk sezonundan itibaren nasıl bir oyuncu olduğunu cümle aleme gösterdi ve 4 sezonluk bu maceradan sonra efsaneler arasına adını yazdıracağı, sembol olacağı maple leafs'e geldi. maple leafs'te dolu dolu 13 sezon geçirdi ve yaşının ilerlediği sezonlarda bile müthiş istatistiklere imza attı. kariyerini şampiyon olamadan son noktayı koyacak derken hafif bir yamuk yaptı ve en azından bir kere stanley cup'ı kaldırmak için vancouver canucks'ın yolunu tuttu son sezonunda. ama ilginçtir hemen her sezon en az 70-75 maç oynayan sundin burada sakatlığın kurbanı oldu ve sezonun yarısında forma giyebildi. zaten canucks'ta batı yarı finalinde havlu attı play-off'lara. sundin'de böylelikle veda etmiş oldu.
gönül isterdi ki brynas if'te oynasın. olmadı, olamadı. isveç'in finlandiya'yı tarihin en hayvan öküzü geri dönüşüyle 6-5 yendiği maçta da bir gol atmıştır. o vakit "ulan bir hokey oyuncusu bu kadar karizmatik olamaz" demiş idim. halbuki ahım şahım bir abimiz de değil.
aha o maç,
sanırım 1:40'ta, kenardan el kol hareketi yapan abimiz mats sundin.
bir de sağ elini kullanırdı kendisi, bunu da ekleyeyim zira bu hokey camiası mübarek % 9 luk solak neslinin % 5 ini barındırmakta. kalecileri bir kenara koyarsak çoğu oyuncu sol elini kullanmakta.
