bugün avrupa ligi çeyrek final maçında valencia'ya 2 tane sallayarak geçmiş günleri anımsatan oyuncu sırf yabancı statüsü yüzünden göndermiştik halbuki q7-guti ile iyi uyum yakalamıştı.ibb maçında kötü oynadı diye avrupa liginde turu geçirten adamı yolladık gerçi tüpçü dönemindeydik o zaman pek şaşırmıyorm.
2007-2008 sezonunun en klas gollerine bu adam imzasını koymuştur. O sezon inönü'de Çaykur rizespor ve kasımpaşa maçlarında ceza sahasının sol köşesinden, trabzonspor maçında ise 30 metre mesafeden kaleyi cepheden gören bir noktadan yaptığı kesme vuruş görünümlü güdümlü füzeler ile ağzımıza bir parmak bal çalmış, ama şimdiki futbol Federasyonu Başkanı ve çok bilgili alim insan yıldırım Demirören tarafından 8 buçuk milyon Euro verilen Rodrigo Tabata uğruna piç edilerek arap liglerinden birine yol almıştır.
O zamanlar Lincoln ve alex ile bayağı bir kıyaslanmış, ancak nedense anlayamadığım bir şekilde hep geri planda kalarak harcanmıştır.
Bir de biz sözleşme dondurma olayını bu tangocu arkadaş ile tanıdık.
Tanım, Beşiktaş'ta oynadığı dönemde formasının hakkını vererek oynayan 10 numara.
Unutmadan, Galatasaraylıyım ve Delgado'nun oynadığı dönemde sıkı bir cassio de souza soares Lincoln fanboyu idim.
bobo ile beraber ilah ve çöp olma arasında gidip gelen futbolculardandı. hep aha tamam ismini yazarız formaya, yaparız besteyi derdin. sonraki hafta adam kayıp. bobo da öyleydi işte. çakardı iki tane sonra benim maaş az. e be aq bir dur biraz koy üstüne.
hiç bir zaman büyük performanslar gösteremese de sürekli sakatlanıp dursa da bir kaç maç dışında kazandırdığı maç olmasa da sanırım beşiktaşa gelmiş futbolcular arasında en sevdiğim topçudur kendisi. oooo oooo oooo ooooo delgaaadoooo diye dolanırdım. hala daha ara ara da mırıldanırım kendi kendime. şu kadro da kendine yer bulamayacak olsa da keşke yeniden gelse dediğim insandır kendisi. ne bileyim böyle yarım kalmış bir aşk hikayesi gibi böyle. hiç bir zaman mutluluğun zirvesine çıkamamışsın ama seviyorsun ya işte aklın onda kalmış hep kusurlarını da görmek istememişsin falan gibi. o istikrarsızlığı falan hiç anımsayamıyorum zuriche attığı gol sonrası korner direğinin etrafında ki dönerek yaptığı sevinci kasımpaşaya kocaeliye attığı goller falan aklıma geliyor. özlendin be kaptan. şu an bildiğin delgado ya yürüdüm sanırım.
Odamda hala ufak bir fotosu bulunan gömlümün 10 numarası.
Oooo matias delgado oooo matias delgado
Hem efendiğiyle hem yeteneğiyle sonuna kadar 10 numaraya haketmiş adam
Nedense bu adam ne zaman aklıma gelse trabzon maçındaki penaltısı gözüme geliyor penaltıdan sonra yaşadığı sakatlık yüzünden sevincini bile yaşamadan kalecinin(sanırsam tolga idi kaleci) yanına koşmuştu birşeyin varmı diye.
mavi renkli gerçek turkcell süper lig topunun üstüne silinmeyen kalemle imza attırdığım futbolcu. isteyene satarım. iyiydi bu delgado ricardinho ve tello yea.
az bağırmamıştık "oley oley emilio delgadooo feneri feneeeeri feneri delgado" diye. futbolu bırakmış bir zamanlar beşiktaşımızda 4 sene forma giymiş karizma futbolcu.
bugün son basın toplantısını izlediğim adam. taraftarların delgado diye bağırması üzerine aralarında beşiktaş'ın da bulunduğu gözyaşları gözlerinden bir bir döküldü. ilk beşiktaş formamda ismin yazıyordu. canım annem bulmaya çok uğraşmıştı. futbolcudan fazlasıydın hala kalbimde bir yerlerdesin.