materyalist sevgilerin her geçen gün artması

entry9 galeri0
    1.
  1. insan hayatını kolaylaştırmak için yapılan maddenin, insanın önüne geçme durumudur.

    etrafıma baktığımda beni endişelendiren bir durum var. insanlar, karşı cinse bakarken, karşısındaki şahsı yakışıklılığı, güzelliği ile değerlendiriyor. bunun gözleri güzel, bunun yüzü, bunun saçları, bunun burnu, bunun omuzları geniş, bunun boyu uzun, bunun boyu kısa, bunun kulakları kepçe vesaire vesaire... kalbin yada ruhun güzelliğine bakan yok. şöyle bir insan tanıdım ve "inanılmaz temiz kalpli, çok yardımsever, merhametli" diyen sayısı çok az. kalbi görmek zordur. içinde ne olduğunu anlamak! ruhu okumak! bedeni herkes görebiliyor. göreceli de olsa fiziksel güzelliği görmek kolay. herkes kendince bir not verebilir. ama şırıngayla karpuza dönüştürülmüş kabağı kim severek yer? dıştan karpuz... insanın iştahını kabartır ve içine baktığınızda durum farklıdır. işte böyle kabak tadında insan, bana göre lezzetli bir karpuzdan öteye gidemez.

    bütün bunlardan daha vahim olanı ise direk maddeye önem veren insanlardır. parası varmış, arabası güzelmiş, saati çok pahalıymış, elbisesi markaymış... güzel süslenmiş bir salata... ama içinde tuz yok, limon yok, tat yok!...

    vesselam...
    8 ...
  2. 2.
  3. önemli olan iç güzelliğidir. eli yüzü düzgün olabilir ama memesi kalçası falan da iş görmelidir.
    1 ...
  4. 3.
  5. yakışıklılık ve güzelliğe göre değerlendirme yapanların bile azalıp maddi duruma, mal varlığına göre sevgili hatta eş seçme durumudur. iğrenç ötesidir. bu ilişkiden doğan çocuksa ayrı bir lanettir. bence bu tür ilişkiler yapan kadınlara rahatlıkla orospu, erkeklere ise puşt ya da jigolo denilebilir.
    1 ...
  6. 4.
  7. bir hüsnü kuruntu olabilceği gibi yaşanan tecrübelerle lanet olsun boyutunada getirebilir. yanlız para kazanmakta güçlük çeken insanlar mı yaşar bu sorunsalı burasıda ayrıca irdelenmelidir.
    1 ...
  8. 5.
  9. sanal filozofların, siyasetçilerin, dincilerin, sosyalistlerin, ulusalcıların, şakirtlerin her geçen gün artmasıyla ilintili durumdur.
    1 ...
  10. 6.
  11. yaşanılan toplumsal değişimi, gerek diğer toplumlar ile karşılaştırmalı, gerekse insanlığın macerası açısından yerini ve bu değişimi var eden dinamikleri algılamaktan anlamaktan uzak bireyin bu kadar anlamadığı şeye rağmen günü geçmiş süt gibi kokuşmuş duygusallığıyla ve tabii ki "bir ben biliyorum amına koyim" yaklaşımıyla açıklamaya çalışması.
    yani sıradan, yani vasat, gayet alışılageldik, ağıtvari bir ağalma seansı...
    sorsan materyalistleşen sevgilere karşı plevne'deki gazi osman paşa'vari bir savunma içerisinde. aslında sadece değişimi neden ve sonuçlarıyla anlamaktan uzak. ama sorsan anlatıyor işte.
    2 ...
  12. 7.
  13. "yüz küsür dolar düşmüş yastığıma
    dün gece terk etmeden önce
    boynumda bıraktığın kolyeyle,
    tektaşımla uyudum bu gece

    pembe bir ferrari gördüm rüyamda
    ayfon dört esler altın kutuda
    gezinirken çantam doldu bir anda
    sezonun moda ayakkabısıyla...

    yüzde elli indirimliydi hepsi
    hepsinin başında birer alışveriş perisi
    ne de güzel parlıyorlar
    karanlıkta...

    affet bu gece gelmek istedim
    on saat akmerkezde kalmak istedim
    cebinden tüm paranı almak istedim
    cüzdanını çok özledim

    çok istedim bu gece para harcamak
    senin gibi zengin bir öküz bulmak
    elimden gelen oturup evimde
    karşılıksız çekler yazmak"

    şeklinde şarkısı da vardır bu sevgilerin...
    1 ...
  14. 8.
  15. Her şey maddeci olmuş. insanlar,hayatlar,sevgiler, hatta her gün binlerce kere dökülen o aşk dedikleri şey.

    Üç beş beylik sözler,oradan buradan bulma sevgi sözleri,gostermelik davranışlar,sırf hayatlarinda 'birisi' olsun isteği.. Bayağı, anlamı düşünülmeden ziyan edilen cümleler,hele de o dillere pelesenk olmuş o 'aşk' lafı . Tutulmayacak,belki de sırf vakit gecirme olsun diye verilen sözler..

    Çevrede ne çok var bunların sayısız örnekleri..
    Sevgililer günü denen o saçma ve uydurma günde bir zoraki davranışlar..iliskilerdeki o yapaylık.

    Günde tonlarca mesajla başlayan ilişkiler, yine mesajlarla biten sonlar.

    Sadece ben mi fark ediyorum insanların, durumlarinin bu denli yapay ve maddeci olduğunu?

    Belki de, eski aşklar,dizeler gördükçe onların o saf sevgilerini içimde sanki benmis gibi yaşadıkça şu çağın ilişkilerini bayağı bulmam .

    Mektuplarla,şiirlerle ifade edilen geçmişteki o değerli ve tutkulu duyguları gördükçe, asla şu gündelik sevgilerden hayatimda olmasını istememek..olmasın da zaten öyle bir şey,öyle biri..
    2 ...
  16. 9.
  17. bu vıcık vıcıklığa karşı koyamıyorum, ben de deniyorum bakalım ne kadar becereceğim.

    eskiden böyle miydi? sevgiler daha ölçülemezdi. insanların gülen gözlerini güneş gözlükleri ile örttüğü zamanlardan beri sadece siyah camlara bakarak konuşuyoruz, yani maddeye.

    eskiden böyle miydi? arkadaşlıklar daha az beklenti üzerine kuruluyordu. bugün her yerde sadece zevk için cinsellik yer alıyor, ah yok mu o nermin'in memeleri. o iki muhteşem madde olmasa ben de daha az maddesel olabilirdim. beni de fethetti o iki dik ve yuvarlak maddenin hoplamaları zıplamaları.

    eskiden böyle miydi? paraya değer vermezdik. çünkü para geçmezdi ki zaten elimize, o zaman çocuktuk. para geldi kirletti bizleri. artık mutluluk sadece maddelerle, arabalarla, katlarla ölçülüyor. benim param ve bu tip madde'lerim olmayınca, nermin'in memeleri benim için ancak hayal oluyor. attır dur, içim kurudu.

    eskiden böyle miydi? insanlar daha çok konuşurlar, dertleşirlerdi. şimdi her şey daha yüzeysel. merhabalarda bile en ince bir samimiyet yok. gdo'lular adeta, ah nermin, o sıcacık "merhaba"ma nasıl da kuru bir yanıt verdin? vallahi de billahi de, kafamı önüme eğmemin nedeni, diyalogumuzun sentetikliği, dekoltenden selam veren memelerinle alakası yok.

    eskiden böyle miydi, nermin'in memeleri yoktu, benim de kuş dillenmemişti. her şey daha güzeldi. nermin'le seksek oynardık, şimdi bi sex'ek hayali ile, içim kurudu lan!
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük