tanrı olgusunu soyut ve saçma şeylerde değil, gün gibi açık gerçeklerde arayan adamdır/kadındır.
şöyle ki islam tasavvufunda vahdet-i vücut yani tanrının vücuduna dahil olduğumuz düşüncesi. Türk islam düşünürlerinin ortaya attığı bir önermedir. bu önerme bir bakıma arap islam düşüncesiyle oldukça zıttır. Arap islamcıları allahı görünmez, hükmeden, zulmeden bir şey olarak tanıtsa da Türk islam düşünürleri allah kavramını başkalarına hükmetmeye yarayan bir düşünce olmaktan sıyırmış, allahın aslında her şey olduğunu öne sürmüşlerdir. Bu da maddenin asıl allah olduğunu bize düşündürür.
her insan tanrının bir parçasıdır, her taş, her damla su. var olan sadece odur. hamurumuz o ateşimiz o bizi yoğuran o, ondan geldik ancak o olarak onun gibi toprak olacağız
--spoiler--
bu yazar, muhtemelen yaratılış amacımızdan da habersizdir:
--spoiler--
"iyi bilin ki, ben insanları ve cinleri ancak bana kulluk etsinler diye yarattım." (zariyat 56)
--spoiler--
bu yüzdendir ki, allah'ın kendi kendini yarattığını, kainat gibi sonradan yaratıldığını ve sonradan yok olacağını farkında olmadan iddia etmiş olur. oysa o, ezeli ve ebedidir. ayrıca allah'ı kendi vücudunun bir kısmını ödüllendirip bir kısmını da cehenneme atıp yakarak cezalandırdığını düşünür. bu, çok tehlikeli bir yaklaşım olup allah ve tevhid inancına tamamen aykırıdır.
materyalizm kelimesi biraz ağır kaçsa da(çünkü sadece olan şeyler değil farklı boyutlar da vardır) doğru yoldaki müslümandır. hz. ali nin "allah ı görmeden nasıl inanıyorsun" sorusu üzerine bir sözü vardır: "ben allah ı görüyorum"
bu da panteizm ile islam ı birarada olamaz zanneden şakirt zihniyetli müslümanlara kapak olsun.
ayrıca, allah katında zaman olduğunu iddia ederek allah ı insanlaştırıp, esas kendileri dinden çıkma yolunda emin adımlarla ilerleyenlere de edit kapağı olsun.