fizikle iç içe diyorlar ancak fizik bir mantıkla anlaşılabiliyor fakat mat çok soyut kalıyor. fizik o yüzden daha kolay ve geçekçi geliyordu bana lisedeyken ve anlıyordum. matı da zorlasam anlıyordum ancak geometriye kafam gram basmıyordu. onu hiç anlamıyordum. normalde zekalı olduğumu düşünüyorum ama yapamıyordum işte. hele dil öğrenmek bunların hepsinden zor. matematik dil öğrenmenin yanında bana kürdan geliyor.
demek ki zekalı olmak da bazı şeylere yetmiyor ya da zekalı olmak farklı farklı alanları anlamak da olabilir.
Matematiği yapmak sorgulamamaktır, bu niye boyle oluyor diye sorarsan olmaz, Farklı formul yazma metodlarıyla moralli bir şekilde sistematik çalışmak gerekir. Konular domino taşı gibidir o yuzden temeliniz yoksa koklu uslu sayılardan başlayıp anlamanız gerekir.
doğru düzgün bir temelim olmadığı için başıma gelmiş olan hadise. oturup çalışmayı çok ama çok denemiştim üniversiteye hazırlanırken ancak olmuyordu, beceremiyordum bir türlü. Sonra da dil alanında yetenekli olduğumu öğrendim ve olaylar gelişti. *
öncelikle problemin ne olduğunu iyi analiz etmelisin.Problemde senden ne istediğine odaklan.Daha sonra çözüme ulaşacak adımları kafanda belirle hatta daha kolay olması açısından bir kağıda yazabilirsin.Adım adım işlemleri takip ederek çözmelisin arada anlamadığın adımı aman neyse bunu anlamasam da olur sonucu anladım deyip geçme başka bir problemde o atladığın adım karşına çıkacak emin ol.Matematik izleyerek ya da dinleyerek öğrenilebilecek bi ders değil kesinlikle elinde kağıt kalem bulundur.Problemleri kendi başına çözmelisin aksi takdirde dünyanın en iyi profundan bile ders alsan boş.Basit şeyleri bile not almakla başla.Derste dinleyip anlasan bile aradan zaman geçtiğinde unutabilirsin basit notlar çok işine yarayacak.Bunlar matematik dersinden geçmen için yeterli şeyler ama matematiği olduğu gibi anlayabilmek bambaşka bir şey tabi ki.Okullarda genelde bizden istenilen de problem çözme yeteneğidir zaten.
Ben anlamıyorum misal. Ama benim anlayamamam gayet normal. Neden mi? Çünkü ben dilciyim. ingilizceciyim yani. Başlangıç seviyesinde fransızcam da var. Bir dilci olarak söylüyorum ki matematik çekilecek dert değil arkadaşlar. Lisede 4 yıl ingilizce olarak matematik gördüm. Siz türkçesine katlanamazken ben ingilizce olarak polinom çözüyordum. Daha doğrusu çözemiyordum. Bu hayat beni dilci olmaya itti.
Ayıp değildir, günah hiç değildir.
Birçok öğrencinin muzdarip olduğu, tepine tepine ağladığı, icat edenin soyuna sopuna dümdüz gittiği lanet olası bir ders olmasından mütevellit pek sevilmez.
Anlayamayan için, yorucu, sıkıcı, hırpalayan, kendini kötü hissettiren acımasız bir derstir matematik, tırnak yedirir, kurdeşen döktürür.
iyi bir sözel ama berbat bir sayısal öğrencisi olarak, eğitim hayatım boyunca zor zamanlarım oldu.
Anlamıyorum, kafan basmıyor işte zorla mı, yemişim permütasyonu, integrali, trigonometriyi deyip, yeşilçam kızları gibi kendimi yatağa atıp, böğüre böğüre ağladığım günlerim olmuştur.
Neyseki üniversite zamanı geldi ve ben matematik denen gulyabanimden kurtuldum, dünyanın en mutlu ve başarılı öğrencisiydim artık!
Hiç sevmedik birbirimizi, ne ben onu, ne o beni...
Anlamadık birbirimizi... Çabaladık ama olmadı!
Onu hiç özlemedim, bence o da beni!
Matematik imkansızımdı sanki...
- noel baba ejderha istiyorum.
- daha mantıklı bişey iste.
- mmmm.. O zaman matematikten 100 alayım?
- ejderhan ne renk olsun?!
Yani o kadar imkansızdı, anlayın işte!
Öncelikle okuduğunu anlamak yeterliliğinde olmak gerekli .cümlenin öğelerini bulur gibi anlatım bozukluğunu farkeder gibi okumalısınız problemleri .haa benim baştan işlem yetersizliğim var diyorsanız bunun icin sağlam bir öğretmen bulup adım adım ilerlemek zorundasınız .antrenmanlarla matematik serisi kitaplar var .bireysel ilerletebilecek türden.lise öğrencisi çok sözlükte danışabilirler.
Sanılanın aksine türev, integral matris, fonksiyon, trigonometri... gibi matematiğin analitik kısmı olan lise matematiği, hem geometri hem de ortaöğretim matematiği olan tyt matematiğinden çok daha kolaydır. Formüllerde bilinmeyenleri yerlerine koyup belli kurallar ve kalıplar çerçevesinde işlemler yapılır.
Fakat matematiğin geometri ve tyt kısmı, satranç oynar gibi stratejik düşünme, geniş bakabilme ve algoritmalar oluşturabilme gibi daha zekaya yönelik kısmıdır. Bu yüzden daha erken yaşlarda ve daha sık verilmeli. Böylelikle Zihin kendine özgü algı, öğrenme ve düşünme sistemlerini geliştirebilmeli.
Hatta bugün izlediğim bir programdaki uzmanların görüşlerine göre dersler, öğrencilerin aynı zamanda hareket edilebileceği, spor yapabileceği bir ortamda verilmeliymiş. (Ortamda Koşu bandı, kondisyon bisikleti gibi spor aletleri olmalıymış. en kötü ayakta.) Çünkü Beynin aktivasyonu bedenin aktivasyonuyla senkronize olduğunda başarı oranı katbekat artıyormuş.