soru çözmeyin cevap çözün.
soru çözünce cevaba ulaşıyorsunuz di mi?
beyin diyor ki ne bu amg x ler mixler ne tikime yarayacak. o yüzden unutuyor.
siz cevaba bakıp ondan soruya ulaşmaya çalışırsanız beynin en önemli güdüsü olan merak güdüsünü çalıştırmış olursunuz yani beyni tahrik etmiş olursunuz. o da bütün gücünü ona verir.
şunu da söyliyeyim. cevap çözmek soru çözmekten çok daha zordur. çoğunda soruya ulaşamayacaksınız ama sonrada o soruyu çözmeye çalışırsanız asla unutmazsınız.
ortaokulda "yapamıyom yiaa" diye ağlarken lisede "oğlum okuyamıcam galiba" diye tutuştum, sonra mühendislik kazandım.
masa başında saatler geçirip en temel örneklerden, en basit konulardan başlayıp oturtabilirsen -en azından- eğitim için yeterli olan matematik açığını kapatabilirsin.
sayısal zekaya sahip olmamak. herkes matematik yapacak diye bir koşul yok, ayrıca eğitim sistemimiz matematiği öğretmek yerine ezberletme yoluna gittiği için çocuklar kısa sürede soğuyor matematikten.
3. sınıfta sizi tahtaya çıkarıp aşağılayan, yanlış yapınca iki eliyle birlikte size tokat atan bir canavardan matematik öğrenmeye çalışıyorsanız nefret etmeniz normal.
Yanlış öğretilmesinden kaynaklanan durum,
Ezberci sistem tek derste iki farklı formül ve denklem gösteriyor, öğrenciyi ayakkabı kutusundaki paralar gibi tıkıştırıyorlar, oysa bu kısa süreli bir ezbere sebep olacak, daha az konu öğretilse, öğrenci formulü ve işlevlerini hep hatırlayacak, çok öğretilse sınav sonrası unutulacak, kaçımız lisede öğrendiğimiz formüllerin hepsini hatırlıyoruz, matematiğin mantığı öğretilmeli, ezberletilmemeli.
