masaüstündeki tüm eşyaların, sahibinin aklında kronolojik ve yaşamsal olarak yer almasıdır. şöyle ki, 6 yıl önce masanın üzerine konmuş bir kağıt parçasıyla başlayan süreç, ikinci eşyanın kağıt parçasının yanına konulması, üçüncü eşyanın ikincinin soluna konulması, dördüncünün ikincinin çaprazına konulması şeklinde devam eder. 6 yıl sonra bir eşyanın yerini hatırlamanız, diğer bütün eşyaların yerlerini hatırlamanıza bağlı olduğundan, en ufak bir eşyanın yerinden oynaması beyinde o 6 yılın birbirine girmesine sebep olacaktır. bu yüzdendir ki, dağınıklık gibi görünen karmaşa aslında karmaşık bir 6 yılın düzenli halidir, dikkat etmek gerek, siz bırakın tozunu ben alırım masanın.
Bu tip insanlar düş gücü kuvvetli olan insanlardır. Hep bir dağınıklık vardir hayatlarında. Oysa ki görünen şey dağınıklık olmasına ragmen görünen görüntünün arkasındaki gerçeklik düş dünyasının çok çekmeceli, çok renkli oldugudur. Bu insanların tıpkı odaları gibi masaüstleri de dağınıktır. Az biraz performans düşse de hem masaüstündeki klasörlerden hem yerdeki notlardan hem de raflardan yere inmiş kitaplardan memnundurlar.