1 tl karşılığında vücutunuzun bazı bölgelerine, sıkıştırmak, ezmek suretiyle masaj yapmaya çalışan alettir. Elit bölgelerde 2 hatta 3 tl ye kadar çıkmaktadır ücret. Tek kusuru; kıçımızı koyduğumuz alanda bulunan hedesidir. Makata makata çalışıyor şerefsiz. 1 tl verip gotumde kalkmış bir mal hissetmek gercekten kötü, sanki; ' 1 tl ye bu kadar aslanım, sen at bir yüzluk bak ben seni nasıl domaltiyorum.' dermiş gibi yarım yamalak bir şey gotumde dolanıyor.
Amsterdam'da ki sex museum'daki vibrasyonlu koltukla aynı çalışma prensibine sahip olduğunu düşündüğüm koltuklardır. Kıç olarak tabir ettiğimiz bölgenin tam ortasına uygulanan basınç vücuda çeşitli dalgalanmalar yollamaktadır.
alışveriş merkezinde bulunanların amca ve teyzelerimiz tarafından '' bank '' olarak kullanıldığı koltuklardır. teyzem rahat rahat oturuyor çalıştırmadan yumuşak ta zaten ooh. oysa hissetse dötündeki gıpraşmayı..
caddebostan kültür merkezi'ne her gittiğimde çok oturmak istediğim ama oturmaktan utandığım koltuklardı.
hatta sırf masaj koltuğuna oturmak için en tehna olduğunu varsaydığım en geç seansa sinemaya gitmeyi bile düşündüm tek başıma.
ama olmadı , bu utancımı yenemedim. her gittiğimde oraya oturan cesaretli insanlara gıptayla baktım.
teyzeler ne kadar da mutlu oluyorlardı. belki gençler de rağbet gosterse popüler olurdu koltukcağızlar ama ; yok olmaz... bir de tam ben oturduğumda tanıdık manıdık çıkar... seyreyle rezilliği.
dün, annemle gittim sinemaya. insan annesinin yanında o kadar maskesiz dolaşabiliyor ki...
kazık gibi olmama bakmadan, tüm şımarıklığımla,
-anneee ben bunlara oturucam .
- otur , ben de şuraya oturiiim.
- yok sen de başımda dur , bır bır yap bana ben de istemsizce, anne zoruyla oturmuş havası yapıcam. sanki sen çok istemişsin de , deneme için beni, oturtmuşsun gibi hani.
- ?!%&!??'^%&
- tamam ya oraya oturalım.
yine mal mal gidip koltuklara oturdum. ama o da ne.. bir anda etraf boşalmaya başladı. fırsat bu fırsat, zaten annem de cesaretlendiriyor.
bir koşu gittim 1 TL'yi attım hemen...
tedirgindim, etrafı izliyordum. ama kimsenin beni umursadığı yoktu. bir anda sırtımda toplar dolaşmaya başladı. iç gıcıklayıcı bir durumdu.ben yine tedbiri elden bırakmadan anneme yeterince zırvalık yaparak koltuk masajını bitirdim. hoşuma gitmesine rağmen, aklımda olan tek şey ordan kalkmak olduğu için tadına varamadım.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/266431/+ üzerine oturanları kendinden geçirtebilme etkisine sahip alet. öyle ki bu abilerin ikisi birden ruhlarını teslim etmiş gibi görünüyorlar.
Gecenlerde masaj istedigimden degil de yorgun oldugumdan uzerine kendimin biraktigim koltuk, söyle bir bakindim ceplerime bozukluk varmi dye... cikmadi. Yaslandim arkama.... relax...
Laaaan.... o da ne...? Alet cir cir otmeye basladi... noluyo diye bakiniyoken etrafa yanimdan gecen teyze para atmam gerektigini soyledi.
Meger para atmadan oturunca alarmi calisiyomus. Nasil sinirlendim. Bunu dusunup cihaza bu mekanizmayi kuran zihniyet lafim sana:
_ ulan pezevenk. O alarmi koydun anladik, yiyosa banknot gozu de koysana. Cebimde yuzlukler alarm caliyo got. Ben banknotu alamiyo diye makinaya bagiriyormuyum.? Gotumu koltuguna para atmadan koydum diye mi bu isyan.
Bak sinirlendim yine....
Pezevenkkkk.
Üzerine oturulduğunda ayak bileklerinden yakalayarak insanı çaresiz bırakan ve en rahatlamış ve en savunmasız anımızda ise alttan bir anda kabaran bir nesnenin makata aparkat yapmasıdırki gerçekten zamanlaması kusursuzdur sözle anlatılacak gibi değildir, delikanlı adama derinden bir ınnnhhhh dedirtebilir.
herkesin ayilip bayilip ovdugu hede. ben ise uzerine oturup masajin baslamasiyla beraber beynimin sarsildigini ve midemin bulanmaya basladigini hisseder, hafif bir bas donmesiyle "zikerim boyle masaji da, koltugu da" diyerek kalkar giderim. yasasin manuel masajlar, kahrolsun robotlar, makineler.
Sehirler arasi otobus yolculuklarinda, mola yerlerinde tuvalete bile gitmeden kosarak oturdugum, koltuklardir.
Hava alanlarinda olmuyor. Yani adana sakirpasa hava limaninda tam ortada. Sen bakarken soyunamiyorum.
En iyisi otobus mola yerleri.