marul mu kaldı ?
tanım : aylardır, yıllardır ortalıkta göremediğim sebze. 10 yıl kadar önce ailemden kısa süre de olsa ayrı kalmaya alışayım diye, anneannemde yatılı kalırdım. anneannem de yeşillik sevdiğimi bilir, bana elleriyle marul yıkar, özellikle de o beyaz kökünü verirdi, bilirdi sevdiğimi.
hafızama o günlerden kazınmış olan ve artık m'sine rastlayamadığım yeşillik.
latincesi "lactuca sativa", bileşikgiller familyasındandır. uzun ömürlü bir bitkidir. tohumla üretilir, ilkbahar ve sonbahar aylarında tohumları ekilir.
içeriğinde, oldukça fazla kalsiyum içerir. bol miktarda demir ve b, c, a vitaminlerini de ihtiva eder.
-anne sütünü arttırır. (içeriğinde kalsiyum sayesinde.)
-kabızlığa iyi gelir. (muhabbet kuşları marulu çok seviyorlar, lakin bu özelliği dikkate alınıp ona göre hayvana yedirilmelidir.)
-vücuttaki kanı temizler.
-hazmı kolaylaştırır. (diyet yapanların dikkatine.)
-kemikleri güçlendirir. (sayın bayanlar, kemik erimesinden sayın baylara göre daha fazla çekmekte, marul yenmeli.)
-mens döneminin ağrısız ve düzenli olmasını sağlar.
-öksürüğe iyi gelir.
ekmeğin arasına konulup yendiğinde, ekmekteki karbonhidratın emilimini yavaşlatan, hatta bir miktar azaltan, faydalı mı faydalı sebze veya meyve yok yok sebze her neyse işte.
sınırlama olmadan yiyilebilecek nadir gıdalardandır.