özgürlük anlayışı "sınırsız özgürlük" olandır. aslında öyle değildir tabi ama şimdilerde işine öyle geliyor. mısır'da laikler ile müslümanlar savaşıyor diyebilen birinin başkalarını dünyadan bi haber diye nitelendirmesi de ayrı absürdlük.
ilahiyat fakültelerinde bilmem kimler profesörmüşmüş de islam üniversitesi olsunmuş. islam üniversitesi olunca sen mi seçeceksin kimin profesör olacağını?
sakallılar orduya girecekmiş hele şuna bak. o özgürlük dünyanın nerelerinde var acaba? devlet laik olmazsa sakallılar bile orduya girebilir mantığını yürütenin neresi doğru ki başkalarına yamuk diyebilsin. askerlerin iran'da suudi arabistan'da, suriye'de, hatta osmanlı'da bile sakallı olmadığını hatırlatır bir mantık yoksununu daha morartmanın huzuru ile işime bakarım.
hükmetmenin yönetmek değil de düşünmek ve yargılama sonunda bir kanıya varmak anlamına geldiğini uludağ sözlüğün ışık saçan yazarlarının su saçan bilgi hazinelerinin altında biraz geç de olsa öğrenmiştir.
kur'an okumak ibadettir. insanların yaratılış amacı da sadece ibadettir. kimin ne ibadeti ettiği yazdığından, söylemlerinden bellidir. işin orasını karıştırmasak siz kazançlı çıkarsınız. müslüman olduğunu iddia edip de kur'an ı inkar eden sizsiniz.
tamamını okumaya üşendiği ya da tenezzül bile etmediği ve hatta belki de bi sitede, bi forumda görüp doğrudan benimsediği maide suresi, 44. ayet aslında bildiği gibi değildir:
--spoiler--
içinde hidayet ve nûr bulunan tevrat'ı, elbette biz indirdik. müslüman olan peygamberler, yahudiler hakkında hükmederler, kendilerini tanrıya adamış zâhitler, âlimler de, allah'ın kitabını korumakla görevlendirildiklerinden (onunla hüküm verirler) ve onun allah'ın kitabı olduğuna şahitlik ederlerdi. insanlardan korkmayın, benden korkun, âyetlerimi az bir paraya satmayın. kim allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar kâfirlerin ta kendileridir.
--spoiler--
hükmetmek ise "yönetmek"ten ziyade, "düşünme veya yargılama sonunda bir kanıya varmak" anlamıyla yeğdir.
dayanak gösterdiği ayetin içerisinde "âyetlerimi az bir paraya satmayın" cümlesinin geçmesi ise ayrı bir ironi. ama markiz muhtemelen okumamıştır ne bu ayetin, ne de surenin tamamını.
tartışmada lise metotları kullanan insan bkz. sonsuza kadar susturmanın mutlulugu onun için biz de kendisiyle uğraşmamayı seçtik, marquise ile kitleler halinde islamiyeti kabul etmeye karar verdik.
özet geçemeyeceğim paragrafları kısaca şöyle yorumlamak istedim, saygılar.
yamuk duran, düz olan her şeyi yamuk görürmüş misali düzeltmelere maruz kalandır bu aralar...
serbestliğin, gerçek özgürlüğün ne olduğunu bilmiyor ki zavallılarım açıklama yapabilsinler.
isteyen cübbeli ahmet sakalı bırakır isteyen karl marx isteyen de hitler bıyığı özgürlüğün olduğu ortamda. yeter ki bakımlı olsun, düzensiz, pis olmasın. tabii bu ülkede askeriyede sakalın yasaklanmasında nüfusun 0,000000002 sini oluşturan markisistlerin payı büyük sanıyorsa bazıları orası ayrı mesele...
başı kapalı arkadaşlar son 1 - 2 senedir girebiliyorlar. çünkü ilk defa hem cumhurbaşkanı hem başbakan hem de meclis başkanı 100 küsür yıl sonra halktan. yani müslüman. burasını da herkes biliyor. yani laikliğin bir getirisi değil kızların başları kapalı bazı okullara girebilmeleri aksine zayıfladığının habercisi. bu konuyu da öğrenmişlerdir şimdi sanırım.
ilahiyat fakültelerini islam üniversitesi sanan dünyadan bir haberler için ise görüşlerinin,hayatı ve konuşmalarının islamla uzaktan yakından alakası olmayan zekeriya beyaz ve yaşar nuri bilmemnenin o kurumlarda profesör olduklarını hatırlatmayı bir borç bilir ,bir laiği daha sonsuza kadar susturmanın mutluluğu ile işime gücüme bakarım.
cübbeli ahmet gibi sakalı olanların albay olamamasından dem vurmuş yazardır, lakin karl marx sakalı olanlar da albay olamaz, hitler bıyığı bırakanlar da. bu ordunun bir kuralıdır laiklikle alakası filan yok.
başı kapalı arkadaşların üniversitelere gidememesinden dem vurmuş yazardır, yanlış biliyor. onlar üniversiteye girebiliyorlar. hatta şöyle bir olay çıkıyor piyasaya, hoca cemaattense, başı açıkla kapalıya farklı muamele yapabiliyor. bu da işin bu sefer güldürmeyen kısmı, tabi bunu destekleyeceğini düşünüyorum çünkü hepimiz müslüman-sünni olmak zorundayız.
islam üniversitesi açılmadığından dem vurmuş yazar kardeşimiz, ilahiyat diye bir bölüm var abi ilgin varsa orda takılıyosun. ayrıca imam hatip lisesi diye de bir olay var, her meslek grubundan mezun verebilen süper bir kurum, bilirsin. e ruhban okulu filan açılmadı ya da yahudi okulu -din adamı hesabı- ona pek değinmemişsin ki bence de gerek yok. imam hatipler zaten yeteri kadar meslek erbabı yetiştiriyo, bence papaz ya da haham da çıkarabilir bu gidişle.
gevur adları ile sözlüğe dalıp ehl i sünnete imamlık yapacağını, akıl vereceğini sanan şey.
yüce allahu teala biz ehli sünneti bunun gibi küffar ve zındık özentilerinden korusun. amin...
dünya tarihinde görülmüş en bilinçsiz ve akılsız topluluk olan kemalistlerin ağababalarının dahi kendisinin tek bir sözüne karşı mantıklı, genel ve kabul görmüş değerler çerçevesinde, akil hiçbir cevap veremeyeceği, bırak cevap vermeyi hakaret etmekten başka bir çaresinin dahi olmadığı bir fani.
dünyadaki tüm kafirlerin, allah'ın kanunları yerine başka kanunlarla idare edilmek isteyenlerin öyle lafta falan değil ciddi anlamda düşmanıdır.
entrylerine kimin oy verdiğini gören yazarımtırak şey. ben göremiyorum o görüyormuş. gördüğünü sanıyor da olabilir. belki de görmediğinin farkındadır ama artı oy verenlerin kim olduğuna dair tek ihtimal var sanacak kadar akıl küpüdür. bunun gibi 10 taneye ihtiyaç yok şu ekürisi ile birlikte tarlayı süreriz işimizi görürler.**
muhteşem yüzyıl isimli diziyi çağrı filmi ile karıştırmış uuser.
(bkz: muhteşem yüzyıl/@marquise)
ışık evlerinde abilerinden öğrendiği tarih bilgisi ile yorum yapılırsa bu sonuçlar ortaya çıkıyor malesef.
ama en çok da şu tespitinde koptum;
--spoiler--
KaNuni sultan suleyman han hazretleri bir evliya idi. Alni secdeden kalkmayan bir allah dostu idi.
--spoiler--
ya bi siktir git çay koy derler adama.
üstelik genç hızını alamayıp alenen atatürk'e de o pis dilini uzatmış;
--spoiler--
Siz atanizla karistirmissiniz aslanim musluman turk hukumdarini...
--spoiler--
bu son kısım da işin moderasyonu ilgilendiren kısmıydı.
radikal islamcı havası sezinlediğim yazar. anlamadığım büşra ,fatıma,fazilet gibi nickler duruken neden marquise yoksa tanıdığı müslüman bir marquise mi var demeden geçemiyorum.
kendisi gibi 10 tane yazarla türkiyeden kemalizm adındaki hastalıklı fikri sileceğime inanıyorum.
(bkz: #10370793) şu muhteşem tanım ile tanıdım üstadı. o ırak örneğine benzer hançeri ciğere değdiren harika betimleme, o doğru bildiği yoldan tavizsiz ilerleyebilite, çılgın attıran tarihsel gerçeklikler...
