ulan bu şerefsiz pkk lılar taksim meydanını trafiğe kapatıp ortalığı yakar yıkarlar, ortalıkta bir tane delikanlı ülkücü yoktur,ama kampüste 30 kişi toplanıp 2 kişiyi aralarına alıp döver bıçaklarlar.ondan sonra da delikanlılık raconu keserler.
devlet acizse teröriste dokunmuyorsa yerini o anda kim güçlüyse o doldurur , bir gün pkklılar, bir gün ülkücüler. olan masum vatandaşa olur.vatandaş olarak çapulcuya prim vermeyiz.kimse yasalarımızı çiğneyemez.
hukuk olan bir ülkede satırla adam yaralamaya demogoji demeye kimsenin hakkı yok.gel ben de senin kafana vurayım satırla,aman canım ne olacak demogoji diyebilecek misin.
üniversitelerde pkklı kürtler ve ülkücülerin 30 kişi toplanıp 2 kişiyi dövdüklerini insanlara baskı yaptıklarını okuduğumuz yıllardan biliyoruz.ülkücüyse bizdendir aferin,kürtse onlardan diye bir anlayış olmaz.bu ülkede yasa var kanun var.kanundan üstün mü bu ibneler yani.
olayın ertesinde gözaltına alınan 6 kişiden 5'i tutuksuz, diğer 1 kişide tutuklu olmak üzere yargılanmasına karar verilmiştir. ancak saldıran grubun tamamına yakını tanınmasına rağmen geriye kalanların ellerini kollarını sallayarak okulda gezdikleri de bilinmektedir. geçtiğimiz günlerde benzer bir durumun yaşadığı itü'de, bu olaya karışan bir öğrencinin söyledikleri ise olayı açıklamaktadır: "bize bir şey olmaz dediler, arkamızda polis var dediler." şahsın verdiği bu ifade gerçekleri yansıtmaktadır. elbette bu durumun böyle olacağını bilen ve saldırıya uğrayan öğrenciler için bu ilk değildir, o nedenle ortada bir şikayet etme durumu yoktur. daha çok gerçeklerin açıklanması vardır.
işin diğer bir yanı ise saldırıya uğrayan öğrencilere söylenen retorik siyasal argümanların varlığıdır. "x'i neden yapmazsınız hiç?", "y'de neden bulunmazsınız?" gibi temel argümanlara sahip olanlara aynı metodoloji ile yaklaşmak gerekiyor o halde. şu soruyu sormakta fayda var: neden milleti her şeyden çok seven bu kişiler bir kez olsun bile milletinin parasızlıktan eğitim alamamasına ya da sağlık hizmetlerinden yararlanamamasına karşı çıkmazlar? neden bir kez olsun milletinin parasız sağlık ve eğitimden yararlanmasını, bilimin aydınlığı ile buluşmalarını mücadelelerinin bir noktasına dahi koymazlar? neden milletleri onlarca yıldır bir grup zengin tarafından sömürülürken bunu bir politika halien getirmezler de, patronları ya da tuzla'da işçileri ölüme yollayan bir tersaneciyi milletvekili olarak seçtirirler? neden bu kişiler bir kez olsun ülkelerindeki yabancı üslere zerre laf söylemezler? yoksa siyasetin o büyük arenasında bir kaç saniyede çok sevdikleri vatanlarını ve milletlerini unutuyorlar mı bir kaç nüfuzlu kişi için? daha sorular uzatılabilir ve bir soru argüman daha eklenebilir. peki şu soruyu sormak lazım: vatanı sevmek büyük siyaset arenasında ayak oyunları ile uğraşmak, sağda solda takım elbiseyle dolaşarak mı oluyor? buna cevabınız evetse ne milletle bir alaka kurabilirsiniz, ne de ülkeyle.
temel olarak bu konular hakkında zerre alakası olmayanların saldırılarına faşizm denilir ve çok basit anlamıyla uşaklığın kendisidir. yani bol nüfuzlu, çok sıfırlı kişilerin uşaklığı...
hem faşist hem delikanlı olurum diyebilme erdemsizliğini gösteren sıfır otonom sahibi kompradorların buraya gelip faşistdaşlarının eylemlerini bir rahip edasıyla kutsayıp çekip gitmelerini ve bu yolla manevi bir masturbasyon yaşama hissine kapılmalarını görmek bendenizi çok güldürmekte. bu faşistdaşların komplike bir şekilde koro olarak dile getirdikleri komikliklere bildiğiniz üzere bir yenisi daha eklendi; maraş katliamı...
bu faşistdaşlara göre maraş katliamını hrant dink ve arkadaşları düzenlemiş,bunun en büyük kanıtıda ölenler arasında 6 tane sünnetsiz kişinin çıkmasıymış; bu faşistdaşların yazdıklarını okuduğumda bir karikatürleşebilme simülasyonu izliyor hissine kapılmaktan kendimi alıkoyamamaktayım. devamlı ortaya vatan-millet-sakarya soslu spagettiler konmakta.
sırf türk olduğu için arabası yakılanlar,dükkanları talan edilenlerin zararlarını kim karşılayacak, bu adamlara yazık değil mi? bık bık bıklamalarıyla tam ve eksizksiz bir pragmatizm sergileyen bu faşist bilinçlere şunlarıda sormak gerekmekte; bu ülke madenleri,ormanları,devlet işletmeleri satılıyor, heryan özelleştirliyor, elin adamı ülkene gelip üstler kuruyor..vs...tüm bunlara ve bunlar sonunda ortaya çıkan zararların hangisine ses çıkardın ey faşist, polis terörü yüzünden hergün insanlar öldürülmekte, emekçiler joplanmakta hangisine ses çıkardın ey faşist..liste uzar gider.
ha birde türküler susmaz şeklinde insanımsı bir tavır takınmaları yok mu !!! insanın yüzünde önlenemez bir tebessüm yaratabiliyor. evet halkın türkülerinde yaşanmışlıklar,çekilen acılar var,dile getirilen umutlar var,beklenen güne adanan ağıtlar var..türküler susmaz,halaylar sürer diyebilme direngenliği var. ama o türkülerin bizlere buyurduğu bir başka şey daha var;
''bir ulusun türkülerini yapanlar,yasalarını yapanlardan daha güçlüdürler''
işte bu şiardır halkı hala umutlu ve direngen kılan. statükonun sadık kompradorlarının ıslıklarını doku uyuşmazlığından dolayı içine dahil etmeyen türküleri hala haykırarak söyleyenler var. kızlara satırla girişmeselerdi keşke,ama olmuş bir kere,bu münferit bir olaydır.. şeklinde açıklamalarla delikanlılık anlayışlarını hala kutsamaya devam eden faşist bünyelerin tarihi bu münferit olaylarla örülü, aynı kareleri o kadar çok gördük ve yaşadık ki, hala utanmadan delikanlılıktan bahsetmiyorlar mı insan çileden çıkıyor. tekrar ediyorum,ben bu delikanlılık anlayışının taaa a.k.
havlamalarının yankısını kurt uluması olarak duyan faşist bünyelerin bilinçlerinden çıkacak delikanlılık anlayışının bundan farklı olmasını beklemek ironi katsayınızı arttırmanız demektir.
yafta yapıştırmanın ve önyargıların tetiklediği taraf, anti-hümanist, asosyalist, cıa örgütlemesi devrimci-yurtsever hareketlerin meydanda satır, bıçak gibi alet edevatla haşat edilmesinin yankı yorumlarının bulunduğu başlıktır.
bu ülkede kürt, kürt olduğu için dayak yeseydi ve tüm milliyetçilerde nazist, faşist bünyede olsaydılar yatacak yeriniz olmazdı. gel gör ki bir türk sırf türk olduğu için ve de arabası olduğu için akustik olmayan motoloflarla zarar ve ziyana uğratılabilmektedir. gerçi bu da bir eylem tarzıdır değil mi? nerede sosyalizm ve insan hakları. evet evet bu sadece kürtçülük yapan kürtler için geçerli avrupanın kollama kriteridir değil mi?
türküler susmaz, içinde yaşanmışlıklar vardır, gerçektir. ya terane? o bildik teraneler ermeniler türkler tarafından soykırıldı cümlesini ezbere bilirsiniz de ermeni ve rus kayıtlarında kars'da erzurum'da ve kuva-i milliye henüz varlığını teşkilatlamamışken çeteler kurarak yüzbinlerce türk'ü anadolu'nun onlarca vilayetinde vahşice, namussuzca katledildiği türküsünü ağzınıza neden almazsınız mesela. yoksa ermeni şakşakçılığı yaparken elleriniz masturbatif keyiflenmeler içinde vıcık vıcık pislik ve onursuzluğun içindemidir? sorulur adama. tarafsınız, yargılısınız ama yanlışların içinde kendinize öyle yollar buluyorsunuz ve yazıyorsunuz ki dansözlerin kıvırmalarının döngüselleğine erişebiliyorsunuz. tebrik edilir.
ve de dikkat edilirse delikanlılık delikanlı kişiye karşı icra edildiğinde kendini ispat eder. kızlara vurulmasının ve satır, bıçak vs aletlerle saldırılmasını kınadığımı sizin erdemleriniz ve doğruculuğunuz okuyamıyorsa doğruyu gözden kaçırma gururunuzu okşamaya da devam edin.
kürtlerin kürt olmasının dayak yemeleri için yeterli bir neden olduğunu savunucuları vasıtası ile gördüğümüz türkücü terörü. birazdan ermenilere de sararlar, hiç merak etmeyelim.
şimdi bi' "şiddeti savunmuyoruz ama..."cı türkücü kesim var aramızda. neden türkücü? çünkü hep aynı türkü, hep katliam meşrulaştırıcı o karanlık türkü dillerinde.
olayı yine ve yeniden bağlamından kopararak klasik basın jargonu ile "karşıt görüşlü öğrencilerin çatışması" olarak isimlendirdiğimizde objektif oluyormuşuz. efendim, üzeri dışkı ile kaplı objektifle görüş açınız ancak bu kadar geniş olabilir kusura bakmayın.
olayın ne olduğunu, nasıl geliştiğini bilmeden mi savunuyorlar bu geleneksel satırlı sürekavı şölenini? hayır. bu adamların kafasına işlenen şu: "bunlar devlet düşmanı". sanki devlet gökteki bir varlık bunlar için. "allah" diyorlarsa bilin ki mafya amcalarına duydukları saygıdan bahsediyorlardır. onların allahı elinde satırla vatan kurtaran faşist amcalarıydı çünkü. hâlâ şiddet üzerine kurulmuş ırkçı söylemlerini sürdürmeleri bundan.
bir üniversite öğrencisi okul dışında dövülüp hastanelik ediliyor. milliyetçi arkadaşlarımızın beklediği bu çocukların susup onlar için uygun gördükleri katliamları mazur görmeleri. neden? çünkü bunların olayı budur. bir araya geldiklerinde on bin çakal etkisinde kuvvetli bir ideolojileri olur. sorsan da ideolojileri falan yoktur, halkın çocuklarıdır bunlar. ulan amcalarınız o halkın yıllardır sömürülmesinin tetikçiliğini yapıyor, siz de bir köşede istatistiklere "geberdi" etiketi ile geçmek için yedekleniyorsunuz. nerden mi biliyorum? çünkü tek yapabileceğiniz adam dövmek, doğramak, katletmek, tetikçilik... dilinizin tutukluğu dil bilmemekten değildi herhalde? dile ve söyleme ihtiyacınız ancak kadınları kapatıp "reisin kızı" martavalları ile uygun tecavüz anını kollamak noktasında.
evet, bu çocuklar arkadaşlarına sahip çıkmak için toplandılar. çünkü polis o sırada copunu 1 mayısçılar için biliyordu, öğrenciler için biliyordu. "kaşla göz arasında" dayak atabilirdiniz, bu hakkı kendinizde görmenizin nedeni kendinizi devletin kimi "suiistimalci" mensuplarının "münferit" pis işlerinin yancısı olarak görmeniz.
bu çocuklarsa bu adaletsizliğe karşı arkadaşlarının yanında yer alıp üniversite denen evrensel kimi değerlerin şekillendirildiği varsayılan yerde fikir ve eylem üretmek derdindeler. hani sizin ihanet için yeterli gördüğünüz iki şey: fikir ve eylem. bunu istedikleri, dayak ve şiddete maruz kalmamak istedikleri ve arkadaşlarının yalnız olmadığını bilmesi için toplanıp bu şiddet ortamını eleştiriyorlar.
ama hey hat! yine o "derin" abiler kampus basıp "vatanı kurtardılar." siz de buradan şakşak çekiyorsunuz. umarım sadece elinizi kullanıyorsunuz?
bu pisliği savunmaya devam edin. sizin de üzerinize sifonun çekileceği günler gelecek. bunu "karşıt görüşlü gençler"den önce o amcalarınız yapacak. yerinizi alması için çocuklarınızı yetiştirmeye başlayın. zaten başlamışsınızdır bile.
yurtsever cephe'nin ağzıyka kuş tutsa kimseye yaranamayacağının kanıtı olan saldırıdır. kürt faşistleri bu adamlara "ulusalcı" diye saldırır, türk faşistleri "vatan haini" diye.
bir takım şahısların kafalarında beyin yerine sünger taşıdıklarını kanıtlayan yorumların yapıldığı olay. olay yurtsever cepheli öğrencilerin başına gelmiş olmakla beraber, hiç kimse silahı olmayan kişilere silahla saldırılmasını meşrulaştıramaz. en azından kendilerine adam diyenler bunu yapmaz, delikanlı diyen adam silahsız adama silahla saldırmaz. eğer bu davranışını meşrulaştırıyorsa paralı uşaklar olduklarını itiraf etmek zorundalar. uşakların yolu açık olsun.
statükonun kadrolu kolluk güçlerinin götünün gölgesinde yaşayıp,kan ile sulanan iki ayaklı köpeklerin delikanlılıktan bahsetmelerini gördükçe ulan delikanlılık bu kadar ucuz mu? diye soruyor insan. bu ülke deki demokratikleşme,özgürleşme deneyimlerini ,arkalarına devletin üniformalı güçlerinide alarak baltalamaktan başka tarihlerinde bir bok olmayan vatan-millet-sakarya şakşakçılarının ucuz bir sokak diliyle delikanlılıktan bahsetmeleri trajikomiklikten öteye gidememektedir. tek başlarınayken bir anlam ifade etmeyen hayatlarını bir topluluğa ait olup bir anlama bürüme gayretindeki faşist bünye, faşistdaşlarının yaptığı bu eylemi savaş kazanmış kral edasıyla kutsamaktayken hala delikanlılıktan bahsetmekte, şu delikanlılığı biraz açımlamakta fayda var; ramazan ayında oruç tutmayan öğrencileri ağzında sigara,elinde satırla kovalayan delikanlılar bunlar, kayseride elinde leman dergisi var diye bir öğrenciye 20 kişi girişen delikanlılar bunlar, delikanlıktan bahsedip ibadethane gözüyle baktıkları ocaklarında binlerce çocuk pornosu bulunan delikanlılar bunlar, yunan askerlerini 86 yıl önce denize dökmekle övünüp,6.filoyu denize döken yurtsever insanlara saldıran delikanlılar bunlar, maraşta hamile kadınların karınlarını deşen,6 aylık bebekleri öldüren delikanlılar bunlar, tek başlarınayken erkek olamayan sürü halindeyken cesaret hapı almış misali erkekleşen delikanlılar bunlar, malatya da erkek arkadaşıyla elele yürüyor diye tekmem tokat kıza dalan delikanlılar bunlar...vb...böyle delikanlılık kitabının ta mına koyayım diyesi geliyor insanın. 2 ayaklı köpek sürülerinin kendilerini kurt sanıp şehirlere inmelerini gördükçe aynı ses yankılanıyor kafamda;
yurdumuza faşist dolmuş
vurun kardaşlar vurun.
bu ülkenin en cahil,en manipule edilmeye açık ve sistem tarafından sınırsız bir şekilde sırtları paklanan bu faşistlerin delikanlılık anlayışları bok çukurunda yeşeren bir otun kendini gül sanmasından başka birşey değildir.
üniversitelerin toplumun motoru olduğunu bilmeyen,siyasetten bağımsız bir üniversite düşünülemeyeceğinin farkında olmayan faşistlerin üniversitede siyaset yapılmaz,yaparsanız satırlarımızla karşınıza çıkarız diye gururlanmalarını gördükçe insanın gülesi geliyor,elinde satırlar,bıçaklar..vs.. sonrada delikanlılık!!!
hanid elikanlı adamın tek silahı bileğiydi,hani delikanlı adam kadına el kaldırmazdı,hani delikanlı adam tek tabanca dolaşırdı..vs.. bu faşist saldırı bize bir defa daha göstermiştirki bu faşist sürülerinin delikanlılık anlayışları budur.ha bu delikanlılığı indirgedikleri birde yüce kavramları var,kurt gibi ulumak, nasıl ki osurmak götü konuşturmaya çalışmanın başarısız bir denemesidir, bir köpeğinde havlayarak sesini kurtun ulumasına benzetmeye çalışması ya da öyle duyması götü konuşturma eyleminin bir başka versiyonudur. bu erkeklik anlayışından delikanlılık motifi çıkarmaya çalışmakta osurma eyleminin en radikal deneyimlerinden biridir.
Dört köşe bir apartmanın
En üst katında
Küçücük kutu gibi bir oda
Perdesiz pencereler
Pencerelerin dışında
Yıldızlı ve uzun geceler
Sen ki ya bir dar ağacında
Can vereceksin
Ya da bir köşe başında
Öleceksin
Sev bakalım delikanlım
Sev sevebildiğin kadar
Benden izin sana delikanlım
Sev sevebildiğin kadar
Sevmek mükemmel iş delikanlım
Sev bakalım
Madem ki kafanda yıldızlı bir gece var
Sev sevebildiğin kadar
başlığının objektif ve tarafsız olmadığı; tersine durumlar da haber edilmemesiyle işaretlenmiş haberdir.
köpekler birlikte gezerler ve herhangi bir kötü durumda her biri kendi kıçını düşünerek bir tarafa savrulurlar.
bakınız; sakarya üniversitesi 2005 bahar şenliklerinde biji bilmem ne biji bilmem nere diyerek halay çeken kırk küsür beyinsizin dimağlarına karşı gelen yine yaklaşık bir o kadar sayıda ülkücünün gazabından sığınacak in, delik arayan, koşuşturan kemik artıkçılarına.
kurt görünce havlayan köpeklerin durumu içler acısıdır; kurt olamayacaklarını bilmenin hüznüyle, kurt gibi asil ulumanın hazzını hissedemediklerinden taklit yeteneklerini konuştururlar. köpekdir sonuçta. bu hayvan böyle yaratılmışdır. kurt ise bambaşka, yapacak birşey yok bu şekilde yaratılmıştır. eğer olay hayvanlar aleminde ise.
sizler katilleri bijilerle kutsayarak ağzınızdan atmadıkça, satırlarımız da üzerinizde olacaktır, pençelerimizde. burası neresi olursa olsun. diyarbakır'da türk bayrağına saygı yürüyüşüne katılan yüzbinler yetmez mi gözbebeklerinde uyuttuğun gaflete diye sormak gerekir.
sizin saldırı dediğiniz ve anlamadığınız olay yaşayamadığınız duyguların bütünüdür.
bunun adına müdafaa-i hak denir. böyle biline
30 kişilik grubun içinde olmayan sözümona yurtsever erkeklerin meydanda değilde inlerinde konuşlanıp kızlardan erkeklik bekleme cesaretini gösterdikleri mevzudur.
madem basın açıklaması yapacaksın ülkücülerin bolca bulunduğu yerde yaparsan açıklamayı bunun cezasını ödersin.
madem üniversite eğitim yuvasıdır neden sen siyasal içerikli eylemini üniversitede sergiliyorsun. göztepe'de kadıköy'de gerçekleştirebilrisin.
ülkücülerin kalesi olarak bilinen bir yere sızmak ve orada örgütlenmek için eylemlerle altyapı oluşturabileceğini sanıyorsan çok aldanırsın.
orada bulunan kızların bu dayaktan zevk aldığına yemin edebilirim. kaşıntının karşılığı verilmişse kaşınanı savunmak adına delikanlıysan o kızı orada korumak için sende o kalabalık içinde yer alacak kadar delikanlı olabilmelisin.
kız dövmek delikanlılık değildir elbette, sadece bu konuda haklı olabilirsiniz. insandır sonuçta evet bunda da haklısınız. o kıza tükürmeyip tokat atan ülkücü de olsa kınıyorum.
üniversitelerde görmek istemediğimiz üzücü olaylardandır. * şöyle diyeyim eşek her herde eşek. Altın semer vurmamak gerek bre çoban, vurmamak gerek. Eşek sürüsü azınca da yerinde durmamak gerek. Ama kime diyorum, allahın çobanı, sonuçta mal sahibi yaktı sobanı. *
şans işte bire bir şahit olamadığım için üzüldüğüm olay. yalnız başlık da hayat tv'nin akşam haberlerinden birinin başlığı gibi. objektif olunuzu bizahmet, hakikatini bilmediğiniz olaylar hakkında yorum fikir sahibi olmayınız.
30 kişilik bir grup içinde sadece 6 erkeğin olduğu bir gruba saldırmıştır. hemde basın açıklaması yaparken. erkeklikten bahseden yazarlara sorulur. satır ve bıcak ile saldırmanın, bayanlara saldırmanın neresindedir erkeklik. ayrıca komünistler çözümü siyaset dışı aramazlar. o zaman ülkücülerden bir farkı kalmaz denilesi durumdur. ama komünistlerde hz. isa değildirler. atılan tokat sonucu diğer yanak asla çevrilmez. tarihe düşmüş güzel dipnotları vardır bu konu ile ilgili.
yıl 1995 ti sanırm. uludağ ünversitesi hürriyet kampüsünde myo'ları arasında düzenlenen futbol turnuvasında birbirine faul yapan iki öğrencinin başlattığı ve sonradan arkadaşlarının da katıldı bir kavga çıkmıştı. bir öğrenci bıçaklanmıştı büyüyen olaylar neticesinde. ertesi gün tv ve yerel basında ve de yurtlarda, faşist öğrencilerin saldırısı sonucu yaralanan mağdur öğrenci vardı hep... (ilk faulü kim yaptı hatırlamıyorum valla)
ben bu ülkede hiç kominist saldırı haberi duymadım şaşkınlığının ardından gelen klişeleşmiş bir medya başlığı.
ülkücüler ile solcu militanlar kapıştı. bölücüler dayak yediği için bu bir faşist saldırıdır. ankara üniversitesinde dayak yiyen ülkücüler saldırıya uğramamışlardır, bu bir haber niteliği de taşımaz. bölücüler ülkücü, milliyetçi öğrencilere saldırdı haberi okudunuz mu bu ülkenin medyasında.
not: madem delikanlı değilsiniz kavgaya gimeyin kardeşim. madem girdiniz yediğiniz dayağın gururuna itibar edip, bir delikanlı gibi mağrur olun. bize ülkücler saldırdı serzenişini ancak korkaklar yapar.
dik durun madem haklısınız.
göz altının traji komik oluşu yurtsever öğrencilerin akıllı davranmasından kaynaklanıyor. bir adet el kamerası ve fotoğraf makinası olay anının tamamını görüntülemiştir. öğrencilere saldırı anı, polisin sadece izleyici kalması vs. her şey bittikten sonra sağda solda atılmış olan bıcak ve satırları toplayan polis, kendisinin çekildiğini anlayınca bir fail yaratır kendine. nasıl yakalandığı belli olmayan zanlının üstünden kesici alet çıkmıştır. bir kere daha polis safını keskin bir şekilde belirlemiştir. bazı denge problemi yaşayan yazarlar kürt faşistleri ile türk komünistlerinin işidir demeye getirip çarptırılası yere kadar çarptırmaya çalışmış. memleket siyasetine ne kadar uzaktan baktıklarının bir göstergesidir bu tahlil. çünkü kürt siyasetçileri bu gün anti akp ci bir tavır bürünemezler. onların abd nin truva atı akp ye herşeyden çok ihtiyaçları vardır. malum kuzey ırak'ta abd komşu ülkemizdir...
şahsımı hayretler içerisinde bırakan olaydır. evet evet şu satırla yakalanan öğrenciyi diyorum. onun normalde yakalanmaması gerekiyordu, öyle üstünün örtülmesi filan. dur bakalım 0.00001 oranında iyileşme gördüm, iyi haber bu.
o değil ülkücü serzenişine geleyim şimdi. ulan bu adamlar insanlıktan hiç mi nasiplenmez? karşılarındaki solcular vs. diye demiyorum. kendilerine karşı gelen, dediklerini yapmayan insana bile satırla girer bunlar. sonra biz şöyleyiz biz böyleyiz.
kabul edin yavrucum sizde kahvede okey oynamaktan öte gidecek anlayış yok.
edit: yavrucum kötü oylamanız kahvehane kültürünüzü değiştirmeyecek.
Anları yok onların
Aşkları özlemleri
Bekledikleri yoktur yoktur
Kime diyecekler güzelim diye
kime diyecekler gözümün nuru
kime diyecekler birtanem diye
kime diyecekler ömrümün var
Bitti bitti artık herşey bitti
Onlar için herşey bitti
Bu törenler bunca yırtı
Bu altınlar bu yalız
Bu koşun saltanatı yalan
Yalan yalan yalan hepsi yalan Korkudur bayrakları korku
Ne yaslanacak duvar
Ne tutunacak bir dal var
Neydiki kırdılar bu fidanları
Neydiki ağlattılar bu anaları
Bitti bitti artık herşey bitti Onlar için her şey bitti
bir gün gelecek, ve kıramayacaklar fidanlarımızı...
tanım: sadece 1 kişinin gözaltına alındığı faşist saldırı.