komik bir kampüs adayı. tikilerle doludur*. sosyal etkinlik namına birkaç çırpınan klüpten ve bir basket sahasından başka birşeyi yokken girişinde simit satan/satmaya çalışan bir amcamız vardır ki bu adam ben sivil bir polisim diye bağırır çünkü istanbulda kravatlı simitçi bitek odur..
coca cola fabrikası aktifken bahçenin etrafına dizilen kola kamyonlarından gizlice kola araklanan o semt çocukları tarafından özellikle geceleri pek sevilen kampüs değilde bina...
bir tek bahcesinde ebelemec oynayan cocuklarin eksik oldugu ilkokul bozmasi kampus. adamlar utanmadan universite diyorlar saglik ocagi gibi yere. halbuki biz universite deyince cimlerinde oturup gitar calan gencler duslerdik.
devam zorunluluğu olmadığı için adeta bir tatil köyü havasındadır. abs cafe ve marmara cafe tikilerin, özgün cafe ise sıradan insanların takıldığı yerdir.
ne kampüsü ya orası resmen bir lise bahçesi diye tanımlanabilecek. marmara üniversitesi yerine marmara anadolu lisesi falan dense daha anlamlı olacak bir mekan
toplam 4 binadan oluşan,içinde iktisat,işletme,maileye ve ekonometri bolumleri bulunan,en onemlisi i.i.b.f olması nedeniyle istemediginiz kadar kız potansiyeline sahip kampüs.bahcesinde top oynamakta ayrı bi zevk verir insana.
yoklama alınmaz, bu yüzden kampüsüne bok atmak gereksizdir; nede olsa bütün istanbul sizin kampüsünüz olacaktır. gezin, tozun, eğlenin; sınav zamanı gelin ama.*
dört sene işletme fakültesin de okumayıpta(!) mezun olduğum nadide eğitim kurumu.gitmeden öncede kim burayı yazar ne biçim bi okul demişliğim var tabi (bkz: kınadıklarının başına gelme olayı).
yine de hiç bi sorun yaşamadan ve tam zamanında nasıl bitirebildiğime bende mucize gözüyle bakarak tamamladığım cnmmm okulum.
iktisadi ve idari bilimler fakultesi dekanlığının olduğu kampustur. iibf ye bağlı diğer kampuslerin öğrencileri öğrenci belgesi almak için dağları ve tepeleri aşıp bahçelievlere ulaşırlar ve kendilerinin öğrenci olduğunu kanıtlayan belgeye küçücük bir imza iliştirilmesi için sıraya geçerler...sonra geldikleri dağlık tepelik yoldan geri dönerler..
2001 yılında mezun oldugum, öğrencilerinin hiçbi zaman memnun olmadığı, her nevi taş ve kağıt oyununun itina ile oynandığı, kız oranının %60 larda olduğu(bizim zamanımızda), her şeye rağmen iyi bi dönem olarak hatırladığım üniversite zamanımın geçtiği kampüs. tikkyler abs ye iktisatçılar bahar cafe ye hafif loser lar özgün e diğerleri marmara cafeye giderler bu kampüste
4 yıllık eğitilememe-öğretilememe hayatım boyunca ilk kez bugün teknolojik aletleriyle tanıştığım okul, okulum. evet bir adet laptop ve bir adet tepegözümsü aygıt. 10 dakika kadar çalışmış olsalar da bir ömür boyu unutamayacağım iz bıraktı bunlar bende. demek ki devlet üniversiteleri de isteyince bazı şeyleri başarabiliyormnuş. yalnız dersin sabahın köründe olması ve havanın yağışlı olmasından dolayı bu tarihi ana pek fazla kişi şahit olamadı. olsun, bu destansı olay kulaktan kulağa dolaşarak kısa sürede efsaneleşektir.
bahçesinde ayı-aslan-köpek kırması bir hayvanatın aval aval gezindiği kampüs. ilk başlarda bu biçimsiz şeye pek alışamayan kampüs sakinleri gün geçtikçe zararsız olduğuna inandıkları hayvancağızı sevmiş onu böğürlerine basmışlardır. hatta genç kızların yoğun alaka ve şefkat göstermesi nedeniyle bazı bünyelere "ulan kaç yıldır buradayız şu it kadar ortamımız olmadı" serzenişlerini yaptırdığı da oluyor bazı bazı.