Prof. Dr. Naci Görür öyle diyor. dün dinledim ya. sabah da gazetede okudum. masa diyor, çeksen diyor dört bir tarafından kırılmadan önce çatırdamaz mı? ahanda manyas ve gemlik'teki depremler onlardır diyor. marmara'da esas bekledikleri depreme sebep olacak fay üzerinde değilmiş bu manyas ve gemlik'te çatırdayanlar ama gerilmiş marmara, uyanın yazarlar ya! adamlar diyor ki 5 küsürlerden 900 tane olsa anca 7 şiddetinde depreme tekabül eder ühüüüyyy vallahi gideceğiz. çadır zirvesi mi yapsak ne etsek, 7/24 entry girerken monitörümüzle gömüleceğiz. çok korkuyorum sözlük. zall bir açıklama yapsın deprem anında bilgisayar masasının neresine kapaklanırsak bir şey olmaz? neyse ben şimdiden hakkınızı helal edin demek isterim, ne olur ne olmaz.
her yerde her an deprem olabilir. bazı yerlerde bu olasılığın daha yüksek olduğu bilinmektedir. bilinmeyecekse yer bilimi kavramı neden vardır? neden üniversiteler , kitaplar, yayınlar vardır?
problem aha oldu! aha valla olcak! safsatası asla değildir. problem 7 senedir hiçbirşey yapmayışımız , hala avcılar da orda burda imarsız bina yapılmasıdır. Sorun kuralsızlıkdır. Aksi takdirde deprem gelmiş hoş gelmiş yani..(fakat yüksek miktarda 5 civarlarında deprem olmasını hepimiz gönülden istemeliyiz , yada devlet büyüklerimiz bunu istemiyordur eminim istanbul şu gün ki görünümle adam olmayacaktır keşke yıkılsa da baştan yapılsadırdır.. üzücü dimi?)
allah istanbula yardım etsindir. zira naci görür'ün dediklerinden daha kötüsüde olabilir.*
an itibariyle istanbul halkının yapabileceği en iyi 2 şey var;
1-olabildiğince güneye taşınmak,
2-gidemeyenlerin ise okkalı bir kaç dua öğrenmesi, zira deprem sırasında çok lazım olacak..gelin akıllı bir iş yapın çok geç olmadan izmir antalya ankara fln taşının gidin boşaltın istanbulu çünkü gerçekten felaket olacak..*
konuya dikkat çekmesi açısından güzel bir haberdir. fakat burada anlatılmak istenen "kaçın kaçın deprem geliyor" ya da "şimdiden dua etmeye başlayın bilmiyorsanız öğrenin" değildir. artık deprem gerçeği ile yaşamayı öğrenin anlamına gelmektedir bu. belediyeler gerçekten zemin kontrolunün takipçisi olsun, yeni binalar yapılırken denetimden geçsin, halihazırda depreme dayanıklı olmayan binalar güçlendirilsin, okul ve hastane gibi yerler yeniden elden geçirilsin,.... gibi önlemlerdir anlatılmak istenen. yer bilimciler bunu yapmayacağımızı bildikleri için böyle yollara başvurmaya başlamışlardır. ama bunu bile anlayamadık henüz. yok istanbuldan gidin yok dua öğrenin geçiniz efenim bunları. daha iki hafta önce esip gürlüyorduk bazı konularda şimdilerde seri katillere kafayı taktık. uyanın artık birgün deprem olacak ve yine insanlar ölecek. uyan sevgili ülkem uyan.
