Pahalı ürünler tüketiyorsanız, büyük marketlerde 360 derece dönen kameralarda kasa çıkışına kadar izlenirsiniz. Oldu da ödemeyi unuttunuz, kasadan dışarı adım atar atmaz yanınıza güvenlik gelir, ödemeyi unuttuğunuz bir şey olup olmadığını sorar.
size ne mk. belki kan şekeri düştü acilen şekerli bir şeyler yemesi gerekiyordu. belki tansiyonu çıktı belki çarpıntısı başladı acilen su içmesi hap atması gerekti. size ne olum dünyada o kadar abuk subuk şeyler oluyor birinin markette bir şey yemesi mi sana garip geliyor. yediğini içtiğini kasadan geçirtiyor.. sana ne mk sana ne!!...
Ücreti ödenene kadar siz o malın zilyedi yani o an için elinde bulunduran kişisinizdir ve üzerinde tasarruf yapma, esaslı değişiklşk yapma hakkınız yoktur.ne zaman ki ücretini ödeyip mülkiyet hakkını iktisap ederek malın maliki yani sahibi olursanız o zaman istediğinizi yapabilirsiniz. Yani bununla ilgili tepki görürseniz tepkiyi veren haklıdır.
sabırsızlık olabilir ya da tada bakmak. ama zaten o tadına baktığın şeyi mecburen alacaksın yani tadına bakmanın pek bir mantığı gözükmüyor gibi. ha eğer bazı marketler tada bakmayı her ürüne koyduysa o hem iyi hem kötü.
+ iyi günler ben bir deterjan alacaktım.
- tabi ama tadına bakmadan almassanız seviniriz.
gibi muhabbetlerde olabilir. kim bilir akşam yemeğeni alış veriş merkezinde yemek isteyenler falan.
+ aşkım bu gece dışarıda yiyelim.
- tamam aşkım bildiğim çok iyi bir avm var.
+ ben hiper marketler de resturant olduğunu sanıyordum.
gibi farklı olma çabaları gösteren erkekleri görmemiz mümkün olur.
eski bir hipermarket çalışanı olarak bir insanın market içinde yapacağı en saçma harekettir.
nitekim bu tarzdaki hareketi bir kaç hippiden gören kafanın ''nasıl olsa kasada ödeyeceğiz arkadaş'' mantığı ile yaptığı bir saçmalıktır , bu tarz davranışın ortaya çıkması kötü insanlara gün doğurmuştur , raf arkalarından yenmiş çikolata poşetleri , tüketilmiş gıda poşetleri toplamaktan bir hal olmuştuk ve bunu yapan insanlar diğer insanların hareketlerinden faydalanıp yakalandıklarında ''kasada ödeyeceğiz arkadaş ne var'' şeklinde kendilerini savunmuşlardı.
