biraz önce ekşi sözlükteki uludağ sözlük başlığını okurken, sözlüğümüz hakkında yapılan eleştirilere cevap verdiğini gördüğüm, beni gururlandırmış yazar.
altıncı nesillerle pek uğraşmıyormuş. öyle sanıyorum ki kendisini uber olarak görüyor. nickinin başındaki birinci nesil sıfatının onu kral yapmadığını öğrendiği vakit eminim sözlük daha güzel bir yer olacak.
dev gibi bir adamdır markasız kocaman adam gibi durur, muhabeti de öyledir, sorulduğunda öğrendiğiniz yaşı insanı çok şaşırtır.
sebebi kocaman bir adam gibi durmasından ziyade aslında içinde kendi yaşında 5 tane adamın adamlığını taşıyor olması.
bu yüzden şaşırıyor aslında insanlar. yani yaşından büyük görünen tek insan o değil ama hem yaşından büyük görünüp hem de yaşından büyük bir ruha sahip olması.
bir küçük dev adam o.
kadınlardan nefret eden bir adam, ama onu seven kadınlardan birini tanıyorum.
zirveye geldiğinde elindeki otantik kolyenin meyve olacağı aklıma hiç gelmezdi, ama olsun yedik. ** kimi ürketek yedi, kimi çocukluğuna dönüpde yedi. en çokda hpoirot34 yedi afiyet olsun efenim.
ayrıca repertuar bilgisi beni duvardan duvara çalmıştır. sesimizde aynı çıkıomuş onu öğrendim. (bkz: abi annemlerle sen konuşsana akşamları)
Öncelikle, tanıdığım an da bağrıma bastığım, en mert, en kırık mühendistir kendisi.
Görüp-bildiğiyle, düşünüp-söylediğiyle, "benim" diyen adamı dakikasında "armut" edebilecek kıvrak zekaya sahip, çok bilmiş organizma. Yurdum standartlarından biraz daha uzun sayılır ama, bunu tolere etmek için de kambur duruyor.* sonracığıma, bu adam varya, acayip şanslı usta, niye mi? -çünkü beni tanıdı. * beraber gecelere akıp, bünyemizin ağzına ağzına veriyoruz, o kadar diyorum. Adamda her numara var!
Ha, unutmadan, yarın doğum günüymüş ve felekten bir gece çalmak için şimdiden görkemli hazırlıklar başlamış. içli bir nefes, tatlı bir tebessümle doğum gününü kutlayor, alnındaki terini silip, şakağından öpüyorum.
hayellerini yıktığım beni kız olarak hayal eden, kıbrıs için gitmeden benim gibi düşünen fakat hiç öle olmadığını görüp acılı gözlerle bana bakıp anlatan hoşsohbet yazarmış. saygılar sevgiler.
bana izlettirdiği finlandiya halk şarkısını söylerkenki hali aklımda kalmış dobra yazar. bir ara satırlar arasında boşluk bırakarak yazardı. sevimli bir adamdır.
hakkında epeydik birşey yazmadığım üçüzümdür.
nerdedir ne yapar askerliği aynı dönemlerde ayrı yerlerde yapmamız benim yaşımın geçik olması ve evlilik hazırlıklarında olmamın etkisi büyük tabi.
tabi yani benim kıçımda kıllar ağardı adam hala dimdik.
en son yaptığı ticari girişim döneminde yüz yüze görüşmüştük o dönem bir havuzun kenarında çok prens ve kutu kola satmakta idi.
