1908 olimpiyatlarına kadar 40 ila 42 km olarak koşulan maraton yarışı, 1908 londra olimpiyatlarında tam olarak 42 km 195 metre olarak koşulmuş ve daha sonra bu şekilde koşulmaya devam etmiştir. peki neden 42 km 195 metre?
ingiliz kraliyet ailesi yarışın windsor kalesinden başlayıp olimpiyat stadyumunda kraliyet ailesinin oturacağı podyumun önünde bitmesini istemiştir. bu iki nokta arası ise tam olarak 42 km 195 metredir.
bunun haricinde bir gün koşmayı hayal ettiğim yarıştır. şimdilik yarı maraton seviyesindeyim, bir 5 kilo falan verdiğimde hazırlanmaya başlayacağım.
Amerika Birleşik Devletleri'nde 92 yaşındaki bir kadın San Diego kentinde düzenlenen Rock 'n' Roll Maratonu'nu tamamlayan en yaşlı kadın unvanını kazandı.
Üç kez ağız kanseri geçiren Harriette Thompson, maratonu 7 saat, 24 dakika ve 36 saniyede tamamladı.
tümer metin in, moderatör şansal büyüka ve şişik egosuyla fatih terime yaklaşan mustafa denizli tarafından sürekli azar yediği program. ne dese beğenmiyorlar adamı. pek kaale almıyorlar. illa açığını bulacaklar tümer in. tümer i ben de sevmem ama bu kadar yüklenilmez adama.
dün gece oynanan galatasaray orduspor maçının ardından süpersonik bir fiyaskoya imza atan program. tartışmalı pozisyonları işledi bu abiler ama nedense penaltı pozisyonunu es geçtiler. ilginç.
yıllarca jeneriğinde* 20 aralık 1998'deki gaziantepspor-galatasaray maçında emre belözoğlu'nun çatalda patlayan frikiğini göstermiş olan spor programı. hatta top tam direkten döndüğünde maraton logosu ekrana gelirdi. bu önemli bilgiyi vatandaşlarıma sunduğum anda içime dolan huzuru, sükuneti tahmin bile edemezsiniz...
maraton savaşı pers imparatoru 1. darius'un son kalan yunan topraklarını fethedip batı sınırlarını güvene almak için yaptığı ilk büyük savaştır. mö 490 yılının eylül ayında yunanistan'ın maraton platosunda olmuştur. savaş yunanistan'ın zaferiyle sonuçlanmış ve savaş gecesi tanrı pan persleri korkuttuğu için, yunanlılar ona akropolis eteğinde bir tapınak yapmışlardır.
yunan zaferini atina'ya haber vermek için maraton'dan yola çıkan pheidippides isimli ulağın, yaklaşık 40 kilometrelik mesafeyi hiç durmadan koştuktan sonra zafer haberini verdiği ve yere yığıldığı rivayet edilir. bu olay, modern zamanlarının olimpiyat oyunları kurucusu pierre de coubertin ve arkadaşlarına 42195 metrelik maraton koşusunu oyunlar kapsamına almaları için ilham kaynağı olmuştur.
savaşın ana tarihsel kaynağı herodot dan gelir;olayı kitap vi. paragraf 108-117 de tanımlar. mamafih kendisi savaştan birkaç yıl sonra doğar.ve kitabını peace of callias (kalyos barışı) dan sonra yazdığına inanılır (mö 449-448). onun karakteristik stilinde o hikâyeleri olağan üstü bir şekilde güzelleştirir. sanki kendisi savaşta kesin bir şekilde yer almış gibi.
heredot'un anlatımına göre, miltiades'in komutasındaki atinalılar, maraton ovasında, pers ordusuna karşı cepheden saldırıya geçerek, uzun bir çarpışmanın sonunda pers saflarını dağıtmışlardı. persler, kıyıdaki gemilerine ulaşmayı başardılar ve denize açıldılar. atina'ya, atinalılardan önce varmaya çalışıyorlardı. atinalılar da, pers ordusunun, o an için savunmasız durumdaki atina'ya ulaşmasını önlemek amacıyla, tüm güçleriyle maraton ovasından atina'ya doğru koşuyorlardı. şehirlerine perslerden önce ulaşmayı başardılar. maraton, o tarihlerden beri insanın gücünün sınırlarını zorlamasının simgesi olmuştur.
ben başka bir şey anlatacağım iyiortagololur bloğundan alıntıladığım:
muz cumhuriyetlerinden birinde yaşanmış bir olayı burda anlatmak isterim. Televizyonda yorum yapan iki yorumcu bir pozisyonu beklemekteymişler. Pozisyon, topun çizgiyi geçip geçmediğiyle ilgiliymiş. Uzunca bir süre pozisyonu beklemelerine rağmen pozisyon ekrana gelmemiş. Programı yöneten kişi pozisyon gelene kadar bir reklama gideceklerini söylemiş. Reklam arasında ise programın yönetmeni yorumcuların yanına gelip topun çizginin içinde mi olmasını yoksa çizginin dışında mı kalmasını istediklerini sormuş. Şu muz cumhuriyetleri çok ilginç gerçekten...
dunyaya gelebilecek en gereksiz, insanlara saygısı olmayan bla bla. erman toroğlu deninen totoş, bir karşılasmada kaleci şenola edilen kufurlerden sonra beşiktaş ve olaylar hakkında şu şekilde yorum yapmıştır.
-yaa bu beşitaş taraftarını anlamıyorum. neden şenolun annesi ile ters ilişkiye giriyorlar. normal ilişki kursalar destekleyeceğim. ne istiyorsunuz şenolun annesinin bılmem neyınden. düz ilişki kurum kardesim, kurun ki destek çıkalım.
bu kadar adi, insanlara saygısı olmayan, hayattan, şereften, haysiyetten nasibini almamış insandır. bırak o değil beşiktaş taraftarınında adını kötü anılmasına sebep oluyor. acaba merak ediyorum başka birisi kendi annesi için bu şekilde konuşsa ne der? bir şey derdimde konsept var.
Şansal'ın "4saat 40 dakikadır yayındayız efendim uykusu gelenler gitsin yatsın yarın yine tekrarımız var merak etmeyin." diyerek seyircileri geç saatte yatağa gönderdiği, güldüren maç sonrası polemik programı.