okulda öğrenim gören öğrenci sayısı yaklaşık 400 kişidir, sadece erkek pansiyonu bulunmaktadır, derslik sayısı öğrencilere yetmemektedir bu yüzden önlerine gelen kapalı alanı sınıf yapmışlardır.
eğitim öğretime efsane hocası orhan babayiğit in girişimleriyle mehmet akif ersoy lisesinin 1 katında başlayan, daha sonra hastahane olarak kurulduğu söylenen 110 yıllık tarihi binasına taşınarak gelişen eğitim kurumudur. okulun başarısı öğretmenleren değil öğrencilerin yeteneklerinden kaynaklanmaktadır.
hüseyin babayiğit(ingilizce)- point guard
ahmet kaşıkçı(fizik)- shooting guard
osman soykan(kimya)- shooting forvet
kenan çohatutar(biyoloji)-point forvet
biray öztürk(felsefe)-pivot
öncelikle hakkında kişisel yorum yapıp sonrada öğretmen - ders karşılaştırması yapmak istediğim okulum.*
kasvetlidir. korkutur öğrenciyi ilk günden beri. hele -yatılı olma özelliğinden kaynaklanıyor olsa gerek- üst- alt ilişkisine çok önem verilirdi benim ilk girdiğim zamanlarda. sonra git gide gevşedi bu düzen o ayrı..
sonra ilk günlerde öğretmenler sizi korkutmak ister. boş boş laflar, efsaneler dolaşır koridorlarda. öğretmenlerin hepsi yüzyıllar öncesinden kalma olduğu için inanmamak elde değildir böyle söylemlere.
genel olarak özgür, girişimci, hakkını arayan öğrenciden çok itaatkar ve sadık öğrenci ister ordaki hocalar. tabi buda son yıllarda gelen ve ekstra çaba harcayan öğretmenler sayesinde biraz olsun değişmiştir.
okulda sözü geçen türlü şaklabanlıklarla veya otoriter şekilde komik ve karizmatik hocalar olduğu ve bu hocalarda muhafazakar/milliyetçi bir görüş sergiledikleri için ister istemez bu okula yerleşen ergenlere bu görüşlerin tohumları ekilmektedir.
ayrıca bu okulda hocaların söylemesi ayıp biyerleri oldukça kalkıktır. uzun zamandan beri bu okulda oldukları için diğer okulların ne halde olduklarını unutup öğrenci milletini maöl öğrenci profili olarak değerlendirdikleri için öğrencileri acayip ve gereksiz yere kastırırlar. sanki kendileri çok iyi biliyormuş gibi saçma sapan işlerle uğraştırırlar öğrecileri. ee arkadaşım zaten bu okuldaki öğrencilerin büyük bir bölümü kendini derse adamış, hedefleri büyük olan ve sosyal aktivitelerle fazla haşır neşir olmayan insanlar. bırak çocuklar ders çalışsın, test çözsün demi? ne öyle bir gün öncesinden salak saçma sayfalarca yazı verip - yazı vermekten kastım kitabın şunla şu sayfaları arasından diyorlar çoğunlukla- yarına sınavınız var diyorsunuz. zaten dersler boktan **** üstüne üstelik dersi anlatış şeklinde iğrenç. birde kalkmış ezberleyin 100 sayfalık bölümü ordan soracağım diyorsun sen kimsin ki??
mesela bir kimya dersi vardır. saolsun hocamız orgazm olurdu bizim düşük puan aldığımız söyleyerken sınavından. hani anlatsa veya konuşabilse ulan ben anlamyorum adam napsın ben aptalım dicem. ama yok, o da yok. derste söylediği kelimelerin zaten yüzde 60 ı ııııııııı olduğu için bizde dinleme gereği duymuyorduk..bu okula giren öğrencilerin yüzde 75 i kimya dersinden hiç bir şey öğrenmeden mezun olur. ama son sene soruları çalıp herkes sınavdan 80 üzeri alınca hoca göt olmuştu. tabi bunu yediremeyip öteki sınavı zor hazırlamştı. bu sferde ortalama 30 lara gerilemişti ama olsun. o 80 lik 90 lık kağıtları okurken yüzündeki ifadeyi gördükten sonra boşalmıştım ben. o yeter bana.
fizik dersi zaten faciadır. bir kutsal kitabımız vardır. nam ı değer esen fiziktir kendisi. sorda allah sor. mna kdmnn 3 sene boyunca kitabın aynısı yazdırtılır mı deftere. üstelik yazmadğımız zamanda eşkiyaaa diye bağrıılıp kafaya defter yerdik. sınavda da esenden soruları ezberleyip öle hazırlanırdık.
tabii en can alıcı olarak felsefe dersi vardır. hoca sı da okulun en korkulan fakat en de sevilip sayılan hocasıdır. derse girer, ilk 20 dk espiri yapar. her sınıfa özel esprisi vardır. bütün sene aynı espriyi yapar. ve bütün herkeste her seferinde güler bu espriye. sonraki 25 dk nın da 10 dk sı kitaptan okurmuş gibi anlatıp, son 10 dk sı muhabbetle geçerdi.yani şunu diyeceğim ki tüm sene boyunca felsefe gibi bir derste hiç bir öğrenci diyemez ki şu konuda verimli bir tartışma yaşadık. yok sittin sene konşmazdık. zaten hocanın dedğine karşı çıksak anında darbe alma tehlikesiyle karşı karşıya kalırdık.. birde tabii hoca nın siyasi görüşü gereği, birçok öğrenciye türklüğü,itaat etmeyi, isyan etmemeyi öğretmiştir.bunları da sinsi sinsi yapmıştır. bu konuda çok başarıldır. üstelik bunları yapan bir felsefe hocasıdır.
doğal olarak bunların hiçbiri bizim, öğrencilern arasındaki çok sıkı olan ilişkilere engel teşkil etmez. hayatımda birdaha bu kadar kaliteli, dürüst ve harbi arkadaşlarım olmayacak.
koridorlarda oynadığımız ruggby i hiç bir şeye değişmem bu dünyada..
orhan babayiğit'in hikayelerinin kol gezdiği ve bir şehir efsanesi gibi yayıldığı ülkemizin en başarılı okullarından birisidir.
+duydun mu lan orhan hoca amerikada napmış ?
-yok lan noldu anlat napmış ?
+olum bizde hani kola makinaları varya 1 lira atıyosun kola veriyor!
-eee
+olum işte orhan hoca'nın dediğine göre orda burdaki kola makinaları gibi çamaşır makinaları varmış
-e ne var bunda hacı?
+dur işte kirli çamaşırı atıyomuşsun,o 1 dakika içinde sana yıkayıp, ütüleyip ,katlayıp,poşete sokup geri veriyormuş.
-e yok artık rafeal nadal .mına koyim
türkiyenin güzide okullarından efenim. buradan çıkanlar büyük adam olurlar. bizim zamanımızda muhabbet iyiydi.
amma ve lakin
yatılı öğrencilerinin afedersiniz ağzına sıçıldığı bir okuldur bura. bunu idare yapmıyor. okulun felsefecisi yapıyor. ulan okulda nerde amelelik var bizi koştururdu. neymiş biz devletin yurdunda kalıyormuşuz. sanki cebinden veriyor. üst sınıfların mezuniyet gecesinde amelelik yaptırılır mı be? okulun ön tarafını az çapalatmadı. kendini askerlikten kurtaramamış bizi askeri eğitimdeyiz gibi içtimaya çekmiştir her nöbetinde. iyi yanları olsa bile bunların yüzünden ısınamamışımdır kendisine.
yemekhanesi harbiden güzeldir. o zamanlarda hocalar bulamazsınız diyorlardı da burun kıvırıyoduk. şimdi öğrenci evinde yumurtaya, patatese talim edince anladım değerini.
okulda gurur tablomuz köşesine benim dönemimden bazı öğrencileri koymuşlar. biz neyiz amk denilesidir. biz de iyi yerleri kazandık ama nerde hoca yalakası var onu koymuşlar.
ayrıca -şimdi varmı bilmiyorum ama- test üretim merkezi deneme sınavlarını en ciddiye alan idareye ve en ciddiye almayan öğrencilere sahip bir okuldu burası. velhasıl kelam manisanın -fen lisesinden sonra- en iyi okulu idi.
