Olumlu olaylar veya kişinin sakat kaldığı olaylarda maddi tazminatlar birlikte kesilen tazminattır.
Giden geri gelmez ama, sonraki olaylara emsal teşkil eder ve bunun da caydırıcı olması umut edilir.
110 ühüü canım yanıyor 120 gitti dağ gibi oğlum 130, yok böyle birşey, böyle hayal eden varsa yanılıyor.
Şahsen açmayı düşündüğüm davadır. Haksızlığa susmak, kabullenmektir, yeni haksızlıklara kapı açmaktır. Kazanma ihtimalim kaç bunu bilen biriyle görüşmek istiyorum tabi önce. Ona göre açacağım.
Manevi zararın tazmini için istenebilecek (onur ve şerefin ayaklar altına alınması, ismin zarar görmesi, toplum içinde küçük düşme, psikolojik yıkım gibi) ve kanunlarımıza göre herhangi bir alt ya da üst sınırı bulunmayan tazminat türüdür.
Şunu ilk olarak ifade etmek gerekir ki, hiçbir şekilde verilen ızdırap ortadan kaldırılamaz. Manevi tazminat bir tazmin değil tatmin aracıdır.
Kamuoyu tarafından tanınmış insanlar, birbirlerine 1 liralık manevi tazminat davaları açabilmektedir.
Bir mahkeme kararı kesinleşmiş ve çok olağanüstü sebepler yok ise hiçbir şekilde değişmez. kimi hocalarımız bunu, mahkeme kararına tanınan kanuni gerçeklik olarak tanımlamaktadır. yani, yapılan yargılama sonucunda ulaşılan gerçek yüzde yüz gerçek olmasa bile, uyuşmazlığın belirli bir aşamadan sonra kesinleşmesi gerektiği için mahkeme tarafından verilen nihai karar gerçek olarak kabul edilir. aksi takdirde davalar sonsuza kadar devam ederdi, toplumsal düzen korunamazdı. bunu şu yüzden söylüyorum. 1 liralık davayı da kazanmış olsanız haklı olduğunu bir kesinleşmiş mahkeme kararıyla ispatlanmış oluyor. bu çok önemli bana kalırsa.
uğradığı haksız fiil nedeniyle psikolojik olarak zarar gören kişilere ödenen tazminat. maddi tazminattan farklı olarak maddi zararı karşılamak değil moral amaçlıdır.
