arkadaşlar kusura bakmayın, anne yazacaktım, oradan kestim buradan kestim olmadı. beceremedim. en sonunda türkçenin içine etmeye karar verdim. özür dilerim ya valla. **
efendim bu anneler, çamaşırlarla çatışırken, sizi; oyunun en güzel yerindeyken rahatsız edecek şekilde çağırması olayıdır. bu annelerin en büyük özelliği, terbiyeyi bozmasıdır. ellerinde çamaşır olduğu için terlik fırlatamaz. terbiye bu yüzden bozulur. ama olsun. terlikten iyidir. siz de pijamalısınızdır ve balkona çıkmak çok büyük tehlikedir. karşı tarafta çok güzel kızlar sizi o halde görebilir. siz pantolon tişört giymeye çalışırken anne çığırır. "hayvan köpek seni!" koş buraya der. bu ses anlatılmaz yaşanır. beşiktaş'ın liverpool maçında kırdığı ses rekoru bu sesin yanında bir hiçtir. allah ne verdiyse don külot balkona çıkıp mandalı annenize verirsiniz. o kabul etmez. çünkü anne çamaşırı tutacak, siz mandalla onu kıstıracaksınızdır. tam her şey yoluna girmiştir belki de. ta ki siz çamaşırları astıktan sonra, çamaşırların dayanıklılığın kontrol etmek için çamaşır ipini sallayana kadar. işte bu sallama hareketi, bir meksika dalgası etkisi görür ve çoraplar, donlar imana gelir. anne çıldırır. elinde çamaşır da yoktur. terlik kafaya isabet eder. bu gecelikte bu kadar, iyi geceler.
