manchester by the sea

    .
  1. 2016 yapımı 137 dakikalık kenneth lonergan filmi, imdb notu 8/metascore 96 https://galeri.uludagsozluk.com/r/1329709/+
    2 oscar/105 ödül sahibidir. 217 ödül adaylığı vardır. 8 buçuk milyon bütçe ile çekilmiş, 45 milyondan fazla gişe yapmıştır. matt damon filmin yapımcılarından biridir.

    görüntüler harika. Her karesi tablo gibi, Masmavi bir güzellik https://galeri.uludagsozluk.com/r/1341384/+ şahane bir film olsa da oscarı kazanamayacaktır malesef. Fakat casey affleck oscarı kazanacaktır, kazanmalı!

    Edit: kazandı!!
    Edit2: film, en iyi özgün senaryo oscarını aldı.
    10 ...
  2. 7.
  3. En iyi erkek oyuncu ve en iyi özgün senaryo olmakla birlikte 2 oscar almış şahane film.
    8 ...
  4. 4.
  5. içinde barındırdığı dramla börüme taş oturtmuş film, yaktın beni lee!!

    Öyle film kritiği yapacak bi nitelikte değilim ama bu film olmuş, lee yani casey döktürmüş resmen. oscar bu adamın hakkı.

    ilk kez kendisini izledim ve ben affleckin kardeşi olduğunu öğrendim, öyle yeteneksiz bir adamın böyle yetenekli bir kardeşinin olmasına şaşırdım. Insan gerçekten hayret ediyor.
    6 ...
  6. 24.
  7. Bana ilham verdi.

    Yani kırolardan kurtulmak icin soğuk yerlerde yaşamak gerek.

    Onun dışında sorry guys abartılmış bir film. Yani biz ordinary people'la büyümüş insanlarız. Bu film çooook sıradan.
    9 ...
  8. 20.
  9. --spoiler--

    Patrick'in buzluğa tavukları koyamamasıyla patladığı sahnede onunla birlikte ben de hıçkırarak ağlamaya başladım. Ulan 96'lı çocuk ya nasıl böyle oynayabiliyor arkadaş.

    --spoiler--

    Mutluyken izlenmemesi gereken film. Psikolojinin amına koyuyor çünkü.
    5 ...
  10. 9.
  11. Uludağ sözlükte değerinin bilinmediği film. La la land daha popüler olduğu için başlığında 50 den çok entry var, burdaysa 3-5 kişinin yorumları. Aferin böyle popüler şeylerin köpeği olmaya devam!
    4 ...
  12. 24.
  13. Yorumları okudukça insanların böyle dramlara hazır olmadığını görüyorum. Ölü gibi yaşayan adama kıro diyorlar yahu! sen yaşasan nasıl olurdu? Hiç düşündün mü? Normal kalabilir miydin? Az empati kurun diyeceğim ama nerdee! Bazıları da senaryo, akıcılık yok falan filan demiş. onları tabi ki ciddiye almıyoruz.
    4 ...
  14. 3.
  15. john wick chapter 2 yerine gideceğim film. çünkü ben artık daha sakin ve olgun bir adamım. interstellar'dan hayran kaldığım casey affleck'e yine hayran kalacağımı tahmin ediyorum.

    https://youtu.be/LI11MAqb-CM
    3 ...
  16. 30.
  17. Çok güzel bir filmdi, Overrated diyenler olmuş ben filmi öveni bile görmedim nasıl Overrated ise artık... Casey Affleck çok güzel oynamış rolünü, hayat o kadar yormuş ki adam mimik bile yapamadı hayatın ona acımasızlığından ötürü. Yukarıda bir arkadaş demiş ölü gibiydi diye, resmen öyleydi, o kadar donuktu ki film boyunca gülmedi bile. Beni bayağı gerdi izlerken, çok dengesiz ne zaman ne yapacağı belli olmayan bir karakter, gerildim izlerken, bunu hissettirdiyse zaten iyi oyuncudur. Sonu çok hoşuma gitmese de güzel bir dramaydı, yer yer duygulandırdı. Özellikle La La Land'den çok daha iyi bir film ve buna Overrated diyenler o filme ne diyor acaba? Ayrıca filmin müziği çok duygusaldı, çok hoşuma gitti. Filmin en güzel kısmı intihar sahnesiydi bence, dikkat ederseniz Casey Affleck'in tavırları falan çok gerçekçiydi.

    Edit: Okuduğum bir yorumdan sonra dank etti ve sonu da bence çok iyi düşünülmüş. Filmin başında Lee tekne de Patrick ile çok mutluyken filmin sonunda yine Patrick ile aşırı mutsuz. Hayat adamı ne hale getirmiş be. Bu yorumu okumadan önce sonunu pek de beğenmemiştim, mallık etmişim evet.
    3 ...
  18. 23.
  19. öncelikle filmi çok beğendim öyle böyle değil. herkeslerin bayılmayacağının da farkındayım ama benim için damardan girdi diyebilirim.

    başrol casey affleck döktürmüş anladığım kadarıyla abisi ben affleck daha yakışıklı ve dışa dönük birisi olduğu için casey'den daha ünlü ve başarılı olmuş. yoksa oyunculukta casey bir adım önde bence.

    ayrıca çok gerçekçi olduğunu düşündüğüm müthiş film.

    yaz gelmeden havalar açılmadan hazır şu sıra istanbul'da yağmur varken izleyin bence böyle etkisi daha vurucu oluyor.

    zaman zaman boyhood ile aynı tadı aldığımı söylemem lazım ki boyhood'da çok beğendiğim filmlerdendi.

    --spoiler--

    filmi izledikten sonra zaten aklımda olan belli başlı düşüncelerimi bir daha onaylamış oldum. nelerdir bunlar efendim? ilki; önemli bir yakınını kaybettiğinde kendini verebileceğin bir işin bir de fazladan bir hobin varsa bu yas tutma sürecini daha kolay atlatırsın. bakınız: patrick babasının ölümünü ne kadar kolay atlattı çünkü hiç boş vakti olmuyordu hemen hemen.
    ikincisi ise; asla çocuk sahibi olma. torun acısından sonra dünyadaki en büyük acı evlat acısıdır herhalde. daha fazla açıklamaya gerek yok filmi izleyenlere.

    malum karakol sahnesinde intihar denemesi yine muazzam gerçekçi ve gerekliydi.

    başta bahsetmem gerekirdi ama kapanışı böyle yapacağım filmin ilk sahnesindeki lee chandler ne kadar da neşeli, şakacı ve iyimser bir kişilik. hayatın sillesini yemek insanı dehşet verici şekilde değiştirebildiğinin bir kanıtı adeta. filmdeki en sevdiğim defalarca izlediğim sahnesi de yine bu lee ile patrick'in teknedeki neşeli konuşması ve lee'nin patrick'e manidar sorusu.

    hayat hiç kimseyi 5-6 sene boyunca her şeyden vazgeçmiş, yaşayan ölü olarak yaşatmasın.

    --spoiler--
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük