imf ile anlaşmasını sona erdirip refah seviyesini yükselten bir ülkedir, daha sonra imf e olan borçlarını ödemiştir... Türkiye Cumhuriyreti nin yöneticilerine imf siz de ülkenin kalkınabileceğini gösteren bir örnektektir...
oss ye hazırlanan arkadaşlara alternatif olarak sunmak istediğim ülke. şayet eğitim çok ama çok ucuz. ayda yemek içmek barınmak ve üniversite parası dahil 600 ytl ye yaşayabileceğiniz asya kaplanı. üniversiteler uluslararası kalitede ve bir çok ingiliz ve amerikan üniversitesi var. ingiliz ve amerikan üniversitelerinde dilerseniz son seneyi veya son 2 seneyi gidip ingiltere veya amerikada okuyabiliyorsunuz. ama hatırlatayım bir sene ingilizce hazırlık bir senede lise takviye alacaksınız ama yine kaybınız olmayacak çünkü üniversiteler 3 yıl! bir çok ülkeden binlerce öğğrencinin bulunduğu kozmopolit bir ülke. para birimi rm ve 1 ytl= 2.7 rm. ama malesef keşfedebilmiş bir danışmanlık şirketi bulunmuyor ülkemizde.
Son günlerde ısıtılarak tekrar önümüze konulan türban tartışmaları sebebiyle, Türkiye'nin "Acaba olur muyuz?" diye tartıştığı, snüfusun %65'inin Müslüman olduğu, "oruç polisleri" olan, Güneydoğu Asya'nın şeriat merkezidir.
bugün bir haber bülteninde türkiyeyle kıyaslana ülkedir. türban konusu derin derin araştırılmıştır. türban gençler arasında oldukça popülerdir. ancak bu gençlerin ingilizce eğitim ve batı etkisi altında büyüyen ebeveynlerinin türban konusunda çocuklarından tamamen zıt düşünmesi düşündürücüdür.
(bkz: işiniz gücünüz yokmu sizin)
proton marka araçların üretildiği ülke. ayrıca bir zamanlar ülkemizde jet fadıltarafından üretilmesi planlanan imza adlı yerli aracın prototipinin yapıldığı ülkedir.
Dünyada ABD'nin Ilımlı islam konusunda kıvama getirebildiğini açıkladığı 2 ülkeden biri**.
--spoiler--
Kasım 2008'deki başkanlık seçimlerinin Demokrat Parti'nin zaferiyle sonuçlanması halinde ABD'nin yeni dışişleri bakanı olacağı belirtilen eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Richard Holbrooke, katıldığı bir televizyon programında Türkiye'nin ılımlı islam ile yönetildiğini savundu. Hürriyet gazetesinin haberine göre Richard Holbrooke, 11 Eylül'den bu yana ABD'nin "Dünyanın her yerinde ılımlı islami demokrasiler istiyoruz" dediğini belirterek şimdilik bunlardan iki tane bulunduğunu, birinin Türkiye diğerinin ise Malezya olduğunu söyledi. Son genel seçimde Türkiye'nin çok kritik bir tercih yaptığını dile getiren Holbrooke, "Ilımlı bir Müslüman parti, meşruiyetlerini Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Atatürk'ten alan ünlü milliyetçi partileri mağlup etti. Bu ılımlı Müslüman parti israil ile de iyi ilişkiler içinde ve AB'ye üyelik istiyor. Ben de bunu kuvvetle destekliyorum. Ama bazı meseleleri var" dedi.
--spoiler--
"Uyuyorduk, diyor (Kadına Yardım Örgütü';nün kurucusu) Ivy. Güzellik yarışmasını protesto ettiklerinde, kadınların elini sıkmamaya başladıklarında, devlet dairelerine kapalı giysilerle gelmemizi söylediklerinde, hatta haklı buluyorduk bir yanıyla. Doğru, devlet dairesine ;düzgün kıyafetle gidilmeliydi. Ama sonra o düzgün yani kapalı kıyafetleri zorunlu hale getirdiler. Bu yavaş yavaş oldu..
Biz tamam, eğer islam devleti istiyorsanız, gelin anayasayı değiştirelim o zaman, dediğimizde asla kabul etmiyorlar. Çünkü tepki çeker ve reddedilir, biliyorlar. O yüzden çok yavaş ve yumuşak yaptılar başlangıçta. Ama şimdi gücü ele geçirdikleri için o kadar yumuşak değiller." (29 Eylül 2007 Milliyet, Ece Temelkuran)
sanıldığının aksine dört kadınla evlenmelerinin nedeni, kadın nüfusunun erkelerden fazla olmasıdır. mağduriyet yaratmaması açısından böyle bir hak verilmiştir. hoş eşit olsalar da kim takar ya o ayrı mesele.
bir litre benzin 1 ytl civarında satılmaktadır ama eskiden ingiliz sömürgesi olduklarından olsa gerek trafik soldan akmaktadır. hani bir gün gidip ucuzmuş madem araba kiralayalım derseniz bunu da göz önüne alın.
federal krallıkla yönetilen malezya 13 ayrı eyalletten oluşmakta. her eyaletin başında kral var ve bu krallar her 5 yılda bir dönüşümlü olarak ülkenin başına geçiyor. ülkede rotasyon yöntemiyle kral'ın belirlediği bir monarşi uygulanıyor. değişmeyen tek şey ise şeriat düzeni.
bunun yanında sadece müslümanların yargılandığı şeriat mahkemeleri bulunmakta ki bunlarda aile hukuku ile ilgili davalar görülüyor, hindu ya da hristiyanların davaları ise sivil mahkemelerde görülmekte. müslümanların cezaları ve yasaları farklı diğer etnik gruplardan.
ülkenin büyük bir kesiminde malayların söz sahibi olduğu bilinmekte. bunu, malaylara sağlanan olanakların zenginliğinden anlayabiliyoruz. malayların kolayca iş bulduğu, çocuklarının diğer gruplara nazaran daha rahat burs aldığı belirtilmiş malezya ile ilgili bir yazıda.
belirtmek gerekir ki uluslararası turizmde kendisini en iyi tanıtan ülkelerden biri malezya.
çarşaflı kadınların pek görülmediği, kadınların başörtülerini modern renk ve desenlerden tercih ettiğini varsayarsak modern görünüşleri ılımlı görüntülerinin altında yatan sebeplerden biri olarak gösterilebilir ancak ülke yönetimindeki yaptırımlar şeriatın aslında ne kadar etkili olduğunu gösteriyor bu ülkede.
müslüman bir ailede doğan çocuk müslüman olarak kayıtlara geçiyor, bir daha kendi tercihleri doğrultusunda da olsa dinini değiştirmesi mümkün olmuyor.