efsaneye göre viking manyaklarından kaçmış serseri,kır,yan yan yürüyen mal bir at avrupadan asyaya geçer ve anadoluya girer. taaa malatyaya kadar gelir. malatya il sınırlarına girdikten sonra durur ve konaklar ve bir daha başka bir yere gitmez. yan yan yürümesi ilginç gelip atın ardından gelen insanlar da burayı memleket edinirler. o bölge adlandırılmak istendiğinde de oraya ve tarihine hitaben mal at var ya ! denilmiştir sonradan 'var' harfi düşmüş mal at ya - malatya olmuştur*
Gayet sakin güzel ve merkezi olarak küçük bir şehirdir. Tam bir emekli şehridir. kızları "eh işte iyidir" derecesinde güzel ama havalı olan ( bu havada üniversite açıkkan düşüş görülmektedir) şehrimdir *
Malatya nın en kötü yönü gençlere yönelik sosyal bi şehir olmayışıdır.
Yatırımcı ve girişimcilerin Cafe ve mağaza açmaktan başka bir halt bilmediği şehrimizdir.
kahvaltı yapmak için su sesi diye bir mekanı olan il. gitmek görmek gerekir. su sesi eşliğinde getirilen çeşit çeşit her bi şeyden yenilmesi gerekir :)
malatyalılar bizi yani elazığlıları sevmez ama ben malatya yı ve malatyalıları severim. çok kozmopolit olduğu için tez antitez sentez paralelinde birçok ünlüyü yetiştirmiş şehirdir malatya. mevlam birçok dert vermiş, dağlar seni delik delik delerim gibi enfes türküler çıkaran şehrin insanları herhalde bu türküler kadar enfes olsa gerek.
ortalama bir istanbul ilçesi kıvamında, kuru soğuğu, kalabalık dolmuş ve otobüsleriyle insana istanbul'dan ayrılmamış hissi verir. ıssız olmasının nedeni geceleri balkona çıkıp şehre şöyle bir baktığınızda dışarda kuru soğuk ve sessizlikten başka bir şey olmamasındandır.
inonu kapali carsisi, kanalboyu gibi gezilecek yerleri olan memleket. bilhassa kanalboyu guzeldir, kanalin iki tarafindaki dondurmacilar, kafeler. yaz gunu dondurmayi alip turlamak iyi gelir insana. bir ara malatya disinda bir aquapark stili bir sey vardi, hala var mi bilemem tabii. insan izmir'den oraya gidince berbat gelebilir, metin olmak lazim..
gördügüm kadariyla, berbat trafigini, dar ve yetersiz caddelerine ve saga sola fütursuzca parkeden araclara borclu olan, kocaman bir inönü heykeline sahip sirin bir doguanadolu sehri.
kayısıcı, politikacı, mafya, sanatçı, tekstilci, tüccar, futbolcu, sanatçı, çok milliyetçi, az bölücü kaynayan; akdenize, iç anadoluya, g.d.anadoluya sınırı olan, komşularına göre kalkınmış, her memurun şark hizmetini yapmak istediği, tarkan ve musti'nin bile doğuda askerlik yaptı denilmesi için gönderildiği bir doğu anadolu ili.
edit: dünya kayısı üretiminin yaklaşıl %85'i bu ilde gerçekleştirilir.ayrıca türküleri ile ülkemizde 1 numaradır.türkülü tanıtım videosu için:
ismi her yerde karşıma çıkan yer. yok yeşil malatya, yok malatya pazarı, yok malatya köftecisi falan filan daha var da aklımda, çok görüyorum. inatla insanın gözüne sokuyorlar ''ekieki sevgilin orda görmedin bayadır ama bak malatya adı her yerde ekieki'' dermiş gibi. ne lann nee?
tarihi açıdan çok zengin ve tarihte son derece önemli olan bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış bir şehrimiz. bünyesinde hitit, asur, selçuklu, memlük eserlerini barındıran ve daha pek çok medeniyetle önemli derecelerde bağı bulunan anadolu şehridir. bu nedenle tarihi açıdanda malatya'nn aslınla ne denli önemli bir yer olduğununda farkına varmak gerekir.
malatya kuruluş döneminden itibaren günümüze kadar büyük bir değişikliğe uğramadan gelebilen anadolu şehirlerinden biridir. bugün inderesi mevkinde bulunan mağaralar malatya'nın ön tarihi açısından bize yol göstermekte ve malatya tarihinin paleolitik çağa kadar indiğini resmetmektedir. ilk dönemlerinde hititler tarafından m.ö 2000 yılında ''meldia'' olarak isimlendirilen şehrimiz, hitit'lerde ii.mursilli, mutavalli ve iii.hattusili dönemlerinde'de hitit merkezine bağlanmıştır. malatya isminin o zaman hititçe'de ''bal'' anlamına gelen, melid'den türediği sanılmaktadır. burada sözünü ettiğimiz iii. hattusili aynı zamanda tarihte ilk antlaşmanın mimari olan puduhepa'nında kocasıdır. bundan sonra asurlular ve perslerin egemenliği altına giren şehrimiz, milidia, meliten, maldia şeklinde isimlendirilmiştir.
bugün, aslantepe höyüğü, aslan taşlar, cafer höyük, uluc, taşhan, akminare camii ve malatya kalesi gibi mutlaka gidilip, görülmesi gereken pek çok güzel yeri vardır.
