gıyas diye tabir* edilen hocanın dersinden geçmek için tiyatro oyununda oynamış ve küfürlerle bezenmiş bir replikle bizleri güldürmüş yazar kişidir. koymuşken gıyasa da koysaydı daha güzel olacaktı ama onu es geçti.
22 yaşını yaşadığı şu günlerde yıllardır azmedip bırakmadığı, kopamadığı futbolu lisanslı olarak oynamaya başlayan, bu yıl okulunun son senesi olduğu için ankara'daki halı sahalarda futbola devam edecek olan gelecek yıl ise manisa amatör kümede doğup büyüdüğü yerin takımının kalesini koruyacak olan futbol aşığı.
kaleye geçince kendinden geçen yazar. normalde hiçbir şeyi sallamayan, boşvermiş bir yapısı varken haftada 3-4 kez oynadığı halı sahalarda kalede kendinden geçer. zannedersiniz ki, ölüm kalım maçı. altı üstü sıradan halı saha maçı. sürekli bağırır, atılan her golde fazlasıyla sevinir, yediği her gole küfür eder. arada bir penaltı da atar. ama bir keyiftir onunla futbol oynamak, futbol konuşmak, futbol izlemek...
şu günlerde iki ayağı bir pabuca giren yazardır. kpss'ye sadece 2 ay kalmıştır. hala eksik konuları vardır. ama nasılsa 60 puanı geçecektir. ayrıca mezuniyet töreni, balosu, kep töreni, yıllık hazırlama falan uğraşıp durmaktadır. bir de polis meslek eğitim merkezi için gerekli bağlantıları kurmaktadır. polis olmak için şimdiden heyecanlıdır. velhasıl kelam koskoca üniversiteyi bitirmektedir. eğitim fakültesi mezunu olarak öğretmenliğe dair tüm hayallerini üniversiteye girdiği ilk günde bırakmıştır.
ana sınıfı ile birlikte toplamda 17 yıllık eğitim öğretim serüveninin son aşaması olan üniversiteyi tek ders sınavı ile de olsa bitirmiş ve gazi üniversitesi diplomasını almıştır. kpss'ye göre ya öğretmen olacak olmazsa askerlik ya da polislikte şansını deneyecektir. hadi hayırlısı diyelim kendisine.
kpss 2010'dan sonra hayatı öğretmenlik ve polislik arasında gidip gelmiş yazardır.
mağdurdur ama aynı zamanda mağrurdur. 2010 kpss sonucunda 101 gk-gy neti ve 85,25 eğitim neti ile 82.321 puan almış ve sözleşmeli türkçe öğretmeni olarak atanmaya hak kazanmıştır. ancak bazı şerefsizler yüzünden kpss eğitim bilimleri iptal edilince daha önceden de aklında var olduğu gibi 87 puanla pomem'e de müracaat etmiştir. ancak pomem sınav tarihi açıklandığında tam anlamıyla şok olmuştur.30 ekim-6 kasım arasında yapılacak mülakat tarihi olarak şahsıma 30 ekim çıkmıştır. yani 31 ekimde tekrarlanacak olan kpss'nin öncesinde. 30 ekimde pomem mülakatı ise tam bir işkenceye dönüşmüş, saat 8 de girilen ankara emniyet müdürlüğünden akşam 7.30'da çıkılmıştır. buz gibi salonda yapılan mülakatlar neticesinde aynı gece boynum tutulmuş ve ertesi günkü kpss eğitim sınavına o yorgunluk ve boyun tutukluğu ile girilmiştir. bu sınavda herkes netini uçururken şahsım ise tam eksi 85,25 netten 77.50 nete düşürmüş ve maalesef öğrtemnelik şansını kaybetmiştir. polislik ise 992. asil sıradan nasip olmuştur. geçen hafta itibariyla ankara atatürk hastanesindeki tüm doktorlardan sağlam olarak rapor alınmış ve 17 mart'ta pomem sonuçlarının açıklanması ve 11 nisan'da da pomemin başlamasını beklemektedir.
şu an ne mi yapmaktadır? dönem başından beri ankara'nın polatlı taraflarındaki bir beldesinde çok programlı lisese tek dertleri sevgili bulmak olan liseli ergenlere ücretli öğretmen olarak ders vermektedir. tam 8 yıl öğrtemnelik okuyan mal sahibi'nin öğrtemnlik geçmişi ise sadece bir dönemle sınırlı kalacak ne yazık ki...
