makyaj

entry470 galeri229 video6
    26.
  1. "çok süslenenlere bir bakın;hepsi de gizlenmek istiyordur" aristo
    4 ...
  2. 27.
  3. 28.
  4. 29.
  5. " aynı sürede bina boyayan arkadaşım var.

    iç- dış."

    (bkz: haybeden gerçeküstü aşk)
    2 ...
  6. 30.
  7. boyamak sonuçta, doğallığı kaybetmek, kandırmak.
    1 ...
  8. 31.
  9. görüntü efekti yaratmak diyebiliriz. önemli olan ruhuna atmasın makyajı. savaş boyaları sürünmek de olabiliyor bazen.
    1 ...
  10. 32.
  11. bayan kişisin guzel görümek için yuzune sürdüğü boya butunu.
    * * *
    0 ...
  12. 33.
  13. 34.
  14. kadınların orasını burasını boyama zevki, kadın boyama sanatı..
    1 ...
  15. 35.
  16. 36.
  17. 37.
  18. cildi güzel olup da fondotenler, pudralar sürenleri aklım almıyor. turuncu yanaklı gezenleri.. ya da dudakları dolgun olduğu halde dolgunlaştırıcı kullananları.

    allık fırçalarını pis çantalarından çıkarıp yüzlerine değdirmelerini.. allık fırçanı bir kılıfa koy, yoksa da bir peçeteye sar kardeşim.

    makyaj bir sanattır, boyanmak değil.
    kadınlığın, bakışların altını çizmektir.
    1 ...
  19. 38.
  20. bileni vezir bilmeyeni rezil eden hadise.
    1 ...
  21. 39.
  22. helena rubinstein'ın kozmetik hakkındaki sözleri, bu işin asıl yüzünü gösterir.

    sadenin çirkini olmaz, ama makyajlı hep çirkindir. dikkat çekiyor olmak; çirkinliğe engel değildir.
    5 ...
  23. 40.
  24. bir bayanın kendisini 'cebren ve hile ile' güzellik sıfatı sahibeleri sınıfına dahil etme çabasının en renkli kısmı.
    3 ...
  25. 41.
  26. fransızca "maquillage" kelimesinden türkçe'ye geçmiştir.
    3 ...
  27. 42.
  28. suratı güzel, miyon tipli kadının yapmasına gerek olmayan activite. kendini çirkin hisseden kadın makyaj yapar.
    1 ...
  29. 43.
  30. bazen insanın kendisini iyi hissetmesine yol açar. kötü yapılırsa tuhaf bir yaratığa bile döndürür insanı.nadiren yapılmalı, yapıldığında da hafif olmalı, zira doğallık her zaman çok daha çekicidir.
    1 ...
  31. 44.
  32. cafcaflı ambalajlara kanıp bir dünya para karşılığında alınıp, deri üstünü kimyasal rengarenk maddelerle boyayarak ciltteki gözeneklerin tıkanmasına neden olan fakat ısrarla güzelliği boyanmak sanan bayanların günlük uğraşları.
    oysa makyaj zaten güzel ve bakımlı olan cildin ufak hilelerle göze daha çarpıcı hale gelmesidir.
    0 ...
  33. 45.
  34. Dilimize ve ingilizceye birçok kelime gibi Fransızca'dan geçmiştir.
    Şöyleki ;

    makyaj = maquillage [le]
    makyaj çantası = vanity-case [le]
    makyaj temizleme kremi = crème à démaquiller

    Ayrıca (bkz: TDK)'ya göre şu anlamları içermektedir.
    1 .Yüzü güzelleştirmek için boyama, yüz boyama, yüz bakımı.
    2 .sinema, TV (***) iyi görüntü sağlamak, belli bir tipi yaratmak veya yalnızca bazı düzeltmeler yapmak için oyuncunun yüzünde ve başka organlarında yapılan boyama ve değişmeler.
    1 ...
  35. 46.
  36. makyaj güzel'e yahut çirkin'e yapılmalıdır diye bir genelleme anlamsızdır. neden? çünkü makyaj sabahın bir köründe açılmış göz kapaklarının manasızlığını, morgtan çıkmışa benzeyen tenleri canlandırma işlemidir. ayrıca yüzdeki güzel hatları ön plana çıkarma, kusurlu hatları geri planda bırakma taktiğidir. bu "makyaj" denilen işlemi abartıp, yüzünü maymun götüne benzeten çoktur. zaten her şeyin fazlası zarardır değil mi efendim? siz kat kat astar, boya, cila yapar da biri yanağınıza dokununca iz bırakacak kıvama getirirseniz durumu, zincirleme iğrençlikler sendromu geçirir millet. makyajın da bir adabı var derim, yanaklarınızdan öperim!
    1 ...
  37. 47.
  38. bir nevi bakım olarak görülmelidir. Nasıl ayakkabınızı her gün cilalar boyarsanız aynen öyle. Tabi iyisi de var haliyle kötüsü de.
    1 ...
  39. 48.
  40. kimi zaman duygulari dısa vurma, kimi zaman yapilacak role bürünme yöntemidir.
    0 ...
  41. 49.
  42. daha bir guzel goruneyim diye yaptiginiz, urunlerine milyonlar akittiginiz, uzun sure yapmayip birden yaptiginizda insanlarin ilgisini ceken, hayatin vazgecilmezi.
    0 ...
  43. 50.
  44. kimi hatunlarin ne ise yaradigini anlamadigi yuz bakimi. suratlarini boyama kitabi gibi kullaninca guzel olduklarini saniyorlar. sacmalanmamasi gerekir. hafif olani makbuldur.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük