bugün

cirkin kizlarin yaptigi gereksiz eylem. bir insan kendini bu kadar mi cirkinlestirir.

iyyy igrenc!
kadınlara özgü yalan dünyanın sahte suratlarının yapılma sanatıdır.toplumda kendi olarak yer bulabileceğine olan inaçsızlığın göstergesi olan bu hareket tarihin derinliklerinden beri kadın ırkının zayıflığını gösterir kusur insanın basitliğinden gelir erkekte karşılığını günümüzde fitness salonlarında kocaman arabalarda, büyük ayakkabılarda bulmaktadır.
fondöten kullanmayanı dövüyolar gibi bir algı oluştu artık. Kızlar sakin, öyle bi zorunluluk yok, bir rahat olun, onu sürmeden çıkınca maymuna dönmüyorsunuz onsuz da yaşayabilirsiniz. Bunu atlattıktan sonra da makyajın hafifidir makul olan. Bunu da unutmadık mi tamamdir. Ama şöyle de bir gerçek var ki eyeliner sürmek keyifli bir olay.
çoğu kadının yaptığı, ama yapmadığıdır. nasıl mı ?
'' yha canım ben makyaj yapmıorm ki bi eyeliner, bi rimel, bi de ruj bu kdr yanii .s.s ''
doğaldan uzaklaştırır. o yüzden ne kadar az o kadar iyi.
Gün içerisinde iki kilo boyanmama verilen isim. Makyaj ile bir adriana lima, kate upton ne bileyim bir barbara palvin gibi görünmesem bile üzerimdeki yıldız tilbe görünümü de atabiliyorum çok şükür.
Eve gidip makyajımı sildikten hemen sonra da tüm aynaların üzerini kapatıyorum ki o görüntüm ters bir etki yaratmasın üzerimde. psikolojim benim için çok önemli.

bunun yanında insanın kendisini daha iyi, daha güzel, çok daha güzel ve inanılmayacak kadar güzel hissetmesi için gereklidir. insanı sakinleştirir, mutlu eder. karşınızdaki insanı da mutlu eder.

iş yerinde bir abla var, 40 yaşlarında. her zaman bakımlıdır, bir gün işe makyaj yapmadan geldi o gün bugündür hayatım eskisi gibi olmadı. iyidir makyaj. yapılmalı.

bunun yanında taze bir cildi, ışıl ışıl gülen gözleri olan 16 yaşındaki kızlar yapmamalı. onlar öyle güzel, biz öyle güzel olamıyoruz.
http://www.youtube.com/watch?v=9r88of450_g

ruhum daraldı.
biz kadınların rimel sürerken ayrı, ruj sürerken ayrı mimik ve ifadeler kullanmak zorunda kaldığımız alışkanlık.
Lise hocamdan hatırlıyorum kadın 29yaşında falan hergün makyaj yapıyor. Bir gün makyaj yapmadan gelmişti ve her gören hasta misiniz hocam diye soruyordu. Kadın 29 yaşında makyaj yapmayınca hayalet gibi duruyor yüz bembeyaz. Siz olun sakın ha sakın yapmayın. Yapacaksanızda ruj ve göz kalemiyle yetinin yoksa erkenden yüzünüzün güzelliğini ve tazeliğini kaybedersiniz. Sonra da vazgeçemezsiniz makyaj dan. Makyajsız kendinizi çok çirkin hissedersiniz.
Genelde doğal güzelliğine güvenmeyen kızlarin tercıh ettiği eylemdır. Ne kadar güçlü ne kadar bakımlı filan gozukselerder de ozguvenlerı eksiktır. Cevremdeki coğu kızlar böyledir misal markete ınecegız kalem fondöten rimel allık vay arkadaş sanki dedik düğüne gidelim yanı çoğu bu halde bu durumu kompleks haline getirmiştir . Oysa ne gerek güzel yaslarınızda taze cıltlerınze o kimyasalları sürmeye rahat bırakın zamanı geldi mı ıhtıyac duyacaksınız zaten. Yapaylıktan başka bir şey değildir.
beceremeyenlerin buraya gelip ' ay ben doğal çok güzelim, yapamıyorum zaten gerek de yook ' diye rol kestiği eylem.

tribiniz kime ya makyaj zaten var olan güzel hatları ortaya çıkaran bir kaç hiledir. hani yapmamak özel statü sahibi yapmıyor sizi. *
boyanmak, sıvanmak, güzel görünmektir.
bazı kızların çok güzel yaptığı ve yaparken seyretmesi keyif veren boya badana işi. bazı kızların ise beceremediği insanı hayattan soğutan şey.
(bkz: make-up)
Bazı kızların boya badana olarak algıladıkları eylemdir. Halbuki ne o elindeki boya fırçası ne de o malzemeler boya.
fazlası gerçekten gereksiz ve saçmadır. her daim soluk benizli olanlar için, evden çıkmadan önce, yüze renk vermek adına yaptığı bir eylemdir.
kadına güzellikten ziyade güven ve kendini beğenme katan eylemdir. makyaj yapan kadının duruşu, gülümsemesi bile değişir. en güzeli insanın kendi yaptığı makyajdır. zamanla insan yüzünü tanır, nereye neyi nasıl sürmesi gerektiğini deneme yanılma yöntemi ile bulur, kendi tarzını oluşturur. her makyajın farklı bir karakteri vardır. tıpkı kadınlar gibi. hiç bir makyaj aynı malzemeler, aynı yöntemle kullanılsa bile farklı yüzlerde aynı görünmez. bir de zamanla makyaj kadın ile bütünleşir. eğer bilinçli bir şekilde yapılıyorsa asla zaman kaybı olmaz ve insanı palyaçoya çevirmez.
Dusunulenin aksine cogu kızlar kendini begendirmek kaygısından ziyade iyi hissettikleri makyaj yaparlar.

Ben ne zaman canım sıkkın olsa kafa dagitmak icin makyaj yapar kendimle ugrasirim. Aynaya bakınca kendimi bakımlı gormedigim zaman kendimi kotu hissediyorum.

Moralim cok bozuksa ve o gun havam da degilsem makyajsiz dolanir, ustume ölü topragi atmıslar gibi olurum.

Kaliteli urun kullanmak ve yuzun neyi kaldirdigini bilmek gerekir. O kırmızı ruj sana yakismiyorsa sırf kırmızı diye o ruju surmemelisin. Kasınla goz kapagin arasi darsa o eyelineri asfalt gibi oraya cekmemelisin. Ayrica sanildigi gibi makyaj cildi bozmaz. Iyi temizleyip nemlendirdiginiz surece. En azindan benim icin ole.
kadinlarin kendini oldugundan daha guzel gostermeye calisma cabasindan baska bisey olmadigini anladigim antin kuntin boyalarin yuz ile temasi ile guzelim tenlerini mahvetmelerinin adidir makyaj.
Uzun zaman önce terk ettiğim eylem. Açıkçası doğallıktan ziyade makyaj yapmanın bir külfet olduğunu düşünmeye başlamıştım. Benim makyajla işim en fazla bir rimelken bile bana külfet gelirken sürekli suratı porselen gibi dolaşanları da alkışlamak gerek (!)
Hakkındaki bir video izlemişim kii... baya detaylıymış aslına bakar isek. Yani o yaptığını her gün yapanlar var ve o yüzündekiler ile nasıl rahat dolaşıyor hayret doğrusu. Paspal dolaşmaya hep alışan bünye yadırgadı tabii. Makyaj yapabilen de yapamayan da var. He bazıları yapmadan daha güzel ama tabii kişinin kendi özgüveni daha mühimm.
bazen resmen fantastik bir değişimin yaşandığı durum.
bazen ben bile makyaj yasaklansın diyorum.
değişimin böylesi resmen sahtekarlık.
avratta sahtecilik.
terapi gibi. çok seviyorum.
tadında bırakılırsa güzel olandır.