fernando vicentenin kullandığı bir kavramdır. vicente yaptığı resimlerinde anatomi atlaslarından, normal atlaslardan faydalanıp bunları resim sanatıyla mevcut donukluklarından kurtarmıştır. özellikle anatomiler isimli çalışmasında kadın vücudunu alıp yer yer makineleştirmiştir. özellikle cinsel uzuvlar makineleştirilmiştir. peki neden?
bir vajina'nın makineleşmesi demek yani gerçeklikten uzaklaşması demek onun bir robot haline gelmesidir. işte vicente makine olarak vücut kavramıyla bunu eleştirir:
salt vücudun arzuları kisvesi altında kendi vücudumuzun parçalarını robotlaştırıyoruz. bu robotlaştırma işlemi esnasında özünde kendi doğamızdan uzaklaşırız. bu salt üreme veya haz olgularına bağlanamaz. bu çokluk bir sosyal yanılsamadır.
makine olarak vücut kavramı organsız beden kavramı ile özgürlüğü tanımlayan antonin artaudnun fikrini destekler niteliktedir. çünkü bizler sözde cinsel özgürlükler adı altında makineleşme sürecinin öznesi ve nesnesi konumuzuna geliyoruz. öznesiyiz çünkü eylemi yapan biziz. nesnesiyiz çünkü eylem doğrudan bizi etkiliyor.
vicente'nin resimlerinde salt cinsel uzuvlar makineleşmiyor. aynı zamanda ağız, burun, kulak vs...de makineleşiyor. bu da organsız beden kavramında giles deleuzeun öğretilmişlik ve şartlanmışlıkla tanımladığı kavramlardır.