bir tencere dolusu sicak suya makarna posetini bosaltip maç izlemeye basliyoruz. ilk yarinin ortalarina dogru kalkip altini kapatiyoruz. tencereniniçinden seçtigimiz makarnayi fayansa firlatiyoruz. yapisirsa pismis demektir. devre arasinda hâlâ içinde su kaldiysa tencerenin kapagini kapatip lavabodaki en kirli tabagin üzerine dogru döküyoruz.. (o zaman hem tabak temizleniyor hem de makarnalar çatalla yenebiliyor ) üzerine ketçap sikip yiyiyoruz..
not: fayansa firlattiginiz makarnayi bi ara oradan alin. sayica fazlalastiklarinda bazen hangisini firlattiginiz karisiyo.
çoğunlukla muhteşem sofralar hazırladığınız kocanınız tarafından pişirip önüne koyduğunuzda fırın makarna hariç burun kıvrılmasına sebep olur.
(bkz: alışmış kudurmuştan beterdir)
makarnaların birbirine yapışmaması için kaynayan suya biraz sıvı yağ katılabilir.
ayrıca haşlanan makarna süzgece boşaltığında soğuk suyla yıkanmalıdır.
suyun içinde kaynayana kadar sıkıcı ama daha sonra yavaş yavaş keyifli hale gelen yemek yapma biçimi.''su kaynadı da yemeği hiç yapasım'' yok insanlarının en çok üşüngeçlik gösterdiği yemek yapma evrelerinden biridir. o değil de öyle bir kuruldum ki şimdi colbie caillat gelip '' hey men kiss me'' dese bile yerimden kalkmaya üşenirim. ama belki bunu bi daha düşünebilirim, neyse ya kalkayım şu makarnayı yapayım, benden başka kim yapacak, yapmaya mecburum.
