--spoiler--
makarna ile aralarında geçmişten gelen ve sadece ikisinin bildiği bir husumet vardır.
çocukken spagetti makarnayı dudakları arasına alıp hüpletirken cigerine kaçmış olması ve bunun kişide fobia -macaroniye yol açması.
hergün olmasa bile haftanın 5-6 günü makarna yemek zorunda olan insanın öğrencilik hayatı bitince gerçekleşebilir. ya da yemek yapmayı öğrenmeye başladığı anda gerçekleşebilir.
hayattan zevk almamış, tadsız tuzsuz bir hayatta yaşayan, hayatta zaman kazanmaya hiç çalışmamış, hayatın keyifli soslarını denemekten çekinmiş, hiç öğrenci olmamış, öğrencilik nedir bilmemiş insandır.
ağzının tadını bilen sevmeyebilir, çünkü iyi pişirilmesi gerekir fakat öğrenci evinde yaşamamalıdır, aksi taktirde; (bkz: makarna fobisine sahip olmak)
yıllar önce zorba bakıcısı tarafından zorla ağzına burnuna konmak suretiyle makarna boca edilen bünyenin bilinç altıyla makarnaya antipati beslemesidir.
biz türlü türlüsünü yerken canım arkadaşım tiksintiyle eşlik edemezdi. ona ithafen belirtmek istedim.
burdan bakıcı teyzeye de iki çift lafım var: senin hiç allahtan korkun yok mu be kadın.