gizli kalmış yeteneklerin ortaya çıkmasıyla görülen bir durum. hey gidi türkiye. etiketleme konusunda ne kadar da ustasın sen. bir kere yanlış yapmaya gör hemen de öyle kalırsın akıllarda. kusura bakma türkiye ama çoğunuz bir bok bilmiyorsunuz. bu ülkede herkes ben bilirim edasında olduğu sürece kimsecikler beğenmez.
sinan çetin' in yönetmen olduğu bir ülkede çok görülmemesi gerekendir. ha bu mahsun' un yönetmenliği kötüdür demek değildir. yorum yapamam zira izlemedim.
zamanında "sarı sarı kimin yarı" diye türkü söylediği için sadece jazz ve r&b dinleyen elitlerce (!) eleştirilen hayata 3-0 mağlup başlamış bir adamın müzikten yirmi yılda kazandığını beyaz melek ve güneşi gördüm filmlerine yatırması ve kendisini sürekli geliştirerek yönetmesi durumudur. istese bu tarz varoş şarkılarını söyleyerek milyonlarca dolar kazanmaya devam edebilecek birisinin ilk iki filmi olmasına rağmen sinema açısından çok hoş ve başarılı bir kadraj kullanarak enfes görüntüler eşliğinde huzurevlerindeki içler acısı durum ve güneydoğu olaylarına değinmesi durumudur. hayatta sözlük köşelerinde başarılı insanları eleştirmekten başka bir başarısı olmayan looserların anlayamayacağı bir başarı hikayesidir.
en başta herkesi şaşırtan olaydır. son filminde haluk bilginer'i feto olarak ekrana çıkarması beni yeterince şaşırtmıştır. kim ne dersin desin, sırf haluk bilginer'i izlemek ugruna bu son filme gidilmelidir.
Sanki biraz kendini beğenmiş bi havaya bürünmüş gibi. Güneşi Gördüm filminden sonra beyaz show a katıldığında hissettirdi bunu. Gayreti cidden takdire değer, fakat o tavrı... sanki biraz gölgeledi.
Üniversite mezunu eğitimli biridir Mahsun Kırmızıgül. Üstelik Dünya'da bir şeyler yapmak için fakülte mezunu olmaya da gerek yoktur. Yetenekli olmak ilk koşuldur. Azimli, biraz şanslı ve bir kaçta destekçiniz varsa yapamayacağınız pek bir şey yoktur. Mahsun Kırmızıgül'de de bunların hepsi mevcuttur.
yönetmen olsa sadece yine iyi.birde yönettiği her filmde kendini başrol yapıyor.aslında zekice bir davranış.erkek başrol oyuncusunun parasından da kar etmiş oluyor.
gecenin kanatları filmini izledikten sonra, kendisine bu işi bırakmasını öneriyorum. güneşi gördüm filmi de berbat bir filmdir. o filmi izleyip güzel diyen insanlar, muhtemelen kanal 7'deki kalp gözüne de aynı tepkiyi vereceklerdir. mahsun sıçtıkça sıçıyor. biri durdursun şu adamı. yılmaz güney olmaya çabalıyor zannımca. ama zor. onun gibisi bir daha gelmez.
'kıro mahsun tüh kaka diyip' gitmediğim güneşi gördüm filmini dün akşam atvde izledikten sonra, yargısız infaz yaptığım için kendimden utandım. insanları tanımadan yargıladığım için esas kıro benim zannımca dedirtecek kadar iyi bir yönetmendir.
mahsun kırmızıgül ve filmlerini eleştiren yurdumun aptal insanları, amerika ve avrupa özentisi olmaktan başka birşeye kafanız basıyorsa buyrun bir film de siz yapın.
marifet ötekine ana avrat küfretmek değil, marifet ötekinin de haklılığına inandığı bir mücadelesi olabileceğini kabul etmektir.
güzel senaryo fikirleri olmasına rağmen bu fikirleri film haline getirmeyi becerememesi mahsun kırmızıgül ün yönetmen olmasının nasıl bir durum olduğunu gösterir.zira filimlerinde çok büyük eksiklikler vardır.
1-montajlar berbattır.eğer bir filmi izleyici karşısına çıkarıyorsanız bir sahneden öbürüne geçerken bu kadar kopukluk olmamalıdır.kısa kısa skeçlerden oluşuyormuşçasına bir film yapılmaz.
2-filmde bir mesaj vermek isteniyorsa o mesaj insanın gözüne gözüne sokulmaz.
3-müzikler filimlerde çok az olan geçiş sahneleri yada acıklı sahnelerde kullanılmaktadır.fakat bir filmde müzik en önemli unsurlardan biridir.
bu üç detay mahsunun ve diğer çoğu türk yönetmenin filmlerinde en çok sinir eden hatalardır.
fatih akın ı ve ömer faruk sorak ı yönetmenlikte tek geçerim.
Mahsun kırmızıgül'ün filmini kötüdür diyen şahsiyete, beğenmedinmi diye sorulduğunda izlemedim yanıtını veren insanların eleştirdiği olaydır. Beyaz Melek ve Güneşi gördüm filmlerini izledim. izlediğim en iyi türk filmleri arasındaydı.
Adam eskiden kroydu diye eleştiriyorlar. Fakat değişime ve gelişime kimse inanmıyor gibi.
bir ideali, dünyaya karşı dürüst bi bakış açısı vardı da yönetmen olmadı kendisi sadece parası vardı da oldu. ama onu yönetmen yapan asıl etken ise -müzikte de aynısını yapıyor- insanların hassas noktalarını bilip ona göre hikaye oluşturmasıdır ve bu hikayeler kendi içerisinde fazla dağılan ve yüzelseldir.ama beyaz melek ve güneşi gördüm yıllar yılı film yapıp halen düzgün bişey anlatamayan yönetmenlere taş çıkartır.
fakat mahsun eğer özcan alper'in sonbahar'ı çekerken sahip olduğu imkanlarına sahip olsaydı nasıl bişey ortaya çıkardı merak ediyorum doğrusu?