mahşerde Tanrı ile insan arasında geçmesi beklenen dialoglardır.
insan- Allah ım işte sana geldim. hadi beni cennete gönder.
Allah- iyi de evladım senin namaz eksikliğin var. onun için gidemezsin.
insan- aman Tanrım bu nasıl olur. ben tüm namazlarımı kıldım.
Allah- iyi de yanlış kılmışsın tüm namazları.
insan- hıkkk...
Allah- keşke bir yerlerden soruverseydin be gülüm.
- sen öss'den bir gün önce intihar etmişsin.
+ evet tanrım, çarpık sınav sistemini protesto etmek istedim.
- iyi halt yedin. kurallar gereği cehenneme gideceksin
+ ama tanrımm!!
-tanrım bütün dediklerini yaptım cennete gideceğim değil mi?
-hayır cehenneme gideceksin!
-ama neden...nasıl olur?
-hepsini bana yaranmak için yaptın pis çıkarcı!
Allah o gün geldiğinde bizi zelil olanlardan etmesin, şefaatini bizlerden esirgemesin...
"Ruh ve meleklerin saflar halinde duracakları gün; Rahman'ın kendilerine izin verdikleri dışında olanlar konuşmazlar. (Konuşacak olan da,) Doğruyu söyleyecektir." (Nebe Suresi, 38)
"Yer, Rabbinin nuruyla parıldadı, (orta yere) kitap kondu; peygamberler ve şahidler getirildi ve aralarında hak ile hüküm verildi, onlar haksızlığa uğratılmazlar." (Zümer Suresi, 69)
"Biz ise, kıyamet gününe ait duyarlı teraziler koyarız da artık, hiçbir nefis hiçbir şeyle haksızlığa uğramaz. Bir hardal tanesi bile olsa ona (teraziye) getiririz. Hesap görücüler olarak Biz yeteriz." (Enbiya Suresi, 47)
Hesap günü sorgulanma sırasında tüm insanların yanında bulunacak olan iki meleğin bilgisi Kuran'da şu şekilde verilmektedir: "(Artık) her bir nefis, yanında bir sürücü ve bir şahit ile gelmiştir." (Kaf Suresi, 21)
"Allah'ın düşmanlarının biraraya getirilip-toplanacakları gün işte onlar, ateşe bölükler halinde dağıtılırlar. Sonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir. Kendi derilerine dediler ki: "Niye aleyhimizde şahitlik ettiniz?" Dediler ki: "Herşeye nutku verip-konuşturan Allah, bizi konuşturdu. Sizi ilk defa O yarattı ve O'na döndürülüyorsunuz. Siz, işitme, görme (duyularınız) ve derileriniz aleyhinize şahitlik eder diye sakınmıyordunuz. Aksine, yaptıklarınızın birçoğunu Allah'ın bilmeyeceğini sanıyordunuz. (Fussilet Suresi, 19-22)
"De ki: "Allah sizi diriltiyor, sonra sizi öldürüyor, sonra kendisinde hiçbir kuşku olmayan kıyamet günü O sizi biraraya getirip- toplayacaktır. Ancak insanların çoğu bilmezler." (Casiye Suresi, 26)
"(Önlerine) Kitap konulmuştur; artık suçlu-günahkarların, onda olanlardan dolayı dehşetle-korkuya kapıldıklarını görürsün. Derler ki: "Eyvahlar bize, bu kitaba ne oluyor ki, küçük büyük bırakmayıp her şeyi sayıp-döküyor?" Yapıp-ettiklerini (önlerinde) hazır bulmuşlardır. Rabbin hiç kimseye zulmetmez." (Kehf Suresi, 49)
"Ey iman edenler, Allah'tan korkun. Herkes yarın için neyi takdim ettiğine baksın. Allah'tan korkun. Hiç şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır. Kendileri Allah'ı unutmuş, böylece O da onlara kendi nefislerini unutturmuş olanlar gibi olmayın. işte onlar, fasık olanların ta kendileridir". (Haşr Suresi, 18-19)
+ tanrım tanrım artık bitti hele şükür. o kabus yeri nasıl yarattın öyle?
- cehennmen yolcusu kalmasın.
+ nasıl olur?
- hadi bacım ugraştırma daha sırada bekleyen bir dünya dolusu sözlükçü var onlarıda yanına göndereyimde iki muhabbet edersiniz. bu da size son kıyağım.
+ heee tamam ozaman saol..