--spoiler--
iran halkı, değerli tutumunuzu en samimi kalple selamlıyor, takdirle karşılıyor, sizin ve büyük Türk milletinin başarısı için dua ediyor. Âcizane, büyük iran halkının temsilcisi olarak cesurca tutumunuzdan dolayı sizi tebrik ediyorum. Allah tan siz, Türk devleti ve milleti için sağlık ve başarılar diliyorum.
--spoiler--
--spoiler--
Ahmedinejad, gerçekten çok iyi Türkçe biliyor. Dahası bugüne kadar ki yönetimlerin çok ötesinde bir Türkiye ilgisi var.
Bu nokta da bir izlenimimi daha aktarmam gerekiyor. Ahmedinejad ilk bakışta kısa boylu, çelimsiz hatta çekingen bir insan izlenimi veriyor. Ama biraz konuşunca anlıyorsunuz ki, o kısa boylu insanda çok büyük bir analiz yeteneği var.
DÜNYANIN gözü şimdi bu saraya kilitleniyor... Ahmedinejad'ın çalışma ofisi... ABD, israil veiran krizi nasıl aşılacak? Soru bu... Dünya çapında yüzlerce gazetecinin görüşmek için yazılı müracaatla sıraya girdiği Ahmedinejad'ın ofisine gidiyoruz... Doğrusunu isterseniz, Bağdat'a Saddam'la görüşmeye gittiğim günlerdeki heyecanımı hatırlıyorum. Aslında benzeri bir atmosfer var. Dar yollardan, büyük meydanlardan geçiyoruz. Önümüzde ağır demir kapılar peş peşe açılıyor. Her kapıda ayrı bir kontrol. Ve sonunda Şah'tan kalma saray ve çalışma kompleksinin içine giriyoruz. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, az sonra dünyanın gözünü diktiği Ahmedinejad'la görüşecek. Kırmızı halılı merdivenlerden çıkıyoruz. Bizi ortasında havuz olan bir salona alıyorlar. Oradaki bir diplomat, havuz için şöyle diyor;
- Bir dönem bu havuzun etrafında gizli şeyler konuşulurken, kimse dinleyemesin diye havuzun fıskiyesi açılıp su sesi çıkartılırmış.
Müthiş disiplin
işte orada bekliyoruz. Müthiş bir disiplin var. Bizden önce Talabani içerideymiş. O çıkıyor, ardından Suriye heyeti geliyor. Bu sırada birkaç diplomatla konuşunca şunu anlıyorum:
- ABD'ye ve israil'e, "şeytana uymayın" diye uyarıda bulunan, bir başka deyişle kafa tutan Ahmedinejad için dünya çapında yüzlerce gazeteci yazılı görüşme talebinde bulunmuş.
Az sonra meslektaşlarımın sırada beklediği Ahmedinejad ile el sıkışacağım. Doğrusunu isterseniz içimdeki "o meslekli kıvılcım" sürekli yanıyor. Evet Ahmedinejad'ın sağ kolu bizi içeri davet ediyor. Oldukça parlak bir şekilde ışıklandırılmış bir salon. Sade, mavi beyaz ve sarı renklerinin kuşattığı bir dekor. Ahmedinejad salonun ortasında bizi ayakta bekliyor. Yüzünde bir gülümseme... Önce Binali Yıldırım yürüyor. Sıcak bir karşılama. Sonra Büyükelçi Selim Karaosmanoğlu... Sonra Müsteşar Yardımcısı Suat Hayri Aka... Ardından Ahmedinejad'ın elini sıkıyorum. Kısık sesle bir "Selamünaleyküm, hoş gelmişsiniz..." Ardından karşılıklı konuşma başlıyor. Binali Bey şöyle diyor:
- Gecenin bu vaktinde (saat 24.00) bizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Ayrıca ev sahipliğiniz için de teşekkür ederiz.
Türkçe'yi biliyor
Burada bir nokta dikkatimi çekiyor. Binali Yıldırım konuşurken, Ahmedinejad tam cümlelerin bittiği yerde kafasını sallıyor. Yani öyle rastgele değil. Daha çevirmen çeviriyi tamamlamadan kafasını sallıyor. Bunun üzerine Binali Yıldırım şöyle diyor:
- Siz Türkçe'yi gerçekten çok iyi biliyor olmalısınız.
Ahmedinejad cevap veriyor:
- Evet öyle diyorlar.
- Öyleyse çevirmene gerek kalmadan konuşalım.
- Ahmedinejad gülüyor.
Sonradan anlıyoruz ki iran Cumhurbaşkanı gerçekten çok iyi Türkçe biliyor. Dahası bugüne kadarki yönetimlerin çok ötesinde bir Türkiye ilgisi var. Bu noktada bir izlenimimi daha aktarmam gerekiyor.
O yarım saat
Ahmedinejad ilk bakışta kısa boylu, çelimsiz hatta çekingen bir insan izlenimi veriyor. Ama biraz konuşunca anlıyorsunuz ki, o kısa boylu insanda çok büyük bir analiz yeteneği var. Peki Ahmedinejad'ın ofisinde geçirdiğimiz yaklaşık yarım saat için de ne oldu? Herkes merak ediyor:
- iran ile ABD arasındaki kriz nasıl çözülecek?
- Krizin çözülme ihtimali doğrultusunda Türkiye'nin bir rolü olacak mı?
Bu noktada açık bilgi veremem, ancak şu keskin izlenimi aktarabilirim:
- Ahmedinejad bir süre önce indirdiği kepenkleri şu anda açmış durumda.
- Kendisi talepkár değil, ancak makul zemin de, karşılıklı menfaatler doğrultusunda temasa açık.
Bu önümüzdeki dönemde Tahran'ın dünya diplomasisi açısından çok önemli bir merkez haline gelebileceğini gösteriyor.
Sanıyorum bu nedenle Başbakan Erdoğan da, Türkiye-iran ilişkilerinin daha da kuvvetlenmesi için, Ahmedinejad'a yazılı bir mesaj gönderiyor. Yine bu nedenle, Dışişleri Bakanı Ali Babacan, ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Tahran'a gidiyor. Evet dünyanın önde gelen gazetecilerinin görüşmek için sırada beklediği Ahmedinejad ile Tahran'da ki ofisinde görüştük. Yakında çok önemli gelişmelerin sinyallerini yine o ofiste aldım. Türkiye bu gelişmelerden uzak kalmamalıdır.
--spoiler--
amerika nın karşılaştığı en zorlu devlet adamlarından biridir. cesareti hat safhadadır. bu cesareti bir nevi rusya dan almaktadır. ama ahmedinejad obama ya karşı bir sıcaklık duymaktadır. ne de olsa o da bir müslüman.
Takdir ettiğimiz elini sıkmak istediğimiz iran Cumhurbaşkanı. RTE den cok daha kemıklı olup bır gun one mınute * deyip ertesi gun yan cızmemektedir. Hep aynı seyı soyler ve arkasında durur. Bazen * konusur ama harbı adamdır. Takdır edıyoruz.
Hürriyet ve milliyet'in sabah akşam reformcular dağıttı, çok pis dalacaklar bu sefer, işte iran, onlar da nefret ediyor gibi gaz ve pis bir şekilde ideoloji kokan, amerikanın "pis" neo-con medyasından hiçbir farkı olmayan manşetlerle türkiyedeki insanları salak yerine koyduğu bir sürecin sonunda zaferini ilan etmiş kişi.. birileri bu "salak" medyaya insanlara ideoloji aşılamak yerine haber vermeleri gerektiğini söylemeli ama.. hadi neyse..
yeniden cumhurbaşkanı seçilmesi sevindiricidir. yerine geçecek kişinin sayın ahmedinejad kadar kararlı, iradeli, yönetsel ve karakterli olabileceğine inanmıyorum. amerika ve israil salyalarını akıtarak iran'ın en ufak bir zayıf yanını ararken ahmdinejad'ın seçilmemesi facia ve iran için yıkım olurdu. he 4 sene sonra ne olur kimse kestiremez ancak 4 sene daha iran batıyı ve amerikayı kendine saygı duymak zorunda bırakacaktır.
inşallah 4 sene sonrada iran'ın başına en az ahmedinejad'ın yarısı kadar bile iradeli birisi geçse yeter. nefret edilen amerikan emperyalizmine en büyük naniği çekmektedir.
iş bu entry ahmedinejad sempatizanlığı taşımaktadır.
dünya üzerinde çok kutupluluğun faydalı ve dengeleyici olacağını düşünürsek ve kendisinin de iran'ı gitgide ilerlettiği göz önüne alınırsa; tekrar seçilmesi çok iyi olmuştur denebilir. bizdeki beyaz saray hayranı hikmetyarın dizinin dibindekiler ahmedinejad'ın dik duruşundan bir gram alsalar. ne hoş olacak.
elbisesine ve sakalına bakarak karakter tahmini yapan pek ileri görüşlü kişilerin doğru değerlendiremeyeceği kişidir. adamın duruşuna bakın. kravat takıp da beyaz sarayın, avrupa birliğinin köpeği olanları çok mu seviyorsunuz?
gayri resmi rakamlar %64 oy alarak kazandığını söylüyor. rakibi yarısından daha az oy alabildi.
sağolsun bizim medya musavi'yi chp misali iyi şişirdi. bir çok iranlı arkadaşım ahmedinejad'ın kesin kazanacağını söylerken nerden haber aldıklarını anlayamadığım bizim medya; reformistler kazanacak propagandası yaptılar. hiç şaşırmadım her zamanki gibi yanıldılar. zaten gerçekler umurlarında değil, habercilik anlayışları propaganda yapmak olan zihniyetten ne beklenir ki. hep birşeyler için milleti hazırlamaya çalışıyorlar. seçimleri şaibeli gösterip iran'da kargaşa çıkarabilirlerse orda rejimi tehdit eden iç ve dış odaklar bir şeyler yapma fırsatı bulabilecekler. bizde millet olarak iran'daki rejim değişikliğine destek veren bir kamuoyu oluşturulacak. kendi ulkende darbe yardakçılığı yaptığın yetmedi, iran'a da el attınız helal olsun.
musavi daha seçim biter bitmez bir saat içinde zafer benim diye açıklama yapıyor. bizim istanbul büyükşehir belediye başkanlığı seçiminde chp'nin yaptığı gibi. şimdide hile iddiasında bulunacak.
insan bir saat içinde neden açıklama yapar? olumsuz sonuç zaten bilinmektedir. kavga ve güvensizlik ortamı oluşsun olaylar çıksın, seçimler şaibeli gözüksün diye yaparlar. ne fayda gördükleri kendilerinde saklıdır boyle karanlık adamların. birileri darbe yapıp rejimi yıksın diye içerden veya dışardan * arayışlara girerler. emperyalizmin kucağına oturmayan bir iran kaldı. ah birde onu ehlileştirseniz.
dünya üzerinde "duruşu" olan ender yöneticilerden. takdire şayan ! fikirlerine katılmayabilirsiniz ama doğru bildiğinden milim sapmıyor; nasıl devlet adamı olunura iyi bir örnek !
öyle yada böyle, iran bu devlet başkanı sayesinde daha sağlam duruyor ve prestij kazandı. sınırlarına gizlice giren ingiliz askerlerini paketleyip geri yolladığında kimsenin gıkı çıkamadı. adam kolay kolay malzeme vermiyor. rusya ve çin sağolsun kimsenin irana saldıramayacağını bildiğinden rahat davranıyor . biliyor ki abd için meksika neyse rusya içinde iran odur.
iran'ın yobaz devlet başkanı. Abd'ye karşı duruşu, israil'e karşı duruşu belli ama bu onun yobaz olduğunu değiştirmiyor. Keşke bizim yobazlar da onun gibi olabilse ama bizim yobazların dini imanı para, para ve para.
Anlaşılacağı üzere iran bilmem kaç yıl daha yobaz bir yönetim anlayışıyla yönetilecek ve o yönetimin de baş yobazı bu adam olacak. Aynı bizdeki takiyeciler gibi...
bu adamın ismini, aydın doğan medyası ve bürokratik saz arkadaşları insanların zihninde kurmaya çalıştıkları "şeriat" öcüsünü beslemek için kullanır. ekonomiyi unutturup laikliği hatırlatmak için birebirdir özetle. iran üzerinden bir türkiye kurgulamasının kötü adamlarındandır yani ahmedinejad. şöyle pistir, böyle kötüdür diye iran politikası ve tarihi hakkında zerre bilgi olmaksızın kafadan sallar türk basınının asparagas uzmanı çamural gemisi. kızım sana diyorum, gelinim sen anla misali türk halkına gerçeklerden uzak, kurmaca bir iran üzerinden propaganda yapmaya çalışır, yansıtma mesaj verirler. yani türkiye politikasındaki "iyi" ve "kötü"ye dair propaganda iran üzerinden yansıtılır.
hatırlayan hatırlar, aynı şeyi eski iran devlet başkanı hatemi için de yapmışlardı. yok atatürk'ü örnek alan reformcu hatemi geldi, yok iran'a özgürlük, yok iran'da mollalara tokat gibi cevap, yok "iran'ın akıllanması, türkiye'yi örnek alması"na kadar salladı durdular aynı yansıtma tekniğiyle. ama daha sonra bir iran uzmanı hayrına açıklama yaptı da hatemi'nin 1979'daki "iran devrimi"nin deklerasyon metnini yazan adam olduğu ortaya çıktı. humeyni'nin has adamlarındanmış meğerse.
ahmedinejad - musevi çekişmesinde de benzer bir yansıtma propaganda kullandı doğan medyası. ancak artık gelenek olduğu üzere, yine bir seçim bitti ve yine doğan medyası ve efendileri tırtladı. adamların maşallah dediklerinin başına iş geliyor.*
burdan bizleri okuyan ahmedinejad'ı seçim başarısından ötürü tebrik eder*, başımıza bir iş gelemeyecekse hukukçu görünümlü eski diktatör "ahmedinecdet"e gıcık olduğumuzu ancak "ahmedinejad"ı desteklediğimizi bildiririz.
