bugün

yeditepe istanbul dizisinde emre kınay'ın canlandırdığı işsiz-güçsüz yusuf karakterinin, mahalledeki kişi ve olayları anlattığı romanının adı. yusuf, dizinin sonunda romanı bitirebilmişti. hatta bir bölümde gece eve giren hırsız, romanın karalamalarına evde bulduğu gümüşleri sarmıştı.
dizide* sazanların tarihi olarak da geçer. yusufun olcaya duyduğu umutsuz aşkı, yaşadığı mahalleyi, fakirliğini, çevresinde kendinde iz bırakan her şeyi, son derece samimi bir dille yazdığı kitabı. yusuf o kadar samimi, o kadar duygusal yazar ki, dizi izlediğinizi unutur, kitapçıya gidip "mahellenin romanı geldi mi?" diye sormak istersiniz. çok karmaşık, cümleleri yoktur. ağdalı bir dil kullanmaz. zaten gerekte yoktur, önce yaşar sonra da yazar. derdini çok kısa cümleler ile anlatır, sizde televizyonun camına bakıp uzun uzun düşüncelere dalarsınız.

--spoiler--
olcayın annesinin vefatı üzerine mahalleden gitmesi üzerine çok kısa ve bir o kadar vurucu bir cümle kullanır yusuf.

"bir kişi gitti, mahalle bomboş..."

olcay ile yine parasızlıktan kıvrandıkları bir günde, daktilosunu başına geçer ve yazar.

"karnımız doyunca, aşk başlayacak."

dakikalarca karşı camdan olcayı izleyip, bir türlü ona açılamadığı günlerde.

"oyle bir bak ki bana gelmem icin baska bahane gerekmesin."

--spoiler--