Yok bu defa kediler yapıyo aq. Covid zamanı yem veren kimse de yoktu, tavuk salam falan da ucuzdu veriyodum hep bi şeyler. Balkonun altına gelip taciz ediyorlar, acındırık sesler çıkarıp vicdanıma oynuyolar pezemengler.
Türkiyede yasanmaz bence. Bi kesim laik diğeri dindar hic arası yok, Ya da ben hic karsilasmadim. Birey olamıyorsun Sıkıntı orda. illa bi kampa dahil olmani bekliyor insanlar. Benim karsilastiklarim hep böyleydi. Müslümanlarla takılıyosan sürekli namaz kilmani bekliyolar
Laikler de icki icmeni.
Atıyorum "laik" biriyle arkadaş oldun onun yaşadığı gibi yaşamani bekler. Icilir icilmez adamin keyfidir Milleti alakadar etmemeli. Bugün içen yarın içmez yarın oruç tutacak kişi bugün tutmayabilir. Insanımızın kafası buna basmıyor.
Iciyosa da insan kendi istediği icin içmeli Tıpkı dini inanc gibi.
Şöyle bi düşünce var ya tam laik olacan ya tam müslüman! Laiklerle ilişki kurmak icin icki icme sarti aranıyor üstü kapalı Veya müslüman kesimden kabul icin namaz oruç vs. Ben böyle olmayan bi ortama girmedim.
Laik kesim meyhaneye müslüman kesim camiye gider. Toplum böyle Maalesef...
Evlilik hususunda çok yaşadığım durum. insanların soruları bitmiyor. Hayır yani sırf size "evliyim" demiş olmak için evlenme niyetinde değilim. "Hadi bak elini çabuk tut, yaş geçiyor" şeklinde tavsiyelere de ayar oluyorum.
bizzat mahalli "yerel, bölgesel" anlamına gelir.
insanın içinde bulunduğu, parçası olduğu grubun etkisi sonucunda ister istemez belli bir şekilde davranmak zorunda kalması veya zorunda hissetmesidir.
türk ve benzeri toplumlarda kadını geri plana iten baskıdır. insanların kendileri yapamadığı ( örneğin; sevişemediği, eğlenemediği, çıkıp birşeyler içemediği vb...) davranışları sergileyenleri ayıklamak süreti ile toplum dışına itmesidir.
lisede, üniversitede her zaman karşımıza çıkar bu baskı, önemli olan bunu önemsememek, canımız nasıl istiyorsa öyle davranmak, istediğimizde sevişmek, istediğimizde içip eğlenebilmek, istediğimiz zamanda eve gelebilmek. ancak o teyzeleri, çomar amcaları umursamazsak bu baskı kırılır.
kendi fikirlerimin azınlık olduğunu ve paylaştığım her ortamda " aa hangi devirde yaşıyoruz?" tarzı muhabbetlere maruz bırakıldığımı görünce aslında yıllardır yanlış anladığımı gördüğüm kavram.
şu aralar malum gruplar tarafından insanların gezi parkı direnişine katılımı yükseltmek için yapılan şey. Gezi parkı direnişine katılmayan ünlüler, sanatçılar, firmalar, hatta taraftar grupları hedef tahtasında.
genellikle, kendi yapamayacağı, üstesinden gelemeyeceği geniş eylemlere girişebileceğine dair inanç taşımayan kişilerce var olduğundan dem vurulur.
"ya ben aslında bu konuda ezoterik, kapalı kutuyum. böyle bir şeyi yediremem" demek yerine, "çok baskılı bir ortamda büyüdüm, sonunda böyle oldum işte" denir. "para yok ah olsa" deyip, para kazanmak için mücadele sarfetmeyen kekoları andırır.
bilhassa, türk kadınının dilinden düşürmediği sıkça gözlemlenir. sen kendi tabularını önce kendin yıkacaksın.. inan bakalım, sorun kalıyor mu?