saçları limonlu, dar buz mavisi kotlu, beyaz gömlekli, kösele giyen, agizinda sigaraya dolaşan, düzgün façalı, mahalledeki çocukların kafasını okşayan, muhabbet etmek için genelde pek vakti olmayan, öylesine tebessümle okul durumunu sorup geçen, mahalle maçı yapan çocukların topunu haya diken, sevecen, özenilen ağabey.
mükremin çıtır tadında eski kalmış bir sürü mahallede de gerçekten bulunan kişi. mahallenin yengelerinin, kızlarının namusu bu kişiden sorulur, kızlarına zati pek bir gözle değil yanındayken yan gözle bile bakamzsınız... gerçekten de mükremin çıtır tiplemesini harika yapan yılmaz erdoğan 'ın hayat verdiği gibi günümüzde pek yumurta topuk olayının içinde değilseler bile, göğüs kıllarını dışarı çıkarttıkları gömlekleri, üzerinde olmaz mı olmaz bir siyah yelek, siyah ve de 33'lük bir tesbih, hergün temizlenen bıyıklar ve de kaymak gibin jiletlenmiş bir yüz... işte mahalle abisini tanımlayan diğer ayrıntıları da bunlardır.
yanında çekirgeleri ile takılan abilerdir. münferit hareket etmezler. biri ile kavga edileceği zaman, önden mahallenin gençlerini milli eder, peşinden gelip son noktayı koyar. ceketlerinin kolları asla kullanılmaz, ceket kolu bu abiler için aksesuardır, ceket omuza atılan bir giyim eşyasıdır. tespih namusudur, arabaya binince vites koluna atılır, asla kaybedilmemeli, kahvede unutulmamalıdır. tespihi çekmez, parmakları arasında spin hareketleri ile çevirir.
mahallenin kahramanıdır. sevgilisi olunca yenge denir. çocuklara pota yapar kale direği yapar top alır babaları anneleri yerine sokakta onlara göz kulak olur.
Yakında mahallelerimizin güvenliğini sağlamaya hazırlandığı iddia edilen makamlardan birisidir. http://bit.ly/1BPiZTw
Tarihsel olarak külhanbeyleri, bıçkınlar, dayılar, serseriler, kopuklar gibi farklı formları da vardır.
Mahallenin örf, namus, izzet, haya gibi değerlerinden de sorumlu olan bu makamların her birinin toplum içinde farklı görevleri ve nitelikleri vardı. örneğin külhanbeyleri hamamların külhanlarında * uyudukları için külhanbeyi olarak adlandırılırdı ve özellikle babasız çocuklar arasından seçilirdi.
Kabadayılar başlangıçta silah taşımaz, gerektiğinde tokat ve yumruk atarak kavgaya girerlerdi. daha sonraları silah taşımaya başlayınca toplumdaki saygınlığını yitirmişlerdir.
önce dövüp sonra bak şimdi bundan sonra ben senin arkandayım sana çatan, diklenen biri olursa önce bana geliyosun diyerek saçma bir duygu şöleni yaratan gereksiz tiplemelerdir bunlar. be dalyarak madem koruyup kollayacaksın niye öncesinde dövüyorsun.
alayı şovcu bu pezevenklerin. hiç unutmam 9. sınıftayız mahallenin belalılarından cingen müco vardı bizim arkadaş birine artislik yapıyor o çocukta gidip bu mücoya gidiyor. okul çıkışı bu geldi bizim arkadaşa salça oldu köşeye sıkıştırdı falan sen kime sataşıyon lan sen beni tanıyon mu falan diyor sonra herkes olayı en başından kılçıksız anlattı olay tatlıya bağlandı sonra geldi bizim arkadaşa gülüm bundan sonra ben senin abinim sataşan eden olursa bana geliyorsun dedi.
aynı şey gibi tenefüste iki çocuk kavga eder 10 dk sonra bir bakarsın kol kola güle güle ya niye kavga ettik falan diye birbirlerine sırıtırlar o hesap.