Dehanın, kehanete varan öngörülerinden birini tarihsel süreçte kanıtlayan hattır.
"Geçen gün bana zırhlı müdafaa hatlarından bahsediyorlardı. Faraza Maginot’dan benim görüşüm belki biraz aykırı düşecek ama ısrar ederim ki bu hatların faydasına inanmıyorum. Zira harbi insan yapar. Bunun için insanın toprak üstünde bulunması gerekir. Köstebek gibi toprak altında beton borularda veya zırhlı kalelerde oturacak bir kuvvet, evvelden harp dışı edilmiş bir kuvvet sayılmalıdır. Manevra kabiliyetini kendi kendisine yok eden bir ordu harpte mağlubiyetten başka ne kazanabilir bilmem."
Atatürk, 11 Mart 1938.
Fransa 'nın Almanya sınırı boyunca kurduğu tarihsel savunma hattıdır. Almanya 'dan gelebilecek bir saldırıya karşı 1930'lu yıllarda yapıldı. Çok güçlü bir savunma hattı olmasına karşın Almanlar 1940 yılında bu hattı aşarak Paris 'i işgal etmiş ve Fransa 'yı göt etmişlerdir.
belçika üzerinden dolaşan alman ordusu'nun içinde fransız subayları parti-âlem yaparken bulduğu sığınaklar ve savunma hattı bütünü görkemli yapı. görkemine oranla işlevsizliği çin seddi'nden sonra ikincidir.
fransızlar, alman üstün gücüne karşı savaş kararı aldığında, karşı hücum veya saldırıdan ziyade, majino hattına gömülerek, alman saldırılarını püskürtmeyi düşlemişlerdi. hat, tünel ve tren yolları ile birbirine bağlanıyordu ve fransa topraklarının derinlerine inşa edilmişti. hitler, fransızların çok güvendiği ve aşılması hayli zor olan majino hattı yerine, direnişin en zayıf halkasına saldırmayı planlıyordu. fransızlar savaşa hazırlanmak yerine, bir bakıma savaştan korunuyorlardı.
öte yandan, üstün alman propagandası kamplardaki fransız askerlere: "neden savaşıyorsunuz?" diye soruyordu. zaten mental açıdan dirençli olmayan fransız psikolojisi, korkuyla karışık bir hale bürünmüş olarak, almanların çeperlerini daraltmasını beklemeye aldı.
güney kısma fransızlar, 78 tümen koydular. aşağıdan mussolini'nin ilerleme tehdidine karşılık da, 17 tümen koymuşlardı. savaş ilanında dahi bulunmayan alman orduları, aniden bir hareketle üst kısımdaki lüksemburg, danimarka gibi küçük ülkelerin kuzey sınırlarından majino hattına girdiler. tam da beklenmedik alman saldırısı karşısında yarılmaya başlayan hattın ardına da, alman uçakları yoğun bombardımanlar yapıyorlardı. uçaklarca temizlenen hat arkası alanlara, 10 bin dolayında alman paraşütçü girmeyi başardılar. müttefikler, asıl saldırının majino üzerine yapılmasını beklerken, asıl saldırı beklenmeyen bir yerden, arden ormanından yapılmıştı. arden saldırıları sonrası, fransız ordusunun 5 de 2 si kaybedilmişti ve sağlam tümen sayısı artık 50'di. üstelik, hat geçildiğinde, paraşütçü akınları nedeniyle, savunma yapacak ihtiyat birlikleri de yok olmuştu.
nihayetinde, alman orduları majino'nun sol kanadını kıskıvrak hapsederek, geri çekilmeye zorladı. artık hat yarılmıştı ve beyaz bayrak muhabbetleri dönmeye başlamıştı. mussolini de, sıranın kendisine geldiğini farkedip, askerini yukarı, kuzeye doğru sürmeye başlamıştı.
artık teslim olmak isteyen fransızlar, birinci dünya savaşı sonrası versay antlaşmasının imzalandığı o vagonda hitler'in doymaz egosu için ağır bedeli ödeyeceklerdi..
bir gün köşk'te yabancı temsilcilere veilen bir davette fransızlar nerden estiyse majino hattı'nı övmeye başlarlar. ata hepsini gülümseyerek dinledikten sonra "beyler bu hattın aynısını yüzyıllar önce biz türkler anadolu'da kurduk" deyince fransızlar şaşırır:
"- öyle mi, nedir bu hat? nerdedir?" diye sorarlar. ata:
"- akşehir'deki nasreddin hoca türbesi" deyince masadaki türkler koparlar. ata, fransizlar için açıklama yapar:
"- bu bahsettiğim türbenin dört bir yanı açıktır ama kapısında kocaman bir kilit bulunur!!!"
görevi fransa nın doğu sınırını doğrudan bi alman saldırısından korumak olan ve bunda başarısız olmayan savunma hattı. birinci dünya savaşı nın siper çatışmaları göz önüne alınarak inşa edilmiştir. zaten inşa edildiği 1930 yılında göz önüne alacağı başka bir savaş da yoktur. çok az sayıda garnizonla bile tank saldırılarına karşı koyabilir. fransız komutanlar birinci dünya savaşında olduğu gibi, almanya yı belçika gibi dar bir cepheden saldırmaya zorlayıp, güçlü tank tümenleri ve ingilizlerin desteğiyle bu cepheyi çıkmaza sokmayı planlıyorlardı. uzayan savaş, abluka altındaki almanya ya daha çok zarar verecekti tıpkı 1914 de olduğu gibi.
almanların 1940 da maginot a değil de belçika ve hollanda ya saldırması fransa için bi sürpriz olmadı, ki adamlar maginot hattı yokken bile 1914 de belçika dan fransa ya girmişti. ama sürpriz, saldırının yerinde değil şeklinde oldu. almanlar panzer birliklerinin yarısından çoğuyla ardennes bölgesine saldırdı ve stuka ların yardımıyla bir koridor açmayı başarardı. yavaş ilerleyen piyadeleri beklemeyen tanklar, kuzeydeki müttefik ordularıylada uğraşmayıp son sürat manş denizine ilerledi ve müttefik ordularının ikmal hatlarını kesti. tabi bu başka bir hikaye. (bkz: blitzkrieg). demek istediğim fransızların almanlara yenilmesinin sebebi maginot hattı değil, almanların devrim niteliğindeki bir doktrinle fransa ya saldırmasıdır. o tarihte, dünyadaki hiçbir ordunun almanları, cepheden 200 km gerideki paris e girmekten alıkoyabileceğini sanmıyorum.