evinde, mafya dizileri büyük bir dikkat ve taktir ile takip edildiği için, mafya olmayı marifet zanneden talihsiz çocuktur.
henüz kişiliğin şekillenme döneminde, herkesin dizilerde ki karakterleri överek konuşmasından etkilenen bu çocuk, muhtemelen ileride saçma sapan bir hayat yolu belirleyecektir kendine ancak, ölümü hiçte dizilerdeki gibi olmayacaktır.
kurtlar vadisinin, ezelin falan etkisindedir. çocuk aklı olduğu için doğal karşılanmalı. ancak tabii ki eline bıçak alıp ailesini doğramamalıdır.
ben de yılan hikayesi yayınlanırken işten gelen babamı, kar maskesi, yün eldiven, güneş gözlüğü ve boncuklu tabancayla karşılardım. hoşgeldin baba demek yerine de efendim buyrun, hemen sizi güvenli bir yere almalıyız derdim.
ailesinin dogru duzgun egitemedigi cocuktur. kurtlar vadisiye alakasi yoktur. bir suru duzgun program var televizyonda, cocuk gidip polat'a ozeniyorsa onun sorumlusu ailesidir. niye gidip omer baba'ya ozenmiyor ?
toplumsal olaylari tv dizilerine, bilgisayar oyunlarina baglamak , olayi cok baside indirgemek, gerceklerden kacmak demektir.
esas sorun ailenin ve devletin verdigi egitimin kalitesidir. adam gibi egitirsen cocugunu, o cocuk polat'da olmak istemez, icki de icmez, pislige de bulasmaz.
ama sen iyi egitmezsen, dogruyu yanlisi gostermezsen, o cocuk tv seyretmese bile pislik biri olur.
iyi hoş bunların birde 20 li yaşlarda ki lümpen mi lümpen versiyonları vardır. Kendilerini başkaları üzerinden ifade ederler, bundan büyük zevk alırlar hatta, bizim arkadaş şöyle amca oğlu böyle şeklinde, ellerinde ki tespihleri sallayarak metronom gibi kulak yapmışlardır zamanla...