muhteşem lezzetli et yemekleri olan, restorantlar topluluğuydu burası hacıcanlar.
2006 yılında gittim sivas'a. ayaklarım beni hemen madımak'a çekti nedense. karnım da kazınmışken kebapçıları gördüm bir anda. inanılmaz lezzetli kokular geliyordu burun deliklerime. hiç düşünmeden girdim ve 2 porsyon adana, 1.5 çöp şiş, 1 porsyon da tas kebabımı yedim. aaa demeyin kankuliler çerez niyetine yediğim 2 tane lahmacunu saymıyorum zaten. iyi yerim hacılar.
geçen yıl gittiğimde, ilk işim yine o kebapçılara gitmek olacaktı, söz vermiştim kendime. ama o da ne?
evet genç reisler, kebapçılar kapanmış 2-3 sene önce. o an öyle bir küfür ettim ki, 5 saniye sivas sessizliğe büründü, beni seyretti. çok üzülmüştüm çok.
faaliyetini muhtemelen başka dükkanda sürdüren kebapçılardır. oradan taşındı diye bu kadar üzülmeye, ağlamaya hiç gerek yoktur. madımak otelinin bir ibret müzesi haline gelmesi ise mantıklı bir harekettir.
o kebapçıların orada bulunması bir insanlık ayıbıydı.
kapatılma sebebi ise 2 temmuz 1993 tarihinde madımak otelinde yanarak* hayatını kaybetmiş 35 aydınımızın anısına yapılan saygısızlığa son vermek olabilir mi acaba. çok daha önceden yapılmalıydı.
artık eski tadını yitirmiş olan kebepçılar. taşınması çok iyi oldu yani. sivas halkının en büyük zevklerinden biri oradaki müthiş kebapları yemekti, taşındı da ne oldu? rahat mı ettiniz yani.
