marketten bir şişe madran su alıyorsunuz ve yemyeşil istanbul'da gezintiye çıkıyorsunuz.. yoldan geçen bir enik, henüz yavru anne sütünü daha yeni bırakmış belli.. aldırmadan yürüyorsunuz fakat aklınıza takılıyor acaba bu aykut kocaman ne düşünüyor, ruh halini anlamaya çalışıyorsunuz.. ve kafanızda bir ampul yanıyor, akparti bir yıldırım edasında çakıyor beyninizin en işlevsel bölgesine.. ve diyorsunuz ki bu kesinlikle amerikan'ın oyunu..
Kahrolsun faşizm! edasıyla sövüyorsunuz fenerbahçe camiasını bu hale getirenlere, ağlıyorsunuz bir yandan giden gençliğinize..
