günümüz koşullarında artık geçinmek zor, iş bulmak daha zor, bulduğumuz işte sürekli olarak çalışma garantisi daha daha zor. Sırtını devlete dayamış memurlarımızın en az alanı 1500,00 tl den başlıyor, iş garantili ve sürekli, özlük hakları tam, aldığı ücret üzerinden sigortaları yatıyor yarın bu rakam üzerinden emekli aylıklarını alacaklar, ama şükretmemek, şikayet diz boyu, elbette ki gönül ister ki daha fazla verilsin, verilen ücret günümüz şartlarında çok iyi kimse diyemez, ancak şükretmek gerek, kendinden aşağıya bakmasını da bilmeli insan, çevremize baktığımızda pırıl pırıl iş yapacak o kadar insan var ki yeter ki karnım doysun, bir işim olsun diyen insan sayısı çok fazla, asgari ücrete bile gırla insan bulursunuz, maaşını beğenmemek güzel bir ifade değildir.
şükürcü zihniyetin, kalan bir kaç beyin hücresiyle yaptığı saçmalama. oh ne güzel başbakanımız oğluna gemicikler dizecek, dışişleri bakanımız onbinlerce liralık kira vererek villada oturacak ve devlet ödeyecek, emine hanımın altından son model arabalar eksik olmayacak ama ben en az(!) 1500 lirayla geçineceğim öyle mi? üstelik mutfak tüpünden özel tüketim vergisi alınırken pırlantadan vergi alınmadığı halde, öyle mi?
işte sen bunları göremedeiğin için, önüne konanı görüp senden aldıklarının farkına varamadığın için, avrupalı emekli olduğunda ülke ülke gezip tatil yaparken sen emekli olduğunda geçinemeyip çalışmaya devam edeceksin. ve senin giblier sayesinde bizde bu şartlarda yaşayacağız.
kamuda çalıian insanların aldığı maaşı beğenmemesinden ziyade, aynı işi yapan farklı kurumlarda çalışan kişilerin aldığı maaşlar arasındaki uçuk farklardan dolayı kişilerin serzenişleridir.
bir öğretmen olarak 1.500 tl maaş alıdğım ve cebinde 1.500 tl fiyatında cep telefonu olan öğrencilere ders verdiğim tuhaflıktan kaynanklanan şikayettir.
geçinemiyordur.
keza üst düzey bir devlet kurumu dışında maaşların durumu belli. ev kiralarının, ulaşımın, mutfak masraflarının, doğalgazın, elektriğin ve suyun da...
eli ekmek tutmayan insanlar atıp tutmasın mümkünse.
buyrun gelin canlar, o çok özendiğiniz, bok atıp durduğunuz özel sektörde 1 hafta dayanamayacağınız için sudan çıkmış balığa döneceksiniz. o küçümsediğiniz 1.500 tl maaş için pazar günleri bile şantiyeye giden mühendisler, gece saat 10'a kadar işten çıkamayan bankacılar, şehir şehir icra peşinde koşan, evinin yolunu kaybeden avukatlar var. ha bir de tabi işten kovulma, işsiz kalma, maaşını alamama, tazminatını alamama, işten ayrılınca iş bulmak için kapı kapı cv gezdirme gibi eğlenceli aktiviteler de cabası. buyrun gelin ama bizim bilgisayarlarda solitaire yok, yasaklı, üzgünüm...
kurumlar arası memurlar arasındaki maaş farkı uçurumundan nasibini almış memurdur.
not:misal olarak merkez bankasında çalışan bir memurla, TKi'de çalışan memurun arasındaki farkı bilmek gerekir. bir 1 lira ile geçinirken, öbürü 20 lire ile keyiftedir.
son derece haklı memur tipidir, hele bir de 4 yıllık fakülte mezunuysa tümden haklıdır. ömrünüzün 5 günü 9-6 çalışma sistemi ile geçer; fakat elinize geçen parayla havayı alırsınız, sakın asgari ücretle çalışan insan ne yapsın demeyin biliyorum ki onların durumu çok daha vahim. aman allah ım uzlaşmak ne kadar güzel.
asgari ücretle çalışan üniversite mezunlarıyla yarım saat muhabbet etmesi geren kişilerdir. hayat bu ülkede çoğu kişiye zor. hep kendi üzerindekilere bakmak yerine altındakilerin durumunu görüp şükretmek gerek.
son derece haklı memur tipidir, hele bir de 4 yıllık fakülte mezunuysa tümden haklıdır. ömrünüzün 5 günü 9-6 çalışma sistemi ile geçer; fakat elinize geçen parayla havayı alırsınız, sakın asgari ücretle çalışan insan ne yapsın demeyin biliyorum ki onların durumu çok daha vahim. aman allah ım uzlaşmak ne kadar güzel.
aynı unvanı, aynı görevi yaptığı farklı kurumda görevli diğer memur arkadaşının maaşı ile kendi maaşı arasındaki uçuruma isyan eden memurdur.
en düşük memur maaşı evli ve iki çocuklu baz alınarak söylenir , ifade edilir. bekar ve çocuksuz bir memur 1500 tl almamaktadır.benim çalıştığım kurumda bu böyledir.
ayrıca 12 hazirana dek hafta sonu geliyoruz diye sadece 2 gün gelen ve bu iki gün için 1600 tl alacak memuru duyunca isyan etmek en tabii hakkıdır.
toplum memur-işçi diye ayrıştırılmak isteniyor sürekli. halihazırda çok kutuplaşma yokmuş gibi bir de bu tuzağa düşüyoruz. bakın bazı memurların harcadığı emeğe göre maaşı çoktur evet. buna katılmayan zaten bunlar gibidir. ancak aynı kadro, derece ve sicile sahip olmasına ve canını dişine takmasına rağmen bu yatan memurla aynı maaşı alıyor diye aynı kalıba sokulan ve nefret edilmesi istenen memur kardeşlerimizin suçu nedir?
eleştireceğiniz şey şu olsun: neden gelmiş geçmiş ve şu anki mevcut hükümetler "performansa dayalı ücetlendirme" yi getirmiyor? artık o "yatan" memurun maaşını düşüremezsin ama getir performans sistemini o zaman çalışana 2 birim zam yaparken yatana 1 birim yap (hatta yapma ya ne münasebet?) bak nasıl oluyor?
Bir önlisans, bir lisans halihazırda yukseklisans yapıp net maaşı 1500 tl üzerine çıkmadığı gibi is yükü ağır ve stresli olan sınıfında olan memurdur. Çalıştığı semtteki ev kıralarının 1500 tl olması sebebiyle haksız görülmemesi gerekendir.
beğenen de var, beğenmeyen de, aslında gerçekte olması gereken performansa dayalı bir maaş sisteminin olmasıdır, ayrıca bu zaman da o kadar çok işsiz dururken reva mı bu, denilesi durum.