bir öğretmen olarak 1.500 tl maaş alıdğım ve cebinde 1.500 tl fiyatında cep telefonu olan öğrencilere ders verdiğim tuhaflıktan kaynanklanan şikayettir.
buyrun gelin canlar, o çok özendiğiniz, bok atıp durduğunuz özel sektörde 1 hafta dayanamayacağınız için sudan çıkmış balığa döneceksiniz. o küçümsediğiniz 1.500 tl maaş için pazar günleri bile şantiyeye giden mühendisler, gece saat 10'a kadar işten çıkamayan bankacılar, şehir şehir icra peşinde koşan, evinin yolunu kaybeden avukatlar var. ha bir de tabi işten kovulma, işsiz kalma, maaşını alamama, tazminatını alamama, işten ayrılınca iş bulmak için kapı kapı cv gezdirme gibi eğlenceli aktiviteler de cabası. buyrun gelin ama bizim bilgisayarlarda solitaire yok, yasaklı, üzgünüm...
kurumlar arası memurlar arasındaki maaş farkı uçurumundan nasibini almış memurdur.
not:misal olarak merkez bankasında çalışan bir memurla, TKi'de çalışan memurun arasındaki farkı bilmek gerekir. bir 1 lira ile geçinirken, öbürü 20 lire ile keyiftedir.
asgari ücretle çalışan üniversite mezunlarıyla yarım saat muhabbet etmesi geren kişilerdir. hayat bu ülkede çoğu kişiye zor. hep kendi üzerindekilere bakmak yerine altındakilerin durumunu görüp şükretmek gerek.
geçinemiyordur.
keza üst düzey bir devlet kurumu dışında maaşların durumu belli. ev kiralarının, ulaşımın, mutfak masraflarının, doğalgazın, elektriğin ve suyun da...
eli ekmek tutmayan insanlar atıp tutmasın mümkünse.