dinde zorlama yoktur ayetinin yanlış anlaşılması durumudur. müslüman olan kişi bütün dini vecibelerden sorumludur. serbestlik hakkı yoktur. ancak ihmaller ve günahlar allahın takdiridir. bağışlanma umulanlandır. müslüman olmayan kişiler içinse islama giriş için zorlama yoktur. onların tercihlerine bağlı hesapları allah katında görülecektir.
islamda özgürlüğü felsefik olarak incelediğimizde 3 ayrı mezheple birlikte 3 ayrı görüş ortaya çıkar.
1-Cebriye: bu mezhep kaderi mutlak görür. kader değişmeyeceği gibi etki bile edilemez. Tek yapılması gereken kaderin hoş görülmesi ve onun için dua ve ibadet edilmesidir. Özgürlüğü reddeder.
2-mutezile: Mutezile mezhebi ise evrenin doğumunun ve ölümünün belli olduğunu ancak insanların bu iki süre arasında imtihana tabii olduğunu, amelleri konusunda özgür olduğunu söyler.
3- ehli sünnet: cebriye ile mutezile arasında bir yol izlemiştir. irade-i külliye ve irade-i cüziye esası vardır. Ehli sünnete göre insanın irade-i cüziyesi olduğu için özgürdür.
-ancak, Allah'ın bilgisi sonsuz olduğu için insan daha bir şey yapmadan ne yapacağını bilebilir. Bu noktada da, şayet müdahele yoksa özgürlük etkilenmez. Ancak unutmamak gerekir ki, allah isterse müdahele edebilir.
ibadet konusuna gelince de, yukarıda açıkladıklarım biraz alakasız kalmış olsa da, müslümanlıkta zorlama yoktur yerinde bir tespittir. Her ne kadar yobaz insanlar olsa da, insana verilen akıl ve sorumluluk duygusu gereği insanlar kendi seçimlerini yapabilecektir. ibadet konusunda insanların zorlanmaması gerektiği de hadis ve ayetlerde belirtilmiştir.