oralara nasıl geldiklerini bilmeyen yok, elbet zamanı gelince herkes her şeyin bedelini cumhuriyetçi, vatansever, milliyetçi ve atatürkçü savcılar ve hakimler karşısında tir titreyerek yaptıklarını cezasını çekecek.
Bu güruh sözümona demokrasi ve özgürlükten bahsederken, Tevekkeli her seferinde “yersen...“ minvalinde altını çizmiyoruz.
Yakın siyasi tarihimizde, yaşandığı an, öncesi ve sonrası itibariyile, Yatsınamaz bir utanç vesilesidir.
Not: bu çağrıyı yapana ve aynı zihniyete sahip olanlara, çok geçmeden bu millet haddini sandığa gömerek bildirmiştir Ve tarihe çok şık bir not düşmüştür...
demokrasiden dem vuran econun tirihe utanç vesikası olarak geçen söylemidir. bu söylemden sonra cuhape iyice ivme kaybetti günümüzde de hdp ye yanlama yapınca tamamen eridi bitti. sonuç olarak 2023 ü bekleyin partinizin halini görün.
iç tüzüğü değiştirecek sandalye sayısını yakalamasına rağmen bunu bir kez bile değiştirmedi siyasal islam ve sağcı partiler. dertleri mecliste türban takmak değildi zira. dertleri bundan mağduriyet çıkarabilmekti. kaç sene geçti üzerinden, bugün bile ekmeğini yiyorlar bu mağduriyetin.
o gün merve kavakçı adlı hanımın meclise birlikte geldiği kişi nazlı ılıcak idi. hatta bu lafın ardından kendisini teselli etmek için tutup meclisten çıkarmış, kendisi de onu ablası gibi gördüğünü ifade etmiştir.
sonra akebe geldi nazlı ılıcaklar falan hep baş tacı edildi.
ecevitin türbanlı vekil merve kavakçıyı dışarı attırmak için vekillere yaptığı çağrıdır. siz o kadını attınız noldu size verilen oylar kesildi akp geldi ülkeye çivi değil çivinin bi büyüğü mıh çaktı artık geride gitmiyor hep başımızda kalacak. evet..
Evet, vekil olurken kimin ne olduğu öğrenilmiyor, çünkü abd vatandaş listesini vermiyor haliyle ve ysk'da böyle bir araştırma yapma durumu yoktu o zamanlar. Şimdi var mı bilmiyorum.
Kıvırmayın, bu karı abd vatandaşı mıydı değil miydi onu söyleyin.
türban tamamen siyasal bir simgeye dönüştüğünden, dini referanslara gerek yoktur. türban takanlar inançlarından dolayı takıyorum demesinler, kalbini kırarım. Ecevit keyfiyetinden bu sözü söylemedi, kamudaki kılıf kıyafet yönetmeliğinden ve bugünkü gibi bir durum olmadığından, yasalara ve kanunlara uyulması gerekliliğini yapmıştır.
bu milletin bir alerjisi vardır sola zaten. kim işçi ile, emekçi ile beraberse ondan nefret ederler. çünkü patronlarını severler aslında,
neyzen tevfikin dediği gibi;
bu millet bir gariptir her lafı kaldırmaz
ibne dersin kızar, ...sen aldırmaz.
Orada o kadının yaptığı yanlıştı. Çünkü yasaktı ve yasağı asmanın yolu bu değildi. Diğer taraftan ecevit bir kadına, milletvekiline o şekilde hakaret olmadi. Mezarında huzurlumudur bilemem. Ondan sonra başörtüsü serbest oldu. Ve iyi oldu. Ve ecevit hep o haliyle ve bir de ayagindan ayakkabi dustugu halde ülke yönetmeye devam etmesiyle akıllarda kaldı.
Haklı bir söz olabilir. Kılık kıyafet yönetmeliği diye bişey var. Dini bir kıyafetle meclise giriliyor. Yarın bende punkçı gibi giriyim sadizm mensubu gibi olur mu olmaz.
O savunduğunuz kadınlar bugün fetöden içeriye alındı.
ülke krizlerle boğuşurken sadece ve sadece provokasyon çıkartıp işleri dahada yolundan çıkartmak için meclise o zamanlar kurallara uymadığını bile bile bu şekilde giren bir kadına söylenmiş sözlerdir.
şimdi bu eylemin bire bir aynısını ama farklı bir türde misal rusya ile uçak krizi yaşadığımız dönemde veya yunanistan/fransa ile aşırı gergin olduğumuz şu dönemde başka birileri yapsa ecevitin bu sözlerine ağızlarından salyalar saçarak söven tipler "fetonun oyunu bu yaeaeaa dış güşler gene harekete geçti" şeklinde yorumlayacaklardı. ama her türlü haltı yedikleri halde über müslüman geçinen bu arkadaşlar mevzu "baş örtüsü" olduğundan hiç öyle provokasyon amaçlı yapıldı diye veya dış güşler ortalığı garıştırıyor tarzında bakmıyorlar..