lunaparkta ağlamak

entry4 galeri1
    ?.
  1. lunaparkın atmosferinden, lunaparktaki insanların seslerinden, kalabalığından korkmuş 10 yaş altı çocuk eylemidir.

    lunaparkları tanıyalım. şimdi bu lunaparklar devasa oyuncaklarla dolu, insanların çığlık çığlığa eğlendiği yerlerdir. e tabii, bunu gören çocuk da hafiften "noluyoruz amına koyim?!" moduna girecektir. doğaldır. ama aile tarafından pek doğal karşılanmaz.

    ben de bu ağlayan çocuklardanım. evet, al sana itiraf. şimdi sözlük yazarlarının itirafları bölümüne yazmak vardı ama buraya kısmetmiş. ben de ağladım lunaparkta. hem de bir kere değil. birçok kere. şimdi gitsem ağlar mıyım bilmiyorum. çok komik durur ayrıca. koskoca adam ağlaya ağlaya, bebelere çarpa çarpa koşturuyor lunaparkta. ayrıca ben küçükken lunaparka "yunapark" derdim. ilkokulda da öğretmen cümle kurup deftere yazmamızı isteyince "babam beni yunaparka götürdü." diye sıçtırıvermiştim. hoca "yunapark değil, lunapark!" deyince, ki bunu imalı bir şekilde söyleyince, ben de sevgilisi nişanı atmış damat gibi götün götün yerime geçmiştim. güzeldi lan ilkokul. orta bire kadar.

    ne diyoduk? lunapark dimi, tamam. ben lunaparkta ağlayınca babam da ağlamaya başladı. sonra ailecek lunaparkın ortasında ağladık... ne kadar duygusal...

    şaka lan şaka. ben ağlayınca babam kızmaya başladı. küplere binmekten çok küpten küpe zıplıyordu adam. o derece kızgın. ben hala babamın elini tutuyordum. korkuyordum kalabalıktan. o bana kızsa da ben korkumu onun elini tutarak yenmeye çalışıyordum. (burası duygusal oldu.)

    sonra ebeveynlerim yapmamaları gereken bir şeyi yaptılar. diğer çocukları gösterdiler ve:

    - bak onlar hiç ağlıyorlar mı?

    dediler. doğru söylüyorlardı. hiçbiri ağlamıyordu. ama biraz uzakta benim gibi ağlayan bir kız çocuğu görmüştüm. aynı yaştaydık galiba. o da bana bakmıştı. o da annesinin elini tutuyordu.

    eğer bu yazıyı okuyorsa bana bir şekilde ulaşmasını istiyorum. birlikte lunaparka gideriz. istiyorsa yine ağlarız. umarsızca... bize bağıra tüküre gülen bir çocuk veya bir adam, bir kadın olursa döveriz. eğlenceli dakikalar geçiririz.

    o değil de başlığı aratırken şöyle bir başlıkla karşılaştım. lunaparkta gondol uzerinde sevisen cift var mı lan böyleleri? lunaparkta, gondol üzerinde. balerinle de fantezileri vardır böylelerinin. çarpışan arabada da yiyişirsiniz artık. atlı karıncaları düşünemiyorum bile. başka bir yer bulamadınız mı lan? gidin köprü altlarına, parklara. yeşillik falan. koyunmuşçasına...

    neyse, konumuz bu değil. postacı geldi sabahın köründe. hilmi diye birini sordu. "yok burda öyle biri." dedim. adam duvara yaslandı, elindeki kağıtlara baktı. evirdi çevirdi. "tamam o zaman." dedi ve gitti. "güle güle postacı." dedim, içimden dedim. "sen de yanlış bir adrestesin." dedim, yine içimden dedim. kapının önünde biraz daha dursam adama yavşamaya başlayacak, don goynek koşturup üstüne atlayacaktım. ondan sonrasını düşünemiyorum bile. bisikletinin ön tarafına bacaklarım yana salık şekilde otururdum.

    ulan lunapark dedik, postacıya kadar geldik.

    ondan sonraki birkaç lunaparka gidişimde yine ağlamıştım. lunaparka hep pazar günü giderdik. babam diğer günler çalışırdı. gitmeden önce hep "bu sefer ağlamıycam." derdim. yarım saat, bilemedin bir buçuk saat sonra ağlamaya başlardım. ulan saçmalığa bak. bir buçuk saat sonra ağlamaya başlıyorum. biraz daha sıksana kendini.

    13 yaşıma kadar lunaparktaki hiçbir oyuncağa binemedim. eksikliğini de hissetmiyorum. sonra bindim tabii. iyiydi lan. bir de korku tüneli midir nedir, o olsaydı gittiğimiz lunaparkta altıma sıçardım heralde. ne tırsak bir çocuktum. ama hala çocuk olmayı isterdim. belki de istemezdim. bu da ayrı bir muamma.

    vikipedi'de "lunapark" bölümünde şöyle yazıyor: sanayileşmenin olmadığı tarihlerde el ve bilek gücüyle çalışan oyuncaklar, elektiriğin bulunmasıyla gittikçe modernleşmiştir.

    vay be. olaya bak lan. doğru tabii. hala bazı mahallelere gelir. hani şu bebeleri bindirirler, adamın biri çevirir. sonra büyük ihtimalle bir iki çocuk kavga eder. bu arada adamın o salıncağa binmiş olan çocukları indirme tekniği de harikadır. çuval gibi alır yere koyar çocukları. başı dönen çocuk daha da mallaşır. "noluyo lan? daha demin gökyüzündeydim." havasında. bazı çocukların yere indiklerinden haberleri bile olmaz. yerde hala dönmeye devam ederler. sonra anneleri terlikle eve çağırır bunları. döverekten. adam gider, çocuklar hala dönmeye devam ederler.

    lunaparklar güzel yerler. sevgiliyle gidilince de güzel olur. hiç denemedim daha önce. çok çocuksu bir hareketmiş gibi geldi.

    aslında düşünce olarak değil ama, insani olarak, duygusal olarak biraz çocuklaşmaya ihtiyacımız var.
    2 ...
  2. ?.
  3. eğer yükseklik korkusu varsa kişide ağlaması muhtemel.
    1 ...
  4. ?.
  5. ?.
  6. yükseklik korkusu varsa altına etmediği için dua edilesi durumdur.
    (bkz: toplum içinde sıçmak)
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük