felsefeden arta kalan zamanında, mütehaitlik ile, maraton koşularıyla, bir cool olma çabalarıyla heba etmiş avusturya asıllı ingiliz kanından fransız tohumu barcelonalı düşünür.
kendisi "konuşamıyorsan sus bilader" demesine rağmen yazmaya devam etmiştir.
kendini bir beğenmiş ki sorma gitsin. ona göre, onun söylediklerini merdiven olarak kullanmamız gerekiyormuş. sonra tepeye çıktığında o merdivene depik atmamız gerekiyormuş.
bir gün, londra' da elleri cebinde dolaşırken, bir olaya denk gelir. bir araba az kalsın bir bisiklete çarpacaktır. arabanın şöförü de bisiklet sürücüsü de tepkilerini ellerini sallayarak gösterir. bu olaydan sonra tractatus' un son deyişi gözlerinin önünden geçer, rivayete göre: ' üzerinde konuşulmayan konusunda susmalı... '
çevrede, dikkat çekmek için nefes almadan konuşan çenesi düşükleri gördükçe, wittengenstein' e saygı duymamak elde değildir. o, masanıza oturup siz yazarken kitap okuyacak ve çay karıştırma işaretiyle iki çay söyleyip susmayı seçecek arkadaştır.
başkalarının derinlikleriyle oynama! gibi vurucu bir cümlenin sahibi, karizmatik isimli, aşmış filozof.
26 nisan 1889'da viyana'da soylu ve zengin bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya gelen wittgenstein, makina mühendisliği, matematiksel mantık gibi alanlarda eğitim aldı. 1. dünya savaşının ardından babasından kalan serveti dağıtıp son derece sade bir hayatı seçti. avusturya'nın köylerinde ilkokul öğretmenliği yaptı. çok yetenekli bir müzisyen olan wittgenstein, bahçevanlık, trinity college'de öğretim üyeliği, londra'daki guy's hastanesinde hademelik, labaratuar asistanlığı gibi deyim yerindeyse bir filozofun yapmayacağı ne kadar iş varsa yaptı. 1950'de kanser olduğunu öğrendi ve 29 nisan 1951'de öldü.
kullandığımız dilin matematiksel analizini yapabilen yirminci yüzyılın en büyük değerli matematikçisi. ludwig olmasa idi belki de bugün uydular olmazdı, bilgisayarlar daha geç icad edilirdi. özellikle felsefi soruşturmalar kitabı mutlaka okunmalıdır. özel yaşamında eş cinseldir ludwig ama şüphesiz onun cinsel tercihi bizleri hiç mi ama hiç ilgilendirmez, saygı duyarım. wittgenstein özel yaşamıylada enteresan bir adamdır. felsefede ki ya da bilimsel araştırmalarda ki ünlü wittgenstein in maşası tabiri ludwig için kullanılır. bir bilimsel konferansta savına örnek gösterebilmek için diğer bilim adamı na yamulmuyorsam bertrand russell maşayla saldırmış ve russell paradoksunun saçmalığını, genel geçed değil, göreceli bir kavram olduğunu bağıra bağıra anlatmıştır. (bkz: tractatus)
'tractatus 'adlı çok ünlü kitabını kaleme aldıktan sonra tüm felsefi sorunları açıklığa kavuşturduğu düşüncesiyle bahçıvanlığa ve mimarlığa yönelmiş, '' konuşamadığın ve akıl yürütemediğin şeyler hakkında sus!'' diyerek, metafizik konularda sonsuz bir özgüvenle atıp tutan her ademoğluna ayar vermiş, ikaz etmiştir...
gençliğinde okulda birini* epeyce bir benzetmiş yahudi bir filozof. derler ki, o dayak manyağı olan, yediği bu dayaktan sonra yahudilere düşman kesilir ve o yahudi katliamını yapar & yaptırır.
bunu babanıza anlatmayın, zira sizin saçmaladığınızı düşünecek.
(bkz: bana da bir arkadaş anlattı)
birinci dünya savaşının en ateşli günlerinde, ingiliz ordusu üniformasıyla savaşmış avusturya asıllı ingiliz filozof. kendisi, ünlü eseri logico philosophichus tractatus' un temel bölümünü savaş sırasında yazmıştır.
--spoiler--
Modern zamanların çileci,kavgacı ve doğrucu dervişi.O herşeyden önce bir hakikat avcısı ve gerçek sorgulayıcısıdır.Modernizmin puslu ve bulanık ortamlarında yer yer yıkılıp kalsa da evrensel doğrulardan vazgeçmemiştir.anlamın gruplararası bir kullanım olduğunu ,kişinin de bu olumsuz durumda şişedeki sinek gibi sıkışıp kalmışlığının ancak felsefece yol göstermeyle ( dil oyunlarının anlaşılması ) kurtulanabileceğini işaret etmiştir.
--spoiler--
felsefe tarihinde ilk kez, kendi fikirlerini kendisi reddeden filozof.
bana göre, sırf felsefe yapmış olmak için felsefe yapmaya çalışmış ve saçmalamış kişi; sonradan o da saçmaladığının farkına varmış ve karizmayı biraz kurtarmak için daha basit ve o kadar da derin olmayan bir düşünceyle felsefe yaşamını noktalamış.
asil adi "Ludwig Josef Johann Wittgenstein"´dir. 26 nisan 1889 yilinda avusturya viyana´da dogmus, 29 nisan 1951 Cambridge´de vefat etmistir. Avusturya-ingiliz 20 yy filozofutur.
Zengin bir ailenin cocuguydu. 8 kardesten en kücügüydü. Ailesi celik endüstrisi ile ilgileniyordu. Dedelerinin ve nenelerinin yahudi olmalarina ragmen bir katolik olarak yetistirildi. Entellektüel bir kisilige sahipti. Kardesi Paul neredeyse cok ünlü bir piyanist olacakti. 7 kardesi intihar etti. Kendiside belli bir süre depresif bir hayat yasadi, özellikle birinci dünya savasinda gördüklerinden sonra.
Wittgenstein´in entellektüelligi Viyana´da baslamis oldugu okulda farkedildi. 1903 yilinda Linz´de orta okula basladi. Ayni zamanda Adolf Hitler de ayni okulda fakat baska bir sinifa giderken. 28. Eylül 1906 yilinda Charlottenburg teknik yüksek okuluna basladi. Üniversiteye baslamasi icin gerekli notu almak icin Berlin´e tasindi.
1908 yilinda mühendis olarak diplomasini aldiktan sonra, Manchester´e tasindi. Burada üniversitede mühendislik bilimi bölümünde ucak motoru yapmayi denedi. Daha sonra vazgecti.