Siyasetin ağırlığını hafifletmek için, hepimizin hatırlaması gereken bir insanı hatırlatmak istiyorum ...
Böylesi insanları yad etmek, unutturmamak Türklüğe hizmeti salt ticari bir faaliyet olarak gören hakim " aklın " işgali altındaki çocuklarımız için de faydalı olacaktır...
Türk tarihinde büyük Türk dostları vardır. Bunlar, gazete sayfalarında gördüğünüz " Türk dostu " sarışınlar cinsinden değil; canıyla, kanıyla kendini bu millete ait hisseden ve dahi canını vermek derecesine Türk'le hemhâl olan insanlardır. Ludomil Rayski böyle bir insandır ...
Harp madalyası, Liyakat nişanı ve Mecidiye madalyası sahibi ...
Çanakkale harbindeki üç beş uçağımızın pilotlarından biri ...
Polonya'daki ilk ve tek minareli mescidin kurucusu ailenin ferdi...
Rayski, Osmanlı'nın sıcak kucağına sığınmış "asi" bir babanın evladı olarak doğdu. Bu topraklarda babası ile birlikte Müslüman oldu ve daha sonra ülkesine döndü ...
Osmanlı vatandaşı olan Rayski, her vatandaş gibi askere çağrıldı. isterse gelmeyebilirdi lakin o Polonya'dan kalkıp vatandaşlık bağıyla bağlandığı bu ülke için savaşmaya geldi ...
Kaçmak için " çürük " raporu almasına gerek yoktu, istese gelmeyebilirdi. Ama o, mensubiyetin " nüfus kağıdı "nda yazanla sınırlı olmadığını gösterdi ...
Geldi, pilot oldu Çanakkale'yi geçilmez kılan neslin bir ferdi oldu...
Hizmetleri unutulmadı, madalyalarla taltif edildi; kitaplara Türk Rayski olarak kazındı.
Zamane şartları bunu gerektiriyordu. Devlet adamları milleti bütünleştirip büyütürdü, amip gibi tek hücreli bir organizmaya çevirmeye kalkmazdı...
Hıyanetin devlete sirayet etmediği zamanlardı...
1977 yılına kadar Türk gibi yaşayan ve vakti zamanı gelince bu dünyadan göçüp giden Rayski'nin hayatı her Türk çocuğu için örnek alınası bir hayattır ...
Sadece çocuklarımız için mi ?...
Memlekete hizmeti, evladını mal mülk sahibi etmek olarak algılayan kafa için de ... Meydanlarda ülkeye hizmet edenleri " terörist " olarak yaftalayan kafasız için de ...