mükemmel ötesi nazareth şarkısı. yakınlarda aşk acısı çektiyseniz yürek dağlayabilir. bu gecenin şarkısı bu olsun, bütün sözlük bu şarkıyı dinleyelim, hadi dostlar...
''love hurts, love scars,
love wounds, and mars any heart''
burada, herkesin bildiği gerçekten, sevginin acıttığından, acıtmaya yatkın olduğundan bahsediyor. ve dalıveriyosunuz uzaklara. çünkü biliyorsunuz ki, sevgi sizin de kalbinizi bozuyor, yaralıyor, acıtıyor ve bozuyor. şarabınızdan bir yudum daha alıyorsunuz. ondan sonra ise bildik işkence devam ediyor.
''I'm young, I know, But even so
I know a thing, or two
I learned, from you, i really loved a lot
really loved a lot...''
bu ise biraz daha tecrübesizlikle alakalı. yaşananlardan, o'ndan öğrenilenlerden bahsediliyor. bir kaç şeyin bilindiğinden ama yine de yeterli olmadığından, bu yüzden acının her daim devam ettiğinden bahsediyor... burada iki yudum birden alıyoruz kadehten, bitiyor yavaş yavaş. tekrar dalıyoruz hayal alemine. ilk ve son öpüşmemizi hayal ediyoruz onla, gözlerimiz doluyor göz önüne geldikçe. ama alkolün etkisiyle de ağlayamıyorsunuz yavaştan, bir durgunluk çöküveriyor üstünüze birden... ve şarkı devam ediyor.
''Some fools think of happiness
Blissfulness, togetherness
Some fools fool themselves I guess
They're not foolin' me''
burada ise, acı gerçeklerden bahsediyor. aşk, bazı salaklar için mutluluk oluyor, birliktelik ve huzur oluyor. ama aslında öyle değil. acıtıyor aşk işte. sevgi acıtıyor. ve bazı salaklar, kendilerini kandırıyor sadece. siz ise, baş salak olarak, kolunuz kanadınız kırıkken devam ediyorsunuz yine içmeye... ve solo giriyor. canınızdan can kopartıyor, canınızı yakıyor. sonra da duruyorsunuz biraz, akacak gözyaşı kalmıyor çünkü göz pınarlarında, kuruyor hepsi.
ve düşüncelere dalıyor, dalıyor, dalıyorsunuz.
ona söz vermiştiniz, kendinize zarar vermeyeceğine dair. ama yine de akla düşüyor, ve suratınızı çirkinleştiriyorsunuz.
